radyodan maç dinlemek

    25.
  1. televizyonda izlemekten daha zevkli olan eylem.

    maç anlatımı (hayali bir pozisyon):serdar orta sahanın rakip yarı alana bakan diliminde topu ayağına aldı,kafasını kaldırdı arkadaşlarına baktı musippi şeref türbününün 200m doğusunda 40 metre güneyinde 55 metre kuzeyinde 96 metrede batısında arkadaşından pas istiyor elini kaldırdı bana at diyor,serdar arkadaşına atmadı kendi gitme çabasında sağ kanattan bindirme yapan haluk'un önü boş serdar hala atmıyor durdu çevresine baktı halil ile ercanın pressiyle karşılaştı durdu bastı çekti döndü kendi etrafında bir tur attı takım arkadaşı 1.80 boyunda sağ yanında ben olan 98 kilo nijeryalı arkadaşı kanoyla verkaç denemesi yaptı ve başarılı oldu rakip ceza sahasına 40 derecelik açıyla bakan yarı dilimin 55 metre gerisindeki 4.ışıklandırma lambasının kuzeyindeki şeref türbününün 189metre sağından içeri doğru bir orta açma çabasında ortalıyorrrrrrrrrrrrrrrrr ve top kalecide kaldı,haluk biraz erken gelse oraya gol olması içten bile değildi.

    ------- 1 saat sonra televizyonda özet izlerken-------

    yuh amuna goyum radyoda heycanlandım pozisyon bu muydu ? haluk orta sahada amuna goyım ne kadar erken gelse gol olcak.

    çıkarılan sonuç:radyoda maç dinlemek için sağlam bir kalbe,iyi bir hayal gücüne ve süper bir matematik zekasına sahip olmalısınız ayrıca spikerler oto boka sizi heycanlandırır adam orta sahada amuna goyım sanki kaleciyle karşı karşıyaymış gibi anlatıyo sonra özette ulan buna mı heyecanlandım diyoruz.

    siz siz olun maçı televizyondan izleyin belki iyi bir taraftar olursanız stada gidebilir,gol seslerini duyabilirsiniz.
    10 ...
  2. 5.
  3. futbol tarikatına girmek isteyen kişinin yapması, zevk alması gereken birinci eylemdir radyodan maç dinlemek. radyodan maç dinlememiş birisi takımıyla empati kurma açısından eksiktir. özellikle maçların tek radyodan verildiği dönemde pazar öğleden sonraları radyo 1 e kilitlenmemiş bir çocukluk dönemi geçirmek anne sütü içmemek kadar hayati bir durum arzeder. 80'leri 90'lara bağlayan yılların en önemli ritüelidir radyo başında maç seyretmek. evet siz istediğiniz kadar dinlediğinizi düşünürsünüz oysa düpedüz seyrediyorsunuzdur hayali bir dünyada o maçı. işıklandırmanın henüz olmadığı günlerde en az 6-7 maç gündüz aynı saatte başlar. önce merkezdeki trt spikeri ki genellikle o dönem tansu polatkandır stadlara tek tek bağlanır. her yerden kadrolar alınır,üç büyüklerin maçlarını ilker yasin, akın göksu,ercan taner üçlüsü anlatır genelde. artık radyoyla hemhal olma zamanı gelmiştir, ufak turlar atarsınız radyonun bulunduğu masanın etrafında diyelim gaziantepte o sırada maçı anlatan necati karakaya'nın sesi hafifçe kesildi, kalbiniz çarpar çünkü bir anda merkezden gelecek bir ses bir stadtan gol haberi verecektir. takımınız bursa deplasmanındadır ve siz spikerin mikrofonlarımız bursa'da demesini beklersiniz tansu polatkan aynısını söyler kalbiniz daha hızlı çarpar bursa daki spiker sesi gelmeden seyirci tepkisinden anlamaya çalışırsınız golün kime ait olduğunu. gürültülü sesler yayına karışıyorsa takımınız golü yemiştir stadta ses yoksa golü atmışsınızdır.
    mutlu bir pazar varsayımıyla diyelim ki golü siz attınız bu sefer spikerin gol tarifini gözünüzde canlandırma zamanıdır. rıdvan topu sağda almıştır, iki kişiyi geçip aykut'a al da at dercesine bir pas vermiştir. aykut golü atar. rıdvan'ın golden sonraki gülüşünü bile hayal edebilirsiniz.
    ama her zaman spikerler golün kim tarafından atıldığını pat diye söylemezler işkence sever spikerler. özellikle o zamanki derbi maçların yarı yarıya seyirciyle oynandığını düşünürsek taraftar gürültüsü seçeneğiyle sonucu tahmin etme ihtimali yoktur mesela. bu anlamda ilker yasin'in anlattığı bir galatasaray fenerbahçe maçı ömrümden bir 5 sene götürmüştür. diğer stadtaki ses aniden kesilmiş ve merkez mikrofanları ali sami yen e bağlanmıştır ilker yasin gayet sakin bir sesle ali sami yen 'de bir penaltı var der heyecan doruktadır, kalp atışları artar, ilker yasin gevelemeye devam eder, penaltıyı atacak takım ise - nefesler bitmiştir- fenerbahçe der. bir anda bütün sinirler boşalır ve çığlıklar fora edilir. ama radyo başında bir penaltı atışı dinlemek de tam bir zulumdür. b.şenol gelir ters köşeye atar topu ve derin bir nefes alırsınız. penaltı atılırken televizyondaki bir canlı maçı izliyormuş gibi radyoya bakarsınız istemsizce. kim demiş radyoda maç dinlenilir diye radyoda maç yaşanır.
    p.s söz konusu maçta merkez mikrofonlar 6 defa ali sami yen e bağlanmış beşinde bu satırların yazarı küçük çocuk sevinmiştir.
    10 ...
  4. 48.
  5. resmen alışkanlık oldu bende radyodan maç dinlemek.
    büyük bir zevktir kanımca trt den gerçek sesli olarak maçı dinlemek.
    ve ayrıca trt spikerlerinden şu sözleri çok sık duyarsınız...

