bugün

zaman zaman hastalarından dayak yiyen, hastaları tarafından öldürülen kişilerdir. belalı meslektir vesselam.
17-20 yaş arası, her 5 kızdan 3ünün hayalini süsleyen meslek.
(bkz: neden acaba)
insanların,ruhsal sorunları olduğu zaman onlara tavsiyelerinle yardımcı olan kişidir.ilaç yazmaya hakkı yoktur,sadece hastalarını tatlı dilleriyle sakinleştirmelilerdir ve dertlerine çözüm bulmalılardır.Ayrıca erkekler genel olarak onlardan hoşlanmaz (bkz: Türk erkeği).Ayrıca piskolog'lar genel olarak bayan olurlar.
psikologlara gıcık olduğunda takılan lakap olabilir. başka da bir bok olmaz bundan.
psikologtur o.
doğru yazılmış hali mesleki ünvanımdır
ve hayır! sizsiniz "pis"kolog!
edit:"piskolog" başlığından yönlendirilmiş ileti. başlıkla alakasız kalmış olması da zaten moderasyonun düşünmesini uyarmasını silmesini gerektiren bir durum değil.
kendine faydası olmayan uzmandır.
beynimiz hafiften error vermeye başlayınca yanına uğradığımız, bazen anlatıp rahatlamak için gittiğimiz güzel insanların herbirine verilen ad.
küçükken duygulanım sorunu olanlar, büyüyünce psikolog olurlar...
bir odada, soyunan kadını değil de, soyunan kadına bakan erkekleri izleyen ve onların tepkilerini ölçen meslek erbabı.
fen-edebiyat fakültesinden mezun olan ve ruh sağlığı alanında hizmet veren meslek grubundan kişilere verilen ünvandır.tıp mezunu olmadıkları için ilaç verme yetkileri yoktur.ülkemizde ara meslek olarak kabul edilmektedir.meslek yasaları yoktur.psikometrik değerlendirme ve terapi süreçleriyle klinik alanda destek verici olarak görev yaparlar.klinik alan dışında, gelişim, deneysel, sosyal, endüstriyel gibi farklı alt alanları mevcuttur.
ihtiyaç halinde kapısının çalınmasından utanılmayacak kişidir.
daha insan vücudunu tanımayan; fakat insanlarla ilgili yargılarda bulunmayan çalışan insanlar. ilaç yazma yetkileri yoktur. asla bir psikiyatrist in tırnağı olamazlar. *
edit: ayrıca psikiyatrist ler tarafından konferanslarda genelde siklenmezler.
kendi ruhsal sorunlarına çözüm bulamayan meslek grubudur.her psikologun başka bir psikoloğa ihtiyacı vardır.
her psikologun bir psikiyatrist e ihtiyacı vardır.
herşeyi "anlayan" kişidir.ama anlamak çözmeye yetmez. (böyle bir şarkı vardı sanki)
bütün servetini anlamakla kazanan dert dinlemekten kafası sikilen adamdır..
türkiye' de meslek yasası olmayan psikoloji bilimine yönelik 4 yıl fen-edebiyat fakültelerinde lisans eğitimi almış kişilerdir. dört yıl boyunca okudukları hiçbirşeydir. kaç dört yıl daha okumaları gerekir. tıp mezunu olmadıkları için psikiyatrların öfkeyle baktıkları kişilerdir. çoğunlukla, psikiyatrlar tarafından testör olarak kullanılırlar. yani psikolojik ölçüm araçlarının uygulayıcıları olarak kullanırlar. velhasıl psikologlar kendi içlerinde de birlik değillerdir. hocalardan bazıları bilgilerini paylaşmak konusunda cimridir. bazılarıysa hocadır emme bilgili değildir. literatürden okumakla bilgi edinilmez çünkü. psikologun, deneyime ihtiyacı vardır. lisans sonrası belli bir alanda uzmanlığını alması gerekir. klinip-sosyal-deneysel-endüstriyel gibi farklı alanlarda uzmanlıkaları vardır. bu alan seçimine göre, kurslara yönelmesi gerekir. terapi eğitimi almalıdır. birçok test eğitimne gitmesi gerekir. süpervizyon alması gerekir. en azından etik, doğru düzgün çalışacak bir psikologun bu şekilde hareket etmesi gerekir. lakin birde kendini kötüye kullandıranlar/kötüye kullananlar vardır. her sektörde olduğu gibi bu sektörde de, kaygan zemin ilişkileri söz konusudur. psikologların çoğunlukla bayanlardan olması da bu durumda etkendir. mezhebi genişlerde, hocaların taleplerine karşılık vererek ya da hocayı tavlayarak ilerleyenlerde vardır. tabiki her hoca bu beklentiler içerisinde değildir. ironik bir biçimde iyi kazanan,zengin hocalarda bu durum sıklıkla görülür. psikolog, ülkemizde deli doktoru diye dalga geçilen, sosyeteye uygun bir lüks olarak başvurulan kişi olarak görülür. nışantaşı, levent, bağdat caddesinde yer açan iyi para kazanır. öte mevkiiler sürümden kazanır. efendim, psikolog olarak çalışmak çok zordur. yüksek sonrası doktora yaparsa ancak itibar görür psikolog. çünkü ara meslektir.
mesele divana uzandırıp yatırmak değildir. insanlar olayı "hadi çocukluğuna inelim" olarak bilmekte ve bu yanlış öğrenmede ısrarcı davranmaktakar. psikanalizde bir divan vardır evet. herkes divana uzanamaz ama. divan öncesi psikodinamik terapi gerekir. psikodinamik terapi sonrası belki divana geçilir. ayrıca psikolojideki terapötük yaklaşımlar, psikanalizden ibarette değildir. son yıllarda oldukça başarılı araştırma sonuçları ve terapide oldukça net iyileşme sağlayan bilişsel davranışçı terapiler gibi yaklaşımlar yaygınlaşmaktadır. dünyada gelişen ve değişen siyasete göre, bu bilim dalındaki ihtiyaçta belirlenmektedir.
(bkz: türkiye de klinik psikolog olmak)
falına baktırmayı sevmeyenini nedense görmediğim meslek grubu...
dinleme erdemini layıkıyla yerine getiren. aralarında başkalarının sorunlarını dinlemekten kafayı kıranlar olsa da esasında iyi insanlardır.
(bkz: ben söyleyenin yalancısıyım)

psikolog arkadaşların meslekteki onuncu seneden sonra hukuki olarak şahitlik yapamadıkları söylenir. şahitlikleri kabul edilmiyormuş yani.
odaya güzel bir kız girdiğinde, başkalarını gözlemleyen tuhaf meslek erbabıdır...
şu hayatta "istisnalı" bi boka yaramayan meslek erbaplarıdır.

(bkz: ben bugün bunu bir daha gördüm)
başta babam olmak üzere bir çok tanıdığım insanı normal insana çeviren, asabi olmamayı, öfke kontrolünü insanlara en kolay öğretebilen, neşter vurmadan kişilerin içini görebilen insanların sahip olduğu, saygı duyulası mesleğe sahip kişilere verilen isim.