insanları başka birşeyin yarattığına çoğu insan inanır gerek buna tanrı gerekse uzaylı diyelim ama bu düzeni kuran, yan yaratıcılarıda yaratan yüce bir varlığın da olduğunuda unutmayalım.
Bu din hakkında bilgiye ihtiyaç duyuyorsanız:(bkz: http://www.hafif.org/yazi/raelian)
fransız gazetecisi rael tarafından kurulmuş olan bir dindir. dünyadaki bütün hayatın, başka gezegenlerden gelen insanlar tarafından dna ile yaratıldığı görüşünü benimser. iddialarına göre, 13 Aralık 1973'de başka gezegenden gelen ziyaretçi, Fransız gazetecisi Rael ile temasa geçip dünyaya tekrar gelebilmeleri için bir eşçilik kurmasını istediler..
Rael ile buluşan uzaylı insan, dört ayak yüksekliğinden biraz daha büyük, koyu-renk uzun saçlı, badem gözlü, derisi zeytin renkli, görünüşü ahenk, mizah ve neşe saçıyordu. Rael, 'O Japonya'nın sokaklarında yürüyecek olsa, onu hiçkimse farkedemez' Diğer bir deyimle, onlar bize, biz de onlara çok benziyoruz. Ve hakikatte bizler, Tevrat'ta yazıldığı gibi "onların benzerinde" yaratılmıştık.
tanımladıkları bu yaratığın rael'e söylediğine göre;
Rael'e dikte edilen Mesaj açıklıyor ki, dünyadaki hayat, ne rastgele evrim ne de doğaüstü Tanrıtarafından ama tamamıyle kasten (bile bile), bilimsel alanda oldukça ilerlemiş uzaylı bilim adamları tarfından ve DNAyı kullanarak yaratmışlardı. Bu uzaylı insanlar \kendi benzerlerinde\ dünya insanlarını, \Bilimsel yaratıcılık\ yöntemiyle yaratmışlardı. Bu bilim adamlarından ve yaptıkları işlerden ve de sonsuz sembollerinden referanslar, birçok kültürlerin eski yazılarda/dini kitaplarda bulunmaktadır. Örnek olarak, incil kitabının başlangıç bölümünde bahsedilen yaratılışta \Elohim\ kelimesi \Tanrı\ olarak yanlış tercüme edildi. Çünkü hakikatte bu çoğul bir kelime olup \uzaydan gelenler\ anlamına gelmektedir ve bu kelimenin tekili \Eloha\dır (ve \Allah\ olarak da bilinmektedir). Dünyanın her tarafındaki yerli kültürler, uzaydan gelen bu \Tanrıları\ hatırlamaktadırlar. Bunlar arasında Amerika, Asya, Avustralya, Avrupa ve Afrika (Dogon ve Twa) kültürlerini örnek olarak verebiliriz.
Kendi başına gelişmesi için insanlardan ayrılıp kendi dünyalarına gitmelerine rağmen, Elohim peygamberler sayesiyle (Hz. Buda, Musa, isa ve Muhammed gibi..) bizlerle bağlantı muhafaza ettiler. Bu peygamberler, onlar tarafından özellikle seçilip eğitilmişlerdi. Peygamberlerin görevi, her çağa ve kültüre uygun mesajlarla insanlığı derece derece ve anlayış seviyelerine göre eğitmekti. Bilim açısından yeterli derecede ilerleyip onları, Yaratıcılarımız ve çağdaş insanlar olarak tanımamızı sağlamak için Peygamberler, Elohim'in izlerini bıraktılar. Babası bir Eloha olan Hz. isa, yaşamaya imtiyaz olduğumuz bu ifşa/açıklama çağına hazırlama olarak ona verilen bu mesajları bütün dünyaya yayma görevi verilmişti.