    - ceza alanı ön çizgisiyle sağ yan çizgisinin kesiştiği noktaya 2 metre çapraz mesafede, karşı kapalı tribünlerin atak yönüne göre sağ tarafından kullanılıcak olan serbest vuruş...
    - orta yuvarlağın kendi (veya karşı) yarıalanına bakan diliminde...
    - (bkz: atak gelişme eğiliminde)
    - (bkz: sağ kanattan gelişen bir akın)
    - ibrahim sol taç çizgisine paralel götürüyor, götürüyor, götürüyor...
    - hedo kendi ekseni etrafında döndü ve diogonal bir pas çıkardı.
    - ikinci yarıda 21, maçta 66. dakika
    - sizlerle birlikte olmadığımız dakikalarda...
    - şimdi sırasıyla dakika ve skor alıyoruz...
    - ve üst kale direğiyle sağ yan direğin birleştiği noktadan dönen topu kalecinin solundan filelere gönderiyor...
    - vuruşşş ve top reklam panolarında, bu ataktanda sonuç alamıyor ...spor.
    - ..bu gol nasıl kaçar anlamak mümkün değil,....inanılır gibi değil,...olacak iş değil vb..
    - sahalarımızda görmek istemediğimiz hareketler...
    -(orhan ayhan için ) yani bir profesyonel futbolcunun böyle davranışlar sergilemesi.... bu arada gol oldu. gol...
    - bu pozisyondan sonra merkeze döneceğiz...
    - ahmet orta yuvarlaktan atak yönünü sağ kanada çeviriyor, orada hak...-ve mikrofonlarımız trabzonda.. hışır hışır şak şak şak.. - ve gol! gol! umut takımını 1-0 öne geçiren golü attı.
    - dırı dırı dırıt trt radyo 1 (bkz: reksan reklam) sunar. 'tahsildaroğlu benim peynirim' , 'seyidoğlu reçel seyidoglu helva'...
    - sizlere ilk yarı skorlarını bir kez daha hatırlatmak istiyoruz..... ikinci yarılarda buluşmak dileği ile... şimdi türkçe sözlü hafif müzik
    - teknisyen arkadaşım hüsnü ... ve ben .... ...huzurlarınızdan ayrılırken sizlere mutlu bir haftasonu diliyoruz...

    (bkz: orhan ayhan) (bkz: tansu polatkan) (bkz: hüseyin başaran) (bkz: abidin aydogdu) (bkz: murat ünlü) (bkz: levent özçelik) (bkz: necati karakaya) (bkz: birol reçber) (bkz: cüneyt kıran)
    7 ...
  6. 45.
  7. 63.
  8. pozisyon olmayan maçı şampiyonlar ligi finali gibi anlamanıza neden olan durum. evet.
    6 ...
  9. 3.
  10. televizyondan tekrarını izlediğinizde anlatan insanın bağardığı pozisyonların o kdr da bağrılacak bir tarafının olmadığını anladığınız maç dinlentisidir.
    6 ...
  11. 9.
  12. çocukluktan akılda kalan bir kare radyodan maç dinlemek. trt açılır, dönüşümlü olarak dinlenirdi. live is life'ı ve reksan reklam ajansının reklamlarını akıllara kazımıştır bu alışkanlık.
    5 ...
  13. 60.
  14. spikerlerin heyecanlı anlatımıyla gerçek maçtan daha zevkli gelir.
    4 ...
  15. 29.
  16. 1.
© 2025 uludağ sözlük