elstirini yaptin, begenmemissin, kendine gore hakli sebeblerin var eywallah ama bi siktir git artik. cokta seyimizde degil begenip begenmedigin. kendinide yirtsan o film iyi bir film, degistiremezsin zorlama.
kendisine yönelen eleştiriler üzerinden; entelektüel düzey, internete erişim gücü korelasyonu, kapitalist toplum düzeninde birey, gençliğimizin cehaleti sorunu ve benzeri pek çok husus konusunda analizler yapılabildiğini fark ederek kendimi ibretlere vurduğum; beğenilmesi, kitap okuma alışkanlığı ile falan bağdaştırılabilen, kısacası müridleri tarafından çılgınca uçurulan über yapım. tabi yutarsanız. aksini iddia eden de cahil orospu çocuğu imiş bunu da anlamış olduk.
pulp fiction post modern imgelemi klasik bir konu üzerinden dağıtarak bizlere ulaştırsa da, orijinal sayılabilecek bazı yönleri ve göndermeleriyle çağdaş sanatın hiç de sandığımız imkanlar dahilinde seyretmeyebileceğini, aksine, yeni bir vizyonun ekranda daha görkemli, ancak avama sıradan gelen bir üslupla temaşa edilebilen bir başyapıt olmasını, ilhan mansızın brezilyaya attığı çalım gibi değerlendirilebilir. öze yabancılaşarak, yalnızca ayrıntı üzerinden bir başyapıt inşaa etmek ustalık işidir.
Pulp fiction benim gozumde de bir sanat eseridir, eleştirilecek hicbir yanı yoktur. Kusursuz ustalık eseridir. Ancak hoslanmadı diye niye bu kadar yerden yere vuruyorsunuz arkadası anlamadım. Filmden anlamıyor de gec iste, takmayın kafanıza bu kadar, ciddi bir film arşivi olan benim de herkesin taptıgı ama eh işte bayılmadım dedigim filmler var. Ve sanattan anlamayan biri degilim.
pulp fiction kült bir filmdir ve sinema dünyasında yeni bir çığır açmıştır. yönetmeni de sinema dünyasına müthiş filmler sunmuş, 2 adet de oscar'la yukarıdaki bahsettiğim durumu kanıtlamış, yaşayan efsane; Quentin Jerome Tarantino'dur. ayrıca oyuncular ve oyunculuklar açısından pulp fiction tam bir sinema başyapıtıdır. bu filmi izleyip beğenmedim diye söylenen adam hakkında 2 şey düşünülebilir kanımca;
1.insanların dikkatini çekmeye çalışmak
2.çoğu sinemaseverin başyapıt olduğunu söylediği bir filmi kötüleyerek sıradan olmadığını ortaya koymaya çalışıp ego tatmini yapmak.
kendi hoşuna gitmediği için filmin kötü olduğunu ama başkalarının sadece başkalarından etkilenerek beğendiğini düşünen bir mal beyanı. yani neymiş o beğenmeyince gerçekten kötü olduğu için, biz beğenince başkalarından etkilendiğimiz için. yoksa bz anlamıyoruz zaten hiç filmden falan. yürü ulan kim tutar seni.
Bildiğin boktan bir film. şu saçmalığı çeken ben olsam kimse sikine takmaz, torantina olunca "aaabi darandino yaa karının ayaklarını yakın çekime alıyo zenciye tecavüz ediolar ful aksyon abi yeaa" tripleri. başka bir şey değil. beğenmedim amına koyim, olamaz mı? herhangi bir sanat eseri gibi; dinledim, izledim, okudum, hoşuma gitmedi... kuantin'i de sevmiyorum. zaten babasını da sevmezdim, kill bill'leri falan da sevememiştim. uma thurman'ın palamut gibi ayak parmakları ve samuray kılıçlarıyla bezeli abukluklar hiç bir zaman hoşuma gitmemişti. hayır karının ayakları güzel de değil. güzel olsa belki tamam, ama o da yok. her neyse, belki o ayakların da beğeneni vardır diyelim, kendimizi sorgulayalım. belki uma thurman'ın ayak parmaklarındaki kerameti göremedik tarantino hayranlarının aksine... suç bizdeydi belki de. belki de biz anlamıyorduk. ahahasktir...