temel olarak kadının üstünlüğünü savunan ideolojidir. birçok kişinin feminizm düşmanı olmasına sebep olan feminizm kollarından biridir. erkek düşmanlığına kadar gidebilmektedir.
(bkz: erkek doğrama cemiyeti manifestosu)
Cinsiyet eşitsizliğini, ataerkil sistemin bir sonucu ve sosyal eşitsizliğin ilk şekli olarak gören feminizmdir.
sosyalist feministler kadın sorununun temelinde sınıf çatışmasını görürken, Radikal feministler ise hangi sınıftan olursa olsun kadının baskı altında olmasının sebebini biyolojik farklara bağlarlar. Radikal feministlerin kadını kamuya taşımak için geliştirdikleri önerilerden biri lezbiyen yaşam biçimidir. bu bir tercih olmaktan çok ataerkinin reddini simgeler. ve bunun gibi tanımlar...
Radikal feministler cinsel sınıf sistemini bir başka tabirle patriyarkanın/erkek egemenliğinin ortadan kaldırılması gerektiğini düşünüyorlar. Onlara göre; "kadını anne, erkeği baba yapan biyolojik farklılık çocuk edinme adına bulunacak yeni yöntemlerle yok edilmelidir. Bu çerçevede önümüzde üç tane mit yani tabu vardır. Bu tabular ve önlemleri de şunlar;
Bir; tüm kadınlar anneliği bir ihtiyaç olarak görüyorlar. Halbuki bu sorgulanması gereken bir varsayımdır. Yetişme döneminde eğer anneler kızlarına oyuncak bebek almazsa, evde, çarşıda okulda kız-erkek ayırımına dayalı genel kabuller kız çocuğuna verilmezse bu anlayış ortadan kalkacaktır. Bir başka tabirle annelik varoluştan kaynaklanan fıtri bir olgu değil, aksine toplumsal şartların tesiriyle oluşmaktadır.
iki; çocuk sahibi olmayan kadınların tatminsizliğidir. Bu da toplumsal şartların etkisiyle meydana gelen bir kabuldur.
Üç; çocukların anneye duydukları ihtiyaçtır. Bu doğru, ama bu annenin illa çocuğu doğuran biyolojik anne olması şart değildir. Çok rahatlıkla bakıcılar da bu işi görebilir hatta çocuğun toplumsallaşmasında birden çok kadının bulunması çok daha iyidir.
Sevim, Ayşe, Feminizm, insan Yayınları, 2005, ist, s, 75 vd.
radikal feminizm kadının ezilmesini diğer baskı biçimleri var olmadan önce oluşmuş ilk baskı biçimi olarak tanımlar. radikal feministlere göre marksist teori kadınların ezilmesini analiz edemez. ekonomiden değil farklı cinsiyetler üzerinden yeni bir gerçeklik düzeyinden bir analiz yapılmalıdır. teoriyi marksizm ilkelerine göre yeniden oluşturmuşlardır. yani sosyalist devrim için sınıf ayaklanması gerekiyorsa feminist devrim için de ezilen cinsin, kadının ayaklanması gerekir. bu yüzden tek mücadele ataerkilliğe karşı olmalıdır.
radikal feministlere göre kadınlar doğurganlık yükünden kurtulmalıdırlar. teknoloji kadını bu yükten kurtaracak buluşu yapmalıdır.
radikal feministler marksist teoriyi dışlamazlar ve kendi teorilerinin onu daha da ileriye götürmek durumunda olduğunu söylerler. fakat antikapitalist söylemin olmadığı bir mücadele hattında kapitalist sistem var oldukça radikal feminizm kadını ezen sistem içinde kalacaktır. ayrıca biyolojiye bağlanan bir ezme ezilme ilişkisi tehlikelidir. bu erkeğin erkekliğine ve dolayısıyla egemenliğine zemin hazırlayabilir. şöyle ki: erkeklerin hormonları farklı, cinsellikten beklentileri farklı dolayısıyla gibi mesela.
özetle; son zamanlarda antikapitalist söylemi de feminist kuram dışında kullanmaya başlayan radikal feministler feminizm kapsamında cinsiyetçi topluma karşı mücadele ederler.
kadının baskı altında olması ve kadın erkek arasındaki çelişkinin temelde aile kurumundan türediğini savunan görüş. Aile, ataerkil düzen içinde kadınları erkeklere hizmet etmeye ve bu hizmet etme rolünü kabul etmeye şartlandıran erkek egemen ideolojisinin, yeniden üretilmesini sağlayan kurum olarak görülmektedir. Bu nedenle aile kurumunu radikal feministler ret etmektedirler.
feminizm in uç, aşırı ve tehlikeli yorumudur. özellikle ülkemizde feminizm hareketine dahil olan kadınların sıklıkla içine girdiği kategoridir. feminizm in ,radikal feminizm out.
Genellikle kadin kollektiflerinin asiri uc tiplerini barindirir .
Kendilerini anlatmaya gerek yok aslinda.hepsi olmasada geneli kanser yapan cümleler kurarlar.hacettepedeki kitap standi rezaletini hatirlayin.olayla ilgisi olmayan stand gorevlilerine saldirmislardi.bir de bir universitede hocanin dersini basip slogan atmislardi
tanim: cinsiyet ayrimi gozetmeksizin her insanin esit oldugunu dusunen ben icin, asla savunamayacagim gorustur.
turkiye'de ya da herhangi bir ortadogu ulkesi'nde toplumun kadina bir rol bictigi dogumundan itibaren basliyor. bu dogru fakat; bu sadece ve sadece "turkiye ve orta doguda" boyle. ister inanin ister inanmayin, ben bu cografya'da boyle oldugunu dusunenlerdenim. japonya'dan tutun da meksikaya, madagaskar'dan tutun da norvece kadar bircok ulkede kadin erkek esitligi soz konusu. anlayin artik; ataerkil bi toplum olmamiz gecmisten bugune suregelen aliskanliklarimiz'in, gelenek goreneklerimiz'in, hatta en onemlisi mensubu oldugumuz dinin yanlis anlasilmasin'in bir sonucu. insanlar dini kuranda a okuyup, z anladiklari icin bugun butun herkes islama karsi kin ve nefret beslemekte... kadini "ayakli gunah makinesi" olarak goren zihniyet yuzunden boyle.sonuc olarak, ataerkil toplum duzeni'ne karsi savunulan bir dusunce olsa dahi, ben herkesin esit oldugu kanisindayim... bu esitlik algisi, sadece ortadogu ulkeleri'nde ve turkiye'de farkli. bunun sebebini de yukarda anlasildigi kadar anlatmaya calistim. yorum sizin.
afedersiniz ayakkabı numaralarını geçmeyen ıq ya sahip tiplerden oluşan feminist gruptur.
feminizm türkiye sayfasına bakıp bunu çok rahat görebilirsiniz. gerçek feminizm bu değildir. .eleştiriye asla tahammülleri yoktur. argümanlarını erkek düşmanlığı üzerine temellendiren güruh bu güruhtur.
Bu hazıryiyici canlı topluluğu kendi beynini kullanmaz, sağlam bir entelektüel yapıya sahip değildir. Medeniyetten ve özellikle tartışma adabından yoksundur.
bu feminist gurup erkek düşmanıdır. bir nevi faşizmin kadıncasıdır.
erkekle birlikte olmayı bile hakaret kabul ederler o derece erkek düşmanlıkları vardır.
biri gelmiş anlayamamanızdan diyor, hayır nesini anlayamayacağız?
bas bayağı erkek düşmanılar. çarşaflı kadının mini etekli hali bunlar. bence ikisi de yobaz.
