Bir kitabini okudum ve okumadan once de viliyordum ki kadin edebi bir sey yazmaya calismamis. Liseli aysel in gunlugunu okur gibi okudum. Ve zevkliydi.
Simdi basarisizliklarinizi komplekse degil hirsa cevirin. Iste o zaman eglencesine ve para kazanmak icin kitap yazan bir kadina bu kadar on yargili olmazsiniz.
twitter aleminin ilk fenomenlerinden. gerçi sanırım ilk olarak bloggerda popüler olmuş vs. orasını geç, bir kaç yaratıcı tespit yapınca popüler olunduğu zamanlardı twitterda, troll cart curt yoktu mizah tekti. dolmuşa bissss diye binen amca gibiyim deyince geliyordu fav'lar rt'ler, twitterda mizah değişti, bunlar da söndü, hala arada kızların ellerinde kitaplarını görüyorum. eskisi kadar olmasa bile.
yeni yeni tanındığı zamanlarda, kendisine attığım saçma sapan -kibar- bi eleştiri mentionını "öyle mi? şu kadar şu kadar yıl şunları yaptım ben" şeklinde cevaplayıp. sonuna da göz kırpan smiley iliştirmiş olan twitter kullanıcısı. engelini de yemişliğim vardır.
aşırı sığ, basit, kompleksli ve tam anlamıyla kendini beğenmiş türk kızı. Ergenlerden para kazanmaya çalışması da ayrı bir rezillik bana göre. Böyle sığ ve basit insanları ünlü yapan bu ülkeden de bu ülkenin aptal insanlarından da cidden bıktım. işin vahim durumu, böyle saçma şeyler yazan birinin kitabı on binlerce satıyor olması. Türk kızlarının durumu içler acısı. Hala işleri güçleri sevgili olan insanlar aptal olmaya mahkumdur. Benden en az 100 metre uzak olsunlar.
Ben bu kizin kitaplarini goruyordum lakin bu kitabi okuyan kizlar kezban erkekler ise mahmut geliyordu. Kiz kardesimin istegi uzerine kafa dagitalim diye hadi insallah filmine gittim hala bu kizin kitabini okuyan kizlar kezban,erkekler mahmut geliyor degisen bir sey yok. Kizin ic dunyasi biraz eglenceli geldi filmde oda busra pekin in mimikleri sayesinde.
geçen yıl derste kitap okuyan bir öğrencinin okuduğuna el koymamla tanıştım kendisiyle. "du bakim neymiş" diye okumaya başladım boş dersimde. yoksa ben hep belgesel izlediğim gibi edebiyat dışı kitapların da yakınından geçmiyorum tabi. neyse sürükleyici geldi. devamını internet üzerinden indirerek okudum. normalde korsanla da hiç işim olmaz tabi.
okudukça dehşete düştüm yemin ederim ki. kadın oturmuş iç dünyasını, yaşadıklarını anlatmış evet güzel bu ama bu kadın resmen kötü kalpli. bazen okurken gözlerim yuvalarından fırladı. "yok artık, bu kadarını da yapmamıştır" diye düşündüm. ama daha fazlasını da yapmıştı. kendi halinde, zararsız bir insanın sırf zayıf diye ne orospuluğu ne bilmem neliği kalıyordu. sonra şunu fark ettim. binlerce kadın ülke genelinde bu kadına aşık. "ayy pucca tam beni anlatmışsın ya" diyorlar bir de. olm lan kızların iç dünyası hakikaten böyle mi acaba? yani olmaması lazım ne bileyim. bir insan bu kadar kompleksle, kötülükle nasıl nefes alabilir ki? kadın birine kafayı taktıysa yapmayacağı şey yok. şahsen sevgilime aşık olsa arkama bakmadan kaçar giderim. benim bu türden bir kadınla mücadele etmem imkansız çünkü. o nasıl entrikalar. kendi evini yakmış düşün bak. adam gelsin yanına diye evini yakmış bir insandan bahsediyoruz. kendisini terk eden adamın odasının ortasına kusan bir kadın var ortada. sahte intiharlar mı ararsın, fake hesap açıp ilişki durumu güncelleme mi, bir başkasından göz koyduğu adamı ayırma mı ararsın hepsi var.
o günden beri hala kendime gelebilmiş değilim. kadınlar cidden böyleyse diye kız arkadaşlarıma bile temkinli yaklaşıyorum artık. bütün kadınlar bilir bir kadını sevgilisinden güzel süzen yine bir kadındır. hah işte o bakışlarla karşılaşınca "acaba içinden nasıl sövüyor bana" diyorum artık. ya da biri "saçın güzel olmuş, üstündeki negzlmiş" filan dediğinde "len kesin içinden beddua ediyor bu bana" diyorum. erkeklere hak verir gibi oldum azıcık. böyle entrikalar, numaralar, yalan dolanlar, içinden pislik akarken dıştan tavşan gibi pofidik sevimlilik rolleri filan yapan bir kadınla ben karşılaşmış olsam ben de korkarım bu cinsten ne diyeyim.
bu kadının bu kadar okunması beni ürpertiyor açıkçası. bu kadar insan kendini buluyorsa bir de okurken hele vah diyorum zeus tüm erkekleri korusun.
popüler kültürün ekmeğini yiyen ergen mıknatısı bir kişi. bu twitterdaki tiplerin de yazarlığa geçişine hasta oluyorum. şimdi lafta bu da yazar dostoyevski de yazar. yazık yani bu edebiyat dünyasına