doğal inek sütüyle beslenerek büyüyen biri olarak beni çok fazla etkilemeyen bir reklam ancak nerede küçük bir çocuk görsem reklam çıktığı anda televizyonun karşısına geçip gülümseyerek reklamı izliyor. aslında yüzlerindeki o gülümseme sizinde farkında olmadan tebessüm etmenizi sağlıyor. sütü sevdirme amaçlı olması güzel, doğal olarak kendi firmalarının reklamını yapmaları ve ön planda tutmaları gerekiyor.
reklamı görünce aklıma gelen sütle ilgili en son hatırladığım orta 2'ye* giderken bir ara okullarda hergün süt dağıtılacağı konuşuluyordu çocukların zihinsel gelişimine faydalı olsun, alamayan ailelere destek olunsun, en azından her gün 1 adet süt içebilsin diye bir politika vardı. (gelmişiz 12-13 yaşına hala süt içirtmeye çalışıyolar öğrencilere. o yaşlardan itibaren süt sevmeme gibi bir tavır oluşur öğrencide).**
bir pazartesi okula gittiğimizde gerçektende dağıtılmaya başlanmıştı ancak koli ile dağıtılıyordu. nedenini sorduğumuzda günlük 30 (yazıyla otuz) tane falan dağıtılacak bol bol için diye söylenmişti. dalga falan geçerdik ozamanki aklımızla işte ben günde bir tane bile içmiyorum diye. bir hafta sonra anlaşılmıştı zaten olay. okula sütler toptan gelmişti. adamlar bir haftada beş aylık süt dağıtmıştılar. hiç unutmam annem artık getirme eve süt derdi. hergün kek yapılırdı evde. nereden nereye geldi konu.
son olarak 2012 yılında okullarda başlatılan süt dağıtımı ihalelerinden birinide pınar almıştı. *
ülkedeki 12 ilde 1193 öğrenci zehirlenmiş.*
toplam 7 milyon öğrenciye süt dağıtılmış.
projenin maliyeti 74.8 milyon lira tutmuş.
neyse çok uzattık
gereği düşünüldü:
-ülkede topluma faydalı fikirlerin çıktığı ancak uygulama konusunda sıkıntıların olduğuna,
-eğitim sisteminin her yıl değiştiği göz önünde bulundurularak durumun aynen devam etmesine,
-süt ve süt ürünlerinin teşvik edilmesine