felsefi yaklaşımlar içeren onlarca kitabı okumak zorunda kalmanın, sınavlarda resmen döktürülmesine rağmen sıfır almanın, her şeye kuşkuyla bakmanın başlangıcı. zordur vesselam; ama güzel yanları da yok değildir. *
herkesin her davranışının altında neden aramaktır. yolda size laf atan adamın cinselliği tabu olark gören bir çevrede yetiştiğini, annenizin kapı ve camları onlarca kez kontrol etmesinin altında yatanları düşünmektir. azınlıkların ezildiğini ya da ezildiklerini düşündüklerini, kaderciliği, cinsel ayrımcılığı, önyargıların nedenini az çok bildiğinizden bir çok olaya tepki vermezsiniz, sadece anlarsınız. insanları belli davranışlara iten nedenleri düşünüp durduğunuzdan size karşı olan yanlış hareketlere sinirlenir ama anlayışlı olmaya çalışırsınız. konuşmalarınızdan dolayı size feminist derler, "okudun okudun kafayı yedin" derler. her konuda amatörce çıkarımlarınız vardır ve bu insanların önce hoşlarına gider, ardından onları rahatsız eder ve dalga geçmeye yönlendirir.
psikoloji öğrencisiyseniz, bunu insanlara söylediğinizde en sık duyacağınız cümleler şunlardır:
-bu zamanda ve bu ülkede en gerekli meslek psikoloji!
-ben de psikoloji okumak isterdim.
-mezun olunca ilk hastan benim.
-şimdi sen beni de analiz edersin.
-psikologla psikiyatrist arasındaki fark nedir?
bir de efendim, insanlar size dertlerini anlatmak için sıraya girerler, henüz 1. sınıfta olsanız bile.
