insan bedeninin farklı vitaminlere, minarellere v.s ihtiyacı olduğu gibi insan ruhunun da değişikliklere ihtiyacı vardır. monotonluğun beraberinde getirdiği cansıkıntısı zamanla kronikleşip ruhsal bozukluklara yol açar. tek çaresi olan farklı işler , eğlenceler , seyahatler ise türkiye gibi ülkelerin ekonomisi ve kişilerin ekonomik durumu gözönüne alındığında mümkün değildir.
gibi belli basli cesitleri olup tramvatik gecmisleri oldugu dusunulur. fakat son yillarda yapilan arastirmalar ile anlasilmistir ki genetik tabanli gelen psikolojik rahatsizliklar sanilanin aksina daha fazladir.
tedavi sureci zorludur. lakin tedavinin en onemli kismi hastanin rahatsizligini once kabul etmesi ile baslar. bundan sonra tedavi daha kolay ve verimli olmaktadir.
Bir tanıdığımızda olduğuna inandığım seydir. Tam olarak kimse onemsemiyor ne doktor ne de psikolojik olarak destej almışlığı var.
Sürekli olarak kendi kendine konuşup düşüncelerine inanıp olur olmadık yerlerde tövbe çekiyor. Birine bakıp kalıyor kilitleniyor yani onda.
Mesela geçenlerde kendi gözlerimle gördüm, kendi kendine ben Hristiyanım dedikten sonra tövbe cekip elhamdulillah Müslümanım diyor. Sabahları kalkıp koridorda kendi kendine konuşup bir şeyler anlatıyor.
Bir şeyi ne kadar yapmak istiyorsa o kadar yapana kadar durmuyor mesela 50 defa eşimi öpmeliyim dediyse 50 olana kadar durmuyor.
Bilen varsa fikir almak istiyorum tam olarak anlatamadım ama ben şizofreni olduğunu düşünüyorum. Bazen yeter artık susun diye kendi başına vuruyormuş.
Bilen varsa aydınlatırsanız çok sevinirim...
psikolojik bozukluk insanların yaşadığı kayıplar, üzüntü, stres veya baskı sonucu oluşabilen bozukluklardır. insan ruhu bir yere kadar dayanır. daha sonrasında bir mola vermek ister. işte o mola verilemediği anda psikolojik bozukluklar baş gösterir. çoğunlukla terapi veya ilaç yoluyla giderilmesi mümkündür. erken teşhis her hastalıkta olduğu gibi çok önemlidir.
köpekten korkmamız bir örnektir. zamanla çocukluğumuzda korktuğumuz şeyler yer değiştirerek bizimle yaşamaya devam eder*. mesela baba veya anne korkusunun yerini köpek korkusu alır.
iNSANLıK, AKıL HASTANELERiNi, kendisini AKıLLı HiSSETMEK ADıNA bina etmiştir der victor hugo.
akılsız olarak nitelendirdiklerimizin tek suçu bize akılsızlığın eşiğine ne kadar yakın olduğumuzu hatırlatmaları olsa gerek.