kuyruğunu apış arasını kıstırıp, sataşmak suretiyle onun bunun kuyruğuna basmaya çalışan yazarlardır.
karşılıklı atışmalar, aşağılamalarla devam eder. aynı anlamı taşıyan cümle öbekleri birbirini takip eder, konu uzar da uzar. sonuca ulaşmayacağın anlayan yazar, çareyi karşısındakinin psikolojisini bozuk olduğunu ve tedavi görmesi gerektiğini söyler. asıl kaos burda başlar aslında. bunu söyleyen kişinin psikolojiyle hiçbir bağlantısının olmaması hatta tek ilgi alanının kelime içindeki 3 harften elde edilen "sik" kelimesi olması kuyruğun acınacak kısımlarına yönlendirme yapar. canlarım benim durum bundan ibaret. hadi şimdi, hekes kendi kuyruğuyla oynaşsın.
yıllardan beri psikolojik tedaviye muhtaç mıyım değil miyim diye düşünüp durdum. düşünmeyi bıraktığımda ise artık iş işten geçmişti ve tedaviye cevap verecek sınırı çoktan aşmıştım.
sözlükte eminim ki bolca bulunan yazarlardır. bir çok insan hayatının bazı dönemlerinde psikoloğa ihtiyaç duyabilir. bilgisiz ve cahil olup, kendisine saçma gelen bir davranışta bulunanlara ya da kendisinin kuyruğuna basanlara psikoloğa gitmesi gereken insan yaftası vurarak hakaret etmeye çalışan, kompleks sahibi insanlar nereye gitsin, sorusunu da akla getirir bu sınıflandırma.
bazı asosyal evden hiç çıkmayan bayan yazarları. çık bir güneş gör amk. tamam kimse seni beğenmiyor biliyorum ama cilt kanseri olursun. hayır öl banane de. senin için diyorum.
bazen borderline kişilik bozukluğuna sahip olduğumu düşünüyorum. hayır yani ben bordırlaynım ukalalığı değil, sadece okuduğum belirtiler bana çok uyuyor genelde. bi psikiyatra gitmekten de korkuyorum ortaya abuk sabuk şeyler çıkar da hayatım garip bi yola girer diye. zor işler yani.