gelmiş geçmiş en büyük "büyücü"dür kendileri daha "merlin" ekmeğe memmem suya buu derken bu reis en kadim olma yolunda ilerlemiştir,tipi de çok havalıdır ellam.
Kimse bahsetmemiş ama bir nevi ilhan irem sendromu yaşayan übermüber büyücüdür kendisi. Bir zamanların sözlük efsanesi olup birden unutulmak bir ona bir de Yeşilçam emekçilerine en çok yakışıyor.
az konuşan ama öz konuşan, dangalak tiplerle polemiğe girmeyen, kendisinden başka kimseye değer vermeyen, tanrıları bile göt eden ejderha mızrağı kahramanı bir büyücüdür kendisi.
über karizmatik konuşmaları olan, zaman zaman hastalığın dahi karizma yaratabileceği fikrine kapılmamı sağlayabilen DragonLance karakteri. Yahu arkadaş,çıkart önüme Gandalf'ı, Dumbledore'u; ben yine de vaz geçmem Raistlinden. Böyle güçlü,böyle karizmatik. Otoriter,hem de o zayıf vücuduna rağmen.
okusaydı atom mühendisi olurdu ama bunun yerine tanrı olmak istedi. nitekim başardı da. kardeşi gelecekten geldiğinde ve ona gelecekte tanrı olduğunu ama herşeyin de yok olduğunu gördüğünde, var olan şeylere üzüldüğü için, zaten kazanmışım demek ki diye düşünerek sallamıştır, sonrasında gücü kendisinden tamamen alınmış olsa bile krynn'e dönüp bilgisi ile yardımcı olduğunda bile hiç gücü kalmamış olmasına rağmen dalamar bile it gibi korkar.
hakkında sayfalarca entry girilebilitesi olan ejderhamızrağının en popüler karakteri.
hatta ejderhamızrağı serisinin oluşumu da onun sayesinde olmuştur.
weis ve hickman onun üzerine yazmışlardır efsaneyi.
--spoiler--
kum saati gözlerini girdiği büyücülük sınavından sonra par-salian tarafından lanetlenerek verilmiştir. gözleri ile baktığı nesnenin yok oluşunu ve çürüyüşünü görür. bu sınavı geçme pahasına ödediği bir bedeldir.
--spoiler--
tanis: o gözler ile ne görüyorsun raist?
raist: ne görebilirim.. sadece ölüm, kaos ve ölüm..
tanrı olmak için cehenneme kapı açıp karanlık kraliçe takhisis'in karşısına çıkınca takhisis kendisinin karşısına dikilmiş, tüm ihtişamıyla yüreğine korku salmıştır.
raistlin'in kara tanrıça'ya cevabı ise şöyle olmuştur;
'bunu yapacağım. hayatımda hiçbir şeyin önemi yok, bundan başka. hayatımda bundan başka hiçbir an yok. bu anda doğdum ve eğer başarısız olursam bu anda öleceğim.' der ustasının ona uyguladığı ilk sınavında büyü sözlerini parşömene yazmadan önce, böyle de gaza getirir kendisini.
(bkz: ustalara saygı kuşağı)
"bunu yapacağım. hayatımda hiçbir şeyin önemi yok, bundan başka. hayatımda bundan başka hiçbir an yok. bu anda doğdum ve eğer başarısız olursam bu anda öleceğim."
cümlelerini sarf etmiş mükemmel kişilik.
bir noktadan sonra fistandantilus ile raistlin adeta iç içe geçmişlerdir. gücünün en büyük kökeni budur.
ayrıca tanrı takhisis ile savaşırken safi karizmadır. zorlu bir savaştan yara bere içinde çıkar. savaşlar cehennemde oluyor bu arada. takhisis, yeri göğü inletir. bu savaşı bir satranca benzetir. henüz yeni başladıklarını, raistlin'in tek taşının kendisi kaldığını ama cehennemde kendisine bağlı çeşit çeşit yaratık, iblis olduğunu anlatır. sonra onu yakalayınca yapacaklarını anlatır ki sağlam işkence methodlarıdır. devamlı yaptığı satranç benzetmesini tekrar hatırlatıyorum ve son diyaloga geçiyorum, aklıma kaldığınca.
t: ne oldu? sarardın büyücü? haydi, önümde diz çök ve af dile, belki bu işkencelerinin daha kısa sürmesini sağlar.
r: kraliçem...
t: hala dizlerinin üzerinde değil misin sen?
r: hamle sırası sizin.
sınavı geçmek için fistandantilustan yardım almış sonunda sıra yardımın karşılığı olarak istenen ödülü vermeye gelince ''ben bir solomniya şövalyesimiyim ki verdiğim sözleri tutayım'' diyerek kendim geçmeme sebep olmuş büyücüdür..Takhisisi ve diğer tanrıları yenerek başka bir boyutta tanrı olmuş büyücü.şüphesiz dragonlancede ki en sevilen karakterdir.ha bu arada kendileri master of the past and present olmakla birlikte hakkında daha fazla bilgi ruhdöveni ve silah kardeşliği kitabından edinilebilir.
takhisise bizzat meydan okumuş yetenekli büyücü.sınav sırasında sağlığını kaybetmiş,altın rengi tene ve kumsaati gözlere sahip olmuştur.fistandantilus ile arasında özel bir bağ vardır ki aslında birçok okur raistlinin aslında fistandantilus'un kendisi olduğunu düşünür.kardeşi caramon'a kötü davransa da kardeşini içten içe sever.ruhlar savaşı serisinin sonunda ruhu krynn'i terketmiştir.
dragonlance dünyasının en güçlü ve en sağlam karakteridir.tanrı olma yolunda ilerlerken matgaret weis ve tracy hickman ın ticari kaygılara düştüğü kesindir lakin öyle yazmışlardır ki raistlin karakteri krynn dünyasının en başına geçmiştir.dragonlance denince akla ilk kim gelir? paladine mi takhisis mi tanis mi sturm caramon veya kitiara?hayır bunlardan hiçbiri değil.sebebi bütün bu karakterlerin sönük karakterler olması değildir aksine hepsi çok güçlü ve sağlam karakterlerdir.üzerine düşünülmüş ve hiçbir açık bırakılmamıştır fakat raistlin bambaşkadır.onun başkalığı ne altın rengi teninde ne kum saati şekilli gözlerinde ne de fısıltılı sesindedir.onun yaptıklarıdır bu kadar çok sevilmesi veya nefret edilmesi.hangimiz tanrı olmak istemez ki.veya diğer insanlar üzerinde mutlak hakimiyet sağlamayı?işte bizi raistline çeken budur:güç arzusu ve bu yolda yapılanlar.ayrıca lord soth tarafından raistlinin gücü için birkaç söz daha yazmak boynumun borcudur:
efsaneler üçlemesinin son kitabı ikizlerin sınavından; ''...Dalamarı öldürebilirim.kara elf çırak iyi ama benim dengim değil.ustası mı?raistlin mi?ah bak o başka bir hikaye.Kara cehennemindeki kraliçem...Raistline dikkat et.onun aracılığıyla en büyük tehlikeyle yüzleşiyorsun.o düzlemde yardım edemem karanlık majeste ama bu düzlemde belki faydam olur...''
bu sözlerle bir tanrıçanın varolma süresinden itibaren en büyük tehlikeyle karşı karşıya kaldığı açıkça belirtilmiştir ki raistlin in gücünü idrak edebilme açısından mükemmel sözlerdir.
orta dünya'nın yaratıcısı eru'yu dahi yerle bir edebilecek güce sahip büyücüdür. fakat eru ile farklı dünyalarda olduklarından ötürü elde olanlarla yetinmek zorunda kalmıştır.
