iLk gününe katıLdığım aktivitedir. deathstar, sepuLtura, katatonia iyiydi de kreator'u canLı canLı dinLedim ya onLara phobia'da eşLik ettim ya artık öLsem de gözüm açık gitmiycek sanırım *
ilk gün oLması itibariyLe ses sisteminde ufak tefek sorunLar yaşandı, gençLer tam anLamıyLa coştu özeLLikLe barikatLarı yıkma çabaLarı görüLmeLiydi, güvenLik görevLiLeri çok uğraştı barikatı sağLam tutabiLmek için ama başaramadıLar tabiiki özeLLikLe kreator çıktıktan sonra iyice kendimizden geçtik sanırım * beraber geLdiğim ve thras metaLi neden dinLediğimi anLatmaya çaLışıtığım arkadaşım bir ara "beni nereye getirdin böyLe" der gibi baksa da yine de çok eğLendik.:)
performansLar tabiki muhteşemdi.. özeLLikLe deathstarı hiç dinLememiş birisi oLarak sahne performansLarından baya etkiLendiğimi itiraf etmeLiyim.. Arkadaşım sepuLturayı çok beğendi, katatonia da biraz moLa vermiş gibi oLduk, dinLedik kreatora güç topLadık ve baba grup çıkınca kendimzden geçtik headbangin dibine vurduk * heLe ki finaLde kreatorun ağzından "bir mumdur iki mumdur bana bir bade doLdur" duydum ya şokLara girdim resmen, metaL devinin ağzında "bir mumdur iki mumdur" * ve her güzeL şeyin bir sonu oLduğu gibi bu konser de bitti.. biz ise tek damLa içmemize reğmen sarhoş gibiydik arkadaşımLa * hernekadar sonra dışarda yatma tehLikesi geçirsek de (bi ara ciddi ciddi aştide sabahlamayı düşündük) aLLahtan sevenimiz var da bir arkadaşımız gelip aldı bizi, arkadaşının evine götürdüde başımızı bir çatının aLtına sokabiLdik *
editledim: o değiL de katıLım cidden bekLediğimin aLtındaydı.. biri ikisi değil üçü bir aradaydı resmen üstelik gelen adamları düşününce çok da cüzzi bir fiyata geldiler... tamam wacken gibi bir kalabalık beklemiyordum ama bu kadarıda saygısızlıktı resmen.. yine de gruplar fazlasıyla ilgiliydi seyirciyle özellikle kreatorun seyirciyle iletişimi müthişti... finaldeki türkçe jesti türk dinleyici hakkında söyledikleri falan iyiydi, şahsen ben o kalabalığı görsem tek laf edesim gelmez valla...
hayko cepkin'in kendice tripleriyle, aylin aslım'ın toplumsal mesajlarıyla, çilekeş'in yeni şarkılarını söylemesi sonucu herkes sıkılınca 'siz diğer şarkıları bekliyordunuz sanırım ama bunları hazırladık' gibi abudik bişiler söylemesiyle, duman'ın tüm yorgunluğu uçurarak mest etmesiyle sonlanan konserler zinciri.
direc-t her zamanki gibi harikaydı, yorum yapmıyorum o yüzden. tnk'yi de sıra beklerken dinledim, bişi anlayamadım cağnım gruptan.
bence çok daha güzel olabilirdi. alandaki bokton tuvaletler sebebiyle beykafeye gitmek zorunda kaldı bir sürü insan. daha kötüsü de geri dönüşte tekrar sıraya geçiliyor olmasıydı.
ego kuyruğu gibi saatlerce bekledik. saçmalıklarla dolu bir kaç günde adam akıllı bişiler dinlemiş olduk, bu da güzel.
o değil de konser alanında tek içmeyen bendim sanırım. şunu birkez daha anladım ki;
ayık kafayla sarhoş arkadaşlarla uğraşmak çok berbat bişi lan.
ilk gün beklenilenin çok altında bir dinleyici sayısı vardı. insan üzülüyor tabii burnumuzun ucuna kimler gelmiş ama kimse sallamamış diye. ki biletler de çok ucuzdu. neyse daha iyi oldu rahat rahat. sepultura gündüz saatlerinde çıktı ama güzel oldu. festivalin en güzeli olacak diye beklediğim katatonia ise ses sistemi kurbanı oldular yazık oldu. sahne performansları da ekstra olmayınca gayet "sıradan" bir durum ortaya çıktı. kreator ise beklenildiği gibi oldu. hayvanlardı. babalardı. ve 3 günün sonunda öğrendiğim kadarıyla yurtta kalan arkadaşlarımı uyutmayan tek grup olmuşlardır.
2. gün ise direct tıpkı direct ti. eğlendirdi, hoştu güzeldi. sonra hayko çıktı. çıkışından önce ve performans sırasında haykonun 7 ceddine söven ve klasik "adam değilsin, yaptığın müzik değil" tribine giren enteresan tipe hayko da yarrak açılımı yaparak cevap verdi. efendim sonrasında ise jay jay abimiz çıktı. ne yazıktır ki o karşılarında kimin, nasıl bir müzik adamının olduğundan bihaber olan zavallı ergen gençlerin "bu kim ya? ne zaman bitecek bu? kuşlar böcekler bu yaaa" serzenişleriyle ortamı piç etmeleri ile karşı karşıya kaldık. tabi onlara kızmıyorum. müzik kültürü olarak emre aydın ve duman dan ibaret insanların, çoluğun çocuğun karşısına rock festivali bünyesine de hapsederek jay jay i çıkartan mal organizatörlere kızıyorum ben. neyse ki yuhalamadılar fazla. ve hepiciklerine en güzel cevap sahneden geldi. o inanılmaz sesiyle uzun yıllardır dinlediğim en güzel canlı performansı dinletti bana jay jay. bünye orgazm oldu. onun üzerine emre aydın ise sadece emre aydın dı işte.
3. gün ise aylin aslım toplumsal içerikleriyle vizyonumuzu genişletmiştir sağolsun. üzerine en çok özlediğim, görmek istediğim yüksek sadakat "benim götüm kalktı, adam oldum artık siklemem dinleyicileri" moduna çoktan girmiş olduğunu gösterdi herkese. ve üstüne yetmezmiş gibi olabilecek en aptal setlisti sundular sağolsunlar. ve bu kadar şeyi temizlemek için, seyirciye süpersiniz, kralsınız modunda ve şebeklik yapan bir kenan izledik * başka hiçbir haltı yoktu. neyse ki duman çıkacağı için uzatamadılar fazla. sonra duman çıktı ve liseli gençler coştu. daha önce izlediğim performanslarına ve festivaldeki genel performanslara oranla oldukça iyiydi duman. beklediğimdeniyi bir kapanış yaptılar. yalnız keşke ve keşke kara toprak ı söylemeye cüret etmeselerdