Rabia naz vatan, șule çet, akp milletvekili șirinin evinde intihar(!) eden kadın, bu olaylarin failleri niye korunuyor artık hukuga güven kalmadi. Bir yanda azılı fetöculerin serbest birakilmasi.
Bu ülkede eğer arkanda akp varsa her haltı yiyebilirsin hatta adam bile öldürebilirsin, bize bunu göstermiştir. anne babaya evlat acısı yaşatmak nedir arkadaş ya!
Yapılanların, örtbas edilmelerin ne denli adice olduğunu gösteren ve aynı zamanda ne adalet ne de aynı tarafta olsan bile adaletin,yargının tek taraflı işleyeceğinin kanıtıdır. Hiç bir anne babaya bunları yaşatmanın hakkı yoktur,olamaz!
araştırmacıların telefon, fotoğraf makinesi vb. dökümanlarını içeren makinelerine el konulup, anne baba tutuklanmış gördüğüm kaynak doğru ise.
kıyamet gerçekse kopsun artık ben dayanamıyorum bu dünyanın, bu ülkenin iğrençliklerine.
Her şeyi geçtim de şu sol frame sabahtan akşama kadar “imamoğlu”, “kılışdar”, “laikçi” diye gtünde ayı bağırtıp aynı başlıklardan onlarca açan ak parti sevdalısı arkadaşlarımız neden bu başlığa tek satır entry girmiyorlar?
sosyal medyada bu kadar gündem olduktan sonra mecliste işin içine girdiğine göre yakında aydınlanacak ölüm sebebi. ülkede adalet sosyal medya ile sağlanıyor.
bir şeyler dönüyor birileri kendini kurtarmaya çalışıyor ve bunu yaparken adalete olan inancı bir kez daha yerle bir ediyor. işin asıl iç acıtan tarafı bunlar küçücük ve artık aramızda olmayan bir melek üzerinden yapılıyor.
Rabia naz vatan, șule çet, akp milletvekili șirinin evinde intihar(!) eden kadın, bu olaylarin failleri niye korunuyor artık hukuga güven kalmadi. Bir yanda azılı fetöculerin serbest birakilmasi.
Güçlüler tarafından Kollanan Katillerinin tespit edilip açığa çıkarılması için eylem yapan dev-lislilerin gözaltına alınıp terörist ilan edildiği bir anadolu çocuğu.
Hepiniz çocuğunuzun, kardeşinizin, yeğeninizin, kuzeninizin böyle karanlık bir şekilde hayattan koparıldığını düşünün. Günlük çıktığı evine geri dönememiş, 11 yaşında bir çocuktu rabia naz.
Rabia naz vatan olayı tam olarak aydınlatılırsa, ve suçlular kim olursa olsun, yargılanırsa, bu ülkenin adaletine olan inancım bir nebze kalmaya devam edecek.
Rabia Naz‘ın her gün ölen onlarca çocuktan farkı var. Rabia Naz ölmedi, öldürüldü ve katilini korumak için bütün devlet kurumları seferber oldu. Davanın hakimine, savcısına baskı yapıldı, adli tıp raporları değiştirildi, tanık ifadeleri tepedekilerin isteğine göre yeniden düzenlendi kısacası bir katili korumak için adaletin ırzına geçildi. işte tam burada Rabia Naz diğer çocuklardan ayrılıyor, bu gün kendi adamları ceza almasın diye Rabia Naz cinayetinin üstünü kapatmaya çalışanlar, yarın başka bir cinayet için güçlerini kullanacaklar, belki sıradaki sen olacaksın, senin çocuğun olacak, eşin olacak, annen baban olacak ve sen katilini bildiğin halde hiç bir şey yapamayacaksın. Yani dangalak herif, insanların bu tip platformlarda verdiği mücadele sadece Rabia Naz için değil, adalet için azıcık kafan bassa anlayacaksın adaletin bir gün herkese lazım olacağı gerçeğini ama o kafa üç kuruşa kendini satan, adaleti görmezden gelen bir dalyarakta ne arar.
Rabia naz vatan başlığını ilk açan kişi benim, başlarda her şey bunun bir kaza olduğunu destekler nitelikteydi ama şu bir kaç güne kadar bu olayı sadece babanın iddialarından takip ettiğim için hala Rabia Naz Vatan'a araba çarptığı düşüncesine inanıyordum. 3-4 gün önce Emre Erciş isimli gazeteci twitterda bu olayı araştırmaya başladığında kendisinin olayı bulandırdığını, birilerinin adamı olabileceğini düşünmeye başladım ve kendisine bir çok insan gibi tepki gösterdim.
aslında kafamda da olayla ilgili yerine oturmayan şeyler vardı ama bir kaza olduğunu ama anlatılanların dışında bir kaza olabileceğini düşünmeye başlayarak bu yaşanılan olayı Rabia Naz'ın okuldan arkadaşlarıyla çıkıp önce marketten dondurma almasına, sonra kırtasiyeye gitmesine, kırtasiyeden annesinin çalıştığı eczaneye gitmesine kadar kronoji oluşturdum. Olayın bilinmez kısmı burada başlıyordu ve buradan sonra da tanık ifadeleri doğrultusunda rabia'nın görgü tanıklarının gördüğü yerlere gördükleri saatte gidip gidemeyeceğinin hesabını yapmaya başladım ve görgü tanıklarının ifadelerindeki saatlerle benim hesapladığım saatlerin uyuştuğunu gördüm.
Daha sonra Rabia'nın kaza geçirebileceği çok sınırlı bir lokasyon olduğunu farkettim. Önce bir kaza senaryosu üzerine olayı kurguladım, olası kaza saati ile Rabia Naz'ın yaralı bulunduğu saat arasında taş çatlasa 10 dakika olduğunu öğrendim. Bu 10 dakikalık zaman, babanın iddia ettiği gibi metruk eve götürülüp, orada yaralarının temizlenip sonra tekrar eve bırakılma tezini tamamen geçersiz kılıyordu. Birilerinin çarpıp yaralarını temizleyip, sonrada evin önüne bırakması için en az 30 dakika gerektirir.
aslında burada çok fazla senaryo üretilir ama biz baba Şaban vatan'ın hiç dile getirmediği komşusunun kızlarının saat 17:00 civarlarında rabia'yı evlerinin merdivenlerine çıkarken görmesi. Baba bu tutanaklı ifadeyi de hiç dile getirmedi, bunlar hep gizlilik kararı çıktıktan sonra öğrenildi. Rabia'nın eve girişi benim oluşturduğum kronolojik sıralamadaki hesaplarıma göre 17:05'e denk geliyordu ve bu da görgü tanığının dediği saatle neredeyse birebir uyuyordu.
sonra intihar senaryosu üzerine düşünmeye başladım ve Rabia'nın yukarıya çıkıp, biraz oyalanıp aşağıya binanın yan tarafından atlaması ve görgü tanıklarının tutanaklarda iddia ettiği bulunma saati olan 17:15 birebir kronolojik sıralamamla tutuyordu. Ama kafamda ambulans şöförünün ifadesi ve yan taraftan bulunma yerine nasıl gidebileceği kuşkusu devam ediyordu.
ambulans şöförü ifadesinde ayağının koptuğunu ve sadece derinin tuttuğunu söylüyordu. Sonra babanın paylaştığı rabia'nın ayak fotosuna ulaştım ama kesinlikle ambulans şöförünün ifadesinin doğru olmadığını gördüm. Rabia'nın sadece yüksekten bilinçli bir şekilde atlayacak şekilde sol ayağının topuk kısmında basınçla oluşabileceğini öğrendiğim bir yırtık gördüm. damar kesiği gibi bir kesiğin olmadığını ve o tarz bir yarada aşırı kan akışının olmayacağını öğrendim.
sonra kafamda ayağındaki yırtığın neden sol ayağında daha fazla olduğunu ve atladığı yerden bulunduğu yere nasıl gelmiş olabileceğini düşünmeye başladım. Eynesilli ve Rabia'ların evlerinin çevresine bilen bir kişiyle iletişim kurdum ve atladığı yerin bulunduğu yerden 1.5 metre kot farkı olan bir rampa olduğunu öğrendim. Bu meyil de neden önce sol ayağının yere vurduğunu ve yola kadar nasıl gelmiş olabileceğini özetliyordu aslında.
