latince sebze, yeşillik anlamına gelen "brassica" sözcüğünden dilimize aktarılmış. anadolu'daki rumlar ya da italyan denizciler aracılığıyla türkçe'ye girdiği düşünülüyor.
zambakgiller familyasından, soğanı uzun ve göbekli bir bitkidir. latincesi "allium porrum" dur. çiğ olarak tüketildiğinde kan yapıcı etkisi vardır. içindeki uçucu yağ, kükürt ihtiva ettiği için sindirim mekanizmasını rahatlatır.
böreği de yapılır.
olur mu hiç? dememek lazım. olur, hem de öyle güzel olur ki, tadını damakta bırakır. bir şekilde tüketilmesi gerekiyorsa, pırasa fazlalığı varsa, böreği yapılmalıdır, herkes saldıra saldıra yiyecektir.
annemin bir defa bile yedirmeyi başaramamasına rağmen aslen bir yörük olan yengemin üniversite yıllarımda (tabii başka bir şehirde) akşamları ziyaretlerinde bana tabak tabak yedirmeyi başardığı, aslında iyi pişirilirse son derece lezzetli olabileceğini düşündüğüm ve bu konudaki tüm ön yargılarımı yıktığım sebze. annem mi iyi pişiremiyordu, yoksa başka şehirde okuyan üniversite öğrencisinin açlığı psikolojisine mi yenik düştüm emin değilim ama artık seviyorum seni pırasa. tabii seni de baba zula !
Zambakgiller ailesindendir. Soğan ve sürgünleri yenir.Bol saçaklı kökleri,çok uzun gövdesi vardır. Yapraklar daima içte oluşur ve biri diğerinin içinden çıkar. Yaprak tabanının genişleyerek gövdeyi sardığı kısım olan yaprak kını uzundur. Yaprak gövdesinin rengi,dip kısmında beyazken,üst tarafa doğru gittikçe yeşile döner.