her ne kadar gerekli olsa da profesyonel orduların milis/ayrılıkçı/gerilla güçlerine karşı yaşadıkları çaresizliktir. ülkemiz için gerekliliğinin tartışıldığı şu günlerde çözüm olacak mı sorularını da akıllara getirmektedir. nitekim dünyanın en güçlü ordusuna sahip birkaç ülkeden biri olan amerika birleşik devletleri 10 senedir ırak'ta/afganistan'da ve verdikleri kayıplar dönem dönem de olsa muazzam rakamlara ulaştı.
bir çöl insanı olan taliban da tıpkı pkk gibi mekanının coğrafik şartlarına ve zorluklarına hakim. amerikan askeri iyi yetiştirilmiş olabilir, düzenli yetiştirilmiş olabilir, büyük ordulara karşı yetiştirilmiş olabilir. işte sorun da bu noktada başlıyor. neye göre yetiştirilirsen ona hazırlıklısındır. aykırı savaşan bir gruba çattığın zamanda ise kayıplar vermen kaçınılmazdır.
hoş amerikan ordusu son zamanlarda bu eksiğini gördü ve özel harekatçılarını, işgal ettikleri ya da edecekleri coğrafyalara göre eğitmeye başladı. ve bunu da kirli oynarız politikası ile yürüttüğü bir zamanların blackwater'u şimdinin xe'si ile yapıyor. onun dışın da jsoc birliklerinden delta force ya da rangers'lara da özel coğrafik şartlara göre eğitimler başlatıldı.
bize dönersek, silah tutmasını bilmeyen erimizi dağa gönderip öldürtmekten vazgeçmiş profesyonel ordu kurmayı amaçlamaya başlamışız. şunu asla unutmamak gerek: zaten zayıf olan ülke ekonomisini daha da zayıflatacak bir giderden bahsediyoruz. nitekim jsoc'un eğitime ve donamıma harcadığı gider trilyonlarda geziyor. profesyonel ordu şart, ancak eğitim ve taktik alt yapının öyle bir oluşturulması gerekiyor ki, senelerin dağcılarına karşı büyük darbe yapılabilsin. ve harcanacak milyar dolarlar buna değsin. diğer türlü ha deyince olmuyor maalesef. en büyük orduların bile bu tür birlikler karşısındaki çaresizliği ibret alınmalı, ona göre adım atılmalıdır.