Sonra baba şaban vatan'ın iddiaları üzerinde durmaya başladım. Önce trafik kazası ihbarı üzerinde durmaya başladım. Trafik kazası olarak haber yapılmasının sebebinin kazayı ihbar edenlerin bunun trafik kazası olarak ihbar etmesiyle alakalı olduğunu öğrendim. Polis telsizini dinleyen haberciler anons duyar duymaz olay yerine gidiyorlar ve haberi de trafik kazası olarak yapıyorlar.
sonra çanta olayını araştırdım. Olay yeri inceleme polisleri çatıya çıkıyor ama hava karanlık olduğu için sanırım çok ciddi bir araştırma yapmıyorlar. sonra ilerleyen saatlerde anne çantası nerede diye feryat etmeye başlıyor ve eş dost çantayı aramaya başlıyor. Çantayı rabin'nın dayısı ile beraber 3 kişi çatıda buluyorlar. Sonra polislere haber veriyorlar polislerde çantayı nerede bulduklarını sorup, buldukları yere tekrar koyup fotoğraflıyorlar.
Babanın metruk ev iddiasını araştırmaya başladım ama olay hiç de babanın anlattığı gibi değil, ev öyle alel acele yıkılmıyor. müteahhit zaten yıkılma izni almak için süreci başlatıyor, Eve önce yıkılma izni çıkıyor, baba Şaban Vatan araştırılmasını isteyince savcı yıkım kararını durdurup evde araştırma yaptırıyor. evde sadece bir mendil bulunuyor mendil araştırılıyor ve bir kadın DNA sı bulunuyor, dna rabia'nın dna sı ile karşılaştırılıyor ama rabia'nın dna sı ile eşleşmiyor ve savcı yıkım iznini veriyor.
Babanın iddia ettiği siyah doblo olayıysa hiç de babanın anlattığı gibi çıkmıyor. ilçede bir kadın polise arabalar çok hızlı gidiyorlar diye ihbarda bulunuyor. Baba şaban vatan kadına ulaşıyor ve kadın kaza görmediğini sadece arabaların çok hızlı gittiğini söylüyor, sanırım gördüğü arabaları sayıyor ve burada bir siyah doblo'nun da olduğunu söylüyor. Baba bunun üzerine yıkamacıya gidiyor, 2 ay önce siyah bir doblo yıkandı mı diye soruyor, yıkamacılar da olabilir sanki gelmişti gibi muallak cevaplar veriyor. Baba somuncuoğulları'na ait siyah bir dobloya ulaşıyor, araç trabzon'a kayıtlı ve o gün eynesile hiç gelmiyor ama yine de araç tarafsız bir kurum tarafından araştırılıyor ve arabanın hiç bir şekilde kazaya karışmadığı tescil ediliyor.
baba bunun üzerine siyah doblo ayağınında vurdu kızım fırladı yoldan geçen mikser kamyonu ezdi diyor. bir mikser kamyonu 20 tondan fazla ve böyle bir kamyonun ezeceği bir insanın dümdüz olması gerekiyor.
Son olarak bu olayın bu kadar bulandırılmasının sebebi olay yeri inceleme polislerinin güzelce bir araştırma yapmayıp, üstün körü bir araştırma yapması. Eğer en başında adam akıllı bir araştırma yapsalardı bu durum buralara gelmezdi.
son olarak babanın psikolojisi gerçekten iyi değil ve siyasi çıkar sağlamaya çalışan bazı gruplar kendisini kullanmaya başladı. Baba acılı olduğu için bunları samimi görüyor ama babanın üzerinden siyasi propaganda yapıyorlar.
her neyse, başlarda intihara inanmasam da bu olay bir intihar olayı gibi duruyor. intihar değilse bile o çatıdan tesadüfen ayaklarının üzerine denk gelecek şekilde düştüğü.
biliyorum, baba'nın iddialarına bakınca bu bir cinayet gibi gözüküyor ben de öyle düşünüyordum ama araştırınca bu olayın öyle olmadığı gözüküyor. bana inanmayanınız varsa belgeler, ifadeler, resimler twitterda fazlaca var. Gidip kendiniz araştırıp olayı kendiniz çözebilirsiniz.