sesi haluk bilginerden bile daha gırtlaktan çıkan melankolik rapci.undergroundın en iyilerindendir dinlenmesi ve dinlenirken de gözyaşlarını silebilmek için bir mendil bulundurulmasını şiddetle tavsiye etmekteyim...
ara sıra fena bombalar yapan gazete. şöyle ki; bu gazete 40 yıllık toyota'nın land cruiser'ını Suzuki'nin land cruiser'ı olduğunu iddia edebiliyor. üstelik bunu manşetten yaparak, bize bir yarılma vesilesi daha veriyor.
daha önce aydın doğan'ın "liberal sol gazete çıkarılacaksa onu da biz çıkarırız" diye çıkardığı ama kısmen aydın doğan etkisini hissettiren bir gazeteydi. 28 şubat sürecini kışkırtan gazetelerdendi. zaman zaman milliyet tarzına yakışan haberler verirlerdi. en son cumhuriyet mitinglerini övmüşlerdi. daha önce de bir başkasının radikal gazetesi için yaptığı sonradan gazetenin telif haklarını aldığı "orijinal demokrasi" reklamında gösterilen bilgisayarla yapılan başörtülü kızın başörtüsünü ince bir teknikle çıkarmışlardı. buna rağmen, öteki gazeteler kadar laikçi ve milliyetçi olmadığı için kızmazdık. yine de başka gazetelerde görülemeyecek çete haberlerini, başka gazetelerde atılmayacak manşetleri atardı. yazar kadrosunda "gazetenin askerlik şubesi" * darbeci mehmet ali kislali, entelektüel faşist gunduz aktan ve kemalist turker alkan, milliyetçi-muhafazakar hasan celal guzel vardı; 'yine de perihan magden, murat belge, yildirim turker var.' dedik. ismet berkan zaman zaman demokrat imajıyla çelişen tutumlar alıyordu. yine bir şey demedik. ülkücü namik kemal zeybek geldi. bu artık bardağı taşıran son damladan bir önceki damlaydı. ama son yaptıklarından sonra aydın doğan'ın nasıl olup da çıkardığını anlamadığımız radikal gazetesi, son yaptığı haberlerle bardağı taşırarak aydın doğan'laşarak, sahibinin kimliğine irca etti. denizli'nin ılımlı islam cumhuriyeti olduğundan, taraf gazetesinin "dinci" bir gazete olduğundan, yine aynı gazetenin ergenekon haberlerini eleştirmesine kadar radikal'in klasik okuyucu tipini şaşırtan bir dizi haber çıktı. ferda balancar'ın bu konudaki tespiti, çok ilgi çekicidir: "kaderin garip cilvesi olsa gerek radikal'de bu satırları okurken yine bugün taraf gazetesinin manşetinde 'yargıçları fişlediler' başlıklı manşet haberinde ergenekon operasyonu kapsamında yürütülen soruşturmada işçi partisi genel merkezinde yargıtay üyelerini nakşiler, kürtler, tuncelililer, mhp'liler ve fethullahçılar diye sınıflandıran bir belge bulunduğu yazıyordu. yani radikal'in tepki gösterdiği çerçevede yapılmış bir haber; kaderin garip cilvesi derken bu haberin altındaki imzaya dikkat çekmek istedik aslında: soner arıkanoğlu. bir süre önce 40 civarında arkadaşıyla birlikte radikal'den atılan deneyimli bir muhabir. taraf'ın ergenekon'la ilgili bazı haberlerinin altında ise bir başka 'radikalzede' adnan keskin'in imzasını göreceksiniz. yani radikal yöneticileri bir süre daha sabredip bu muhabir arkadaşları işten atmasaydı belki de bu haberleri taraf'ta değil, radikal'de okuyacaktık."
web sitesi yenilenmiş gazete. sade, radikalin tarzına yakışır tasarım gitmiş, birçok gazetenin de kullandığı karmaşık, hareketli bir tasarım yapılmış. yakında seksi fotoğrafları için tıklayınıza da geçerlerse şaşırmayacağım.
biraz alışma süresi gerekli belki ama şimdilik hoş olmadığı kanaatindeyim.
