yarı final serisinde taraftarının yolu şaşırıp istanbul yerine bolu'ya gitmemesini temenni ettiğimiz takım. geçen ay ipekçi'de ksk taraftarına attığımız tokadın yarısı boşa gitti amk!
fenerbahçe'yi eleyerek yarı finale çıkmıştır. tebrik ederim ufuk sarıca önderliğinde büyük işler yapıyorlar bu sene. keşke o eurochallenge kupası da alınabilseydi. umarım ligde şampiyon olurlar.
edit: tabi yarı finaldeki engel büyük galatasarayla oynayacaklar ama benimkisi bi temenni belki olur.
hayırlısıysa eurochallange final four'u izmir'de düzenleyip sonunda da kupayı kaldıracak olan takımdır. geçen yıl beşiktaş organizasyon açısından rakiplerine fark atmasına rağmen euroleague final four'u istanbul'da olduğu için eurochallange'a ev sahipliği yapamamıştı. bu sene böyle bir engel yok. karşıyaka arena'da kalkacak o kupa yeşil kırmızılıların elinde.
insan ne kadar uzakta olursa olsun televizyonda maçını, herhangi bir yerde haberini gördükçe gözlerini yaşartandır. karşıyaka'da birinci spor futbol değil, basketboldur. futbol takımı da destek görür ama basketbol takımının taraftarın gönlündeki yeri bambaşkadır. ligdeki aliağa petkim gibi alakasız takımlarla oynanan maçları bile taraftar doldurur. basketbolun birinci spor olmasından dolayı taraftar basketbol oyun kurallarına çok hakim olduğundan hakemin en ufak yanlış hatta ortada olan kararında bile çok büyük bir baskı oluşturur, rakip takımın ne rahat rahat hücum ne de savunma yapmasına izin verir.
her sene küçük bütçelerle çok başarılı kadrolar kurulur, takım hep ilk dörde oynar. gelen amerikalı oyuncular bile taraftarla ve tribünle o kadar bütünleşir ki gelen tüm oyuncular takım için sahada terinin son damlasına kadar savaşır. gary neal'ın gitmeden önceki son maçın bitiminde dakikalarca sahanın ortasında kalarak taraftarı alkışlaması, armasını defalarca öpmesi bunun en büyük göstergesi.
takım hep altyapıdan besleniyor. altyapıdan yetiştirdiği oyuncuların yanına bir iki tecrübeli orta seviye oyuncu, diğer takımlardan genç oyuncular ve düşük maliyetli iyi yabancılar bu başarılı sürecin temeli. tabi bütün bunlar salonda taraftar tarafından da besleniyor. oyuncularla taraftarlar bir oluyor ve pınar karşıyaka bir anda beşbin küsür kişilik bir takım oluyor. maçlardan sonra oyuncular hemen yakındaki ege park'ta taraftarların arasında yemek yiyor, dinleniyor, vakit geçiriyor, fotoğraf çektiriyor vs.
pınar karşıyaka bu ülkenin en büyük birkaç basketbol ekolünden bir tanesi, kim ne derse desin. bu sene herkes eurochallenge şampiyonluğu konusunda umutlu, ligde de bir yarı final büyük başarı olur. kalbimiz her zaman onlarla.
hafta içi oynanan fenerbahçe maçında nedense hakemlerin gazabına uğramış ülkemin az bütçeyle çok iş yapan basketbol takımıdır.
karşıyaka'da insanlar takımdan çok basketbolu severler, 70lerden beri bu kültür yerleşmiştir. istanbul takımları gibi 2000 lerde yapılanmaya gidildikten sonra destek artmamıştır ama ısrarla turgay demirel yönetiminin azizliğine uğruyoruz.
yapmayın amınakoyim, soğutmayın şu oyundan bu muhteşem taraftarı.
eurochallenge cup'ın en dişli takımlandan birini furkan aldemir'siz 20 sayı fark ile yenen gururumuzdur. bu takım bu sene çok büyük işler yapacak. ligde alınan şanssız mağlubiyetler olmasa bizi daha da gururlandıracak takım. avrupa şampiyonluk bekliyoruz...