türkiyede zor bişey bir kadının bütün cinsel tecrübelerini ve bütün günlerini en ufak ayrıntısına kadar anlatması. evet cesaret ister ve kabul görmek zordur. Şimdi bu kadına hayran binlerce insan var, Yok efendim farklıymış,cesurmuş,bilmemneymiş. Nedir farklı kılan? zaten her kadının yaşadığı cinsel deneyimlerini saçma bir şekilde deşifre ederek insanlarla paylaşmasımı?
kitabının, zaten kitap okuyan sayısının az olduğu bir ülkede en çok satanlar listesinde olması bence büyük utanç. kişiliği ya da görünüşüne yorum yapmam zaten öyle bir hakkım yok. velhasıl kitap yazmak zorunda değil blog yeterliydi bence yazdıkları için.
Tanışsak, ben onu dinlesem ama sadece dinlesem yani, iki kahve içip, milyon dilim çikolatalı pasta yesek, ardından da "görüşürüz pengueeeen", "görüşürüz puccaaa" desek ve bi daha görüşsek dediğim insan.
Bi insanın samimiyeti bu kadar samimi olur yahu? iki kitabını da bir çırpıda okurken ağladım, güldüm, kahkaha attım, agladım.
Blogunu ta takip ediyoruz. arada oralara da ugrayıver pucca.
kendisi dizüstü edebiyat denilen sanal ve popüler kültür ürünü bir akımın öncülerinden diyebiliriz..hatta diyelim..buna edebiyat demek elbette edebiyata haksızlık olur..öyle arkadaşlarınla oturmuş dedikodu yapıyosun tadında bişey..kendisi de zaten yazar olmadığını söylüyor..
bu kadar eleştiriye hak vermiyorum herkes istediğini yazabilir kimene istemeyen beğenmeyen almaz..bu ciddiyet merakı da ne anlamıyorm..herşey insana bişey kazandırmalı diye bi kural mı var ben bilmiyorum..ben aldım okudum yani böyle bi blog varmış falan diye bilerek almadım ama pişman değilim * bişey kazandırmadı ama gayet eğlendim diyeblirim ara ara..bazen dedim ohaa beni yazmış..ergen olsam kesin bi blog falan acardım bişe yapardım :P
en önemli özelliği mütevaziliği olan blogger.
kral çıplak da görene kadar varlığından birhaberdim. hiçbir eksiklikte hissetmiyorum açıkçası. zira sanal kişileri kahramanlaştırmak , "aman acaba yüzünü neden saklıyor" gibisinden hakkında destanlar yazmak... bir hayli zavallıca ki bunu sosyal hayatı son derece kısıtlı olan birisi olarak söylüyorum. evet pucca yada bir başkası , sanaldan kahraman olamaz, sevdalısı olunup takip edilemez. ediyorsanda get a life dude!
diğer taraftan mütevazi diyorum çünkü kendisininde böyle bir iddası hiçbir zaman olmamış. bir nevi seinfeld vakası. sıradan insanların sıradan hayatları eğer yeterince gerçekçi ise her daim ilgi çeker. özelliklede bir bayan olarak cinsel hayatını anlatıp da köşeyi dönen nice hemcinslerinin aksine tek kelime bile erotizm konuşmayarak bu eserlerine ve kendisine ilgi çekebiliyorsa helal olsundur ona. denk gelirsem kitabını bir karıştırırım. kim bilir belkide alabilirimde.
izmir'in kızları güzeldir önermesini tek başına çürütebilecek derecede çirkin olan twitter, blogger ünlüsü, 2 kitap sahibi hatun kişi. şöyle bir şeydir;
twitter da meşhur olan ablamız. takip ediyoruz ama eskisi gbii birşeyler yapmıyor. sadece o kanaldayım şu kitap var falan diyor. meşhur kişilerin yaptığını yapıyor. öyle oldu zaten.
gizliliğini kaybetmekle açık ve net "sıçmış" olan yazar kişisi. alabildiğine hızlı bir şekilde düşüşe geçecek, çünkü onun esprisi idi gizli kalmak. türk insanı alengiri sever, laaak diye açtın sen artık yüzünü. bitti, finito, son.
Her zaman olduğu gibi Türk halkı bununda suyunu çıkardı. Bir ilahlaştırma bir bağlılık, dersin pucca kitabı alana "Ekmek, barış ve toprak!" dedi. Garip kısmı kızın yaşadıkları Ali'nin Ayşe'nin yaşadıklarıyla aynı bu kadar mı pasifsiniz.
puccanın burnu elektrik prizine benziyomuş lan diye eleştirmek yerine söylediği veya söyleyemediği lafları eleştirmek daha mantıklı gibi. ilk yazısını uykusuzun yaz özel sayısında okudum. dikkat çekici bir yazıydı kabul ediyorum ama lan ne güzel yazmış şeklinde değil de oha lan bunlar da yazılır mı oha neler yazmış şeklinde bir dikkat çekmeydi. bilmiyorum ne kadar süre piyasada kalır bu işin kaymağını yer ama bu tarz yazılar yazdığı sürece manyak pucca vardı bi aralar şeklinde hatırlanmaktan öteye gidemez. ayrıca dün giydiği elbise ile pavyon şarkıcılarını aratmıyordu.*
şu sıralar pek bir konuşulan, dış görüntüsüyle eleştirilen blog yazarı. onu bu kadar popüler kılan şey, yazılarında bütün detaylarıyla cinsel deneyimlerini paylaşması ve ipe sapa gelmeyecek derecede küfür etmesidir. yoksa bu kadar konuşulmak sadece birkaç espiri, komik benzetmelerle falan olacak iş değildi. yok babası yazarlık mesleğine tuhaf bakıyormuş, yok resminin gizli kalmasını o tavsiye ediyormuş... buna inanan saf tipler var mıdır acaba? babasının bu yazılardan kesinlikle haberi olmamıştır, çünkü hiçbir baba kızının kendi elinden yazdığı o tür şeyleri okumak istemez, kendi kızını öyle bilmek istemez. şimdi merak ediyorum, babasının yüzüne nasıl bakıyor acaba? zira severek okuduğunu sanmıyorum, kızının yazdıklarını...
blog yazmaya başladığımda gördüm ki her blog yazarının müthiş eğitimi müthiş sevgilileri ve müthiş bir ailesi vardı. nasıl olur bi tek acıların çocuğu ben olamam dedim ve gerçekleri yazdım demiştir. babası arayıp pucca olduğunu söylemeyi ne zaman düşünüyorsun dedikten sonra da kimliğini açıklamıştır.
bir sürü onaylanmış kadın yazarın aslında yediğini, içtiğini ve yatağını anlatmaktan öte pek de bir şey olmadığını göz önünde bulundurduğun vakit neden bu da onlardan biri olmasın sorusunu akla getiren sanal alem çıkışlı selebiti.
bir insan bu kadar mı ezik olur arkadaş. o yazdığı cüretkar şeyleri bu pısırık mı yazmış diyor insan dünkü programdaki hallerini düşününce. tabi kitapları da baştan aşağı saçmalıklarla dolu, cüretkar dediysem de okunur demedim yani. güzelliğin her yerde tutunmaya yaradığına inanıyormuş ayrıca kendileri, elif şafağı da güzel buluyormuş *