ilk zamanlardaki tarafsız görünüşünü ve o mevzu bahis büyük harflerle radikal duruşunu gün geçtikçe kaybetse de hala okunabilir nitelikte bulduğum gazete. ne yazık ki okunma oranlarına bakıldığında yurdum okuru tarafından bulvar'dan sonra en çok okunan gazete statüsünde, genel sıralamada 25. en çok okunan gazetedir.
eskiden düzenli takip ettiğim, ama artık soğumaya başladığım gazete. sanki sıradanlaşıyor giderek, eski muhalifliği yerini sözde muhalifliğe bırakıyor. kimbilir murat belge'nin artık taraf da yazacak olması da iyice yavanlaştırır gazeteyi. ekleri de artık eskisi gibi zevkle heyecanla okunmuyor. pazar ekinde her hafta aynı yazarların aynı teraneleri, aynı yakınmaları. cuma günleri verilen kitap ekine bakıyorum, semih gümüş'ün yazıları dışında okuyacak bir şey bulamıyorum, kitaplarala ilgili yazıların çoğu bir eleştiri değil, tanıtım yazısı. zaten cumartesi ekinin ne olduğunu ne amaçla basıldığını (belki diğer gazetelerin de cumartesileri eften püften eklerle bir şekilde doldurması, radikalin de bundan geri kalmak istememesidir sebep) hiç anlayamadım. giderek değişiyor yani radikal, aynı babadan olan diğer kardeşlerine benzemeye başlıyor.
bugün fatih terim'in orhan pamukğa verdiği cevabı haber yapmış gazete. hemde ne haber !
fatih hocanın resminin altında 'altta kalmadı' yazıyor. 20. sayfaya bakıyorsunuz; 'fatih terim daha önce spor basınıyla polemiğe girmişti şimdi koleksiyonuna dünyaca ünlü edebiyatçımız! orhan pamuğu ekledi' ohaa be yazıklar olsun sizin gazeteciliğinize.
polemiği başlatana bakmadan mı yazı yazıyorsunuz ? ne yani orhan pamuğun dokunulmazlığı mı var ? cevap verilemez mi bu adama ? cevap da şu ' bende orhan pamuğun milliyetçiliğini az buluyorum' ne var bunda ?
adama ultra milliyetçi diyorsunuz bişey yok, o sizin milliyetçiliğinizi az bulunca kıyamet kopuyor.
ayrıca ülkemiz diyemeyen bir gazetedir. 'türkiye' diye bahseder ülkemizden haberlerinde . iyi turkey demiyorsunuz lan.
7 temmuz 2008 dehşet planı manşetiyle bir kez daha asla solcu olmadığını, olamayacağını, daima aydın doğan'ın malı olarak kalacağını kanıtlayan gazete..
eskiden de politik görüşleri belliydi. ama bir saygınlığı vardı. son ergenekon olaylarındaki gözü kapalı iktidar yandaşı tutumuyla tamamen gözümden düştü. elime bile almıyorum artık.
Üniversite öğrencilerinin en çok okuduğunu iddia ettiği; fakat satışlara bunun yansımadığı görülen, entellektüelitenin eklerinde köklerinde var olduğu gazete.
oral çalışlar, cengiz çandar ve ayça şen şimdi radikal'de temalı reklamda kullandıkları fotoğrafla yaran gazete. yıllar önce çekilen fotoğrafta cengiz çandar'la oral çalışlar gençlik halleriyle aynı karede görülürken sıra ayça şen'e geldiğinde portakal ağacında asılı duran portakala ayça şen diye yazmışlar, yarmışlardır.
milliyet, hürriyet hatta vatan (doğan grubu) gibi gazeteler köşe yazarları olmasa neredeyse aynı gazeteler. ama radikal i ayrı tutmak gerek. radikal doğan grubu içinde en radikal gazete.
ekim devrimi dolayısıyla yayınladıgı foto galeri ve yorumlarıyla devrimin basarıya ulaşmamasını troçkizmin reddedilmesine bağlayarak sol liberallikten trockistliğe terfi ettiği görünümü veren gazete.
yılmaz erdoğan ın vakti zamanında ülkedeki en liberal gazetenin adının radikal olması nın abesliği hakkında sözler sarfettiği gazetedir ki kendisi de bir süre sonra o gazete de 1 günlük yayın yönetmenliği yapmıştır-hrant dink in katledildiği gün-.ama hali hazırda doğan grubunun fena olmayan tek gazetemsisidir.