ve yazı yazmak bizim ibadetimiz oldu, her gün yazı yazarak açtık soframızı, güneş'e dair yazı yazdık, sesimizi belki birileri duyar diye, yazıları asla öldürmedik, dağlar taşlar hep yazıyla doldu taştı...
ülkücülerin sikertmiş olduğundan şüphelenmediğim yazar. besbelli sıradan geçirmişler. kendisiyle yetinmemişler anladığım kadarıyla. yoksa bu kadar kin rabbi olan birinde olmaz.
yazar kovucu sözlük polislerinden. küfür, hakaret, bağnazlık ve benzeri durumlar dışında, sırf belli bir fikre mensup diye birilerine "ya sev ya terket" diretmesi yapan ahmaklarla sırf milliyetçi söyleme sahip olduğu için selim pusat'a faşist yakıştırması yapan ve sözlükten atılmasını isteyen kendisi arasında bir fark bulunmadığını anlamayacak kadar da boş bir adamdır.
--spoiler--
sözlükte müslüman görünümlü ateist ekolünden geldigine inandıgım yazar. peygambere küfür edilince dayanamıyormuş bak sen, sen allah mısın? allah bile gönderdigi peygamberine küfür edenleri bu dünyada yargılamazken dillerini kopartıp ellerin vermezken sen kim oluyorsun cennet düşkünü müslüman. senin gibiler ne hoşgörüden anlar ne dinimizin güzelliklerini yayabilir. sen ancak " var dediler o zaman vardır " diye düşünenlerde olabilirsin. peygamberimiz kendisine küfür edilse elbet alır karşısına o kimse tartışır dogru yolu gösterir 10 kere yapılsa yine aynısı yapar benim peygamberim. inananım da böyle yapar ancak islamik magandalar agız yüz burun kırar o da cennet aşkı kabardıgı için.
--spoiler--
var dediler diye var şeklinde bir imanım yok. ben taklidi iman sahibi değilim. sonradan müslüman olduğumu belirteyim. yakin imanın peşindeyim. haddimi aşmış olmazsan ilmel yakin düzeyinde imanın peşindeyim. yani etrafındaki insanları takliden müslüman olmuş değilim.
yanında peygamberine ağza alınmayacak hakaretler edilecek ve sen susacak mısın ? tamam dövene elsiz gerek, sövene dilsiz gerek, derviş gönülsüz gerek ama ben derviş değilim, olamam.
şahsıma, sevdiklerime yapılan hakaretler, saldırılar, bunlar ağırıma gitmez. ama peygamberime laf söyletmem arkadaş! en azından yanımda söyletmem. ben ölmeden yahut elden ayaktan kesilmeden, yanımda kimseye sövdürtmem. zaten maymuncuk yavruları sadece sanal ortamda kusmuklarını saçabiliyor. mabadları o kadarına yetiyor. keşke bu arkadaş kadar hoş görülü olabilsem ama değil malesef. kim ister ki bu sefiller cehennem kütüğü olsun. cennette yer mi kalmaz bunlar da iman etse ? ama adamlar meslek edinmişler kainatın efendisi muhammed mustafa sav e hakaret etmeyi.
akıl fukaralarına bir not: "kuran ı kerim i kendisi yazmıştır, ben inanmıyorum peygamber olduğuna" vs laflar elbette hakaret değil. ama bir okusanız yazılanları, sineye çekmek mümkün değil. son derece haddini aşan sözler söyleniyor. sıkıntı burada.
bir yazar hakkında girdiği nick altı entry* ile ne kadar dar görüşlü ve analiz yoksunu olduğunu göstermiştir. zira hakkında görüş bildirdiği yazar liseli değildir, marmara üniversitesindeki 2. senesidir, ülkücülükle alakası da yoktur. Bir de mide bulantısı şikayeti varmış ki biz elimizden gelen fitili kendisine sokabiliriz.
vaktiyle bir etrym hakkında bana mesaj atmış. ancak ona karşılık vermeme rağmen bana geri dönmemiş, o attığı mesajıyla bu gün bile kahkahalar attığım, beni harbiden çok güldüren yazar.
(#11989164)
(#11989207)
aynı entryi 1598 kere girebilecek kapasitede olduğunu göstermiş bir yazar. birilerinin başka bir ırktan olduğunu bilmeyi ırkçılık sanıyor sanırım. veya neye sustuğunu tam olarak bilmiyor, anlayabilmiş değilim.
istediği takımı tutup tutmamaya hakkı olan yazar. ancak, farklı görüşleri var diye, farklı bir takımı tutuyor diye birinin canının yanmasına sebep olmak son derece hoşgörüsüzce ve üzücüdür. her insan aynı takımı tutmak zorunda değildir.
örneğin ben galatasaraylıyım. kimse beni galatasaray' ı desteklemem için zorlamadı, tamamen kendi isteğimle galatasaraylı oldum. eskişehirliyim ama eskişehirspor' dan önce galatasaray sevgisi gelir, buna da kimse karışmamalı.
insanlar, bursa' da, eskişehir' de ve diğer anadolu kentlerinde de galatasaray, beşiktaş, fenerbahçe şampiyonluğu kutlayabilmeli, sırf farklı bir takımı tutuyorlar ve o takımın şampiyonluğuna seviniyorlar diye tartaklanmamalı, hakarete, saldırıya uğramamalı, tuttukları takımın bayrağının yakıldığını görmemeli. üstlerinde formaları, atkılarıyla rahatça dolaşabilmeli. öyle ki türk insanının gelenek ve göreneklerine yakışan budur, kökten şehir milliyetçiliği değil.
