kendisine, kış aylarında kaset yapmamaya yemin ettirecek klişelerdir. karlarda yürür, kar yoksa ağzından dumanlar çıka çıka, beresiyle taban teper, rüzgarda ceketi uçuşur, yağmurda şımşırık olur. güneş yüzü görmemiştir. ama, "bana sen lazımsın." diye başlarsa, kendinden geçirir hayranlarını.
rafet el roman'ın bizzat kendisidir. müziği bırakıp bodruma yerleştiği, beynimi tırmalayan sesinin radyodan üzerime saldırmadığı günleri iple çekiyorum.