Tribünlere oynuyor. Sen futbolcusun. Durup dururken mektup yazmanın ne anlamı var? Kaç suriyeliye bakıyorsun? Gören de insan hakları aktivisti zanneder.
ilk beşiktaş döneminde şehit verdiğimiz günlerde gol atınca asker selamı vermişti. neticede portekizli birisi ne kadar anlayabilir. paylaşabildiği kadar paylaşmış acıyı. duygusal bir insan.
duygulandırma da sınırları aşmıştır. yüreğinin de milyonlarcasından büyük olduğunu anladık. işte o mektup;
Dostum; Hayal et… Çocuğun kollarının arasında. Ülkeni terk etmek zorunda kalmışsın. Savaştan ve açlıktan kaçıyorsun, gizlenmek zorundasın. Dünyada seni kabul edecek bir yer bulmak için umutsuzca kaçıyorsun. Baştan başlamak istiyorsun. Çocuğuna hak ettiği güzel hayatı sunmak için baştan başlamak istiyorsun. Şimdi hayalini sonlandır. Avrupa gerçeğini gör. Neler olup bittiğini. Savaştan kaçan çocuklar, aynı zamanda bizim de çocuklarımız. Onlar da bir gelecek ve daha iyi bir dünya hakkına sahipler. Bu sorunu çözmek bizim elimizde. Bunu önlemek için kayıtsız kalamayız.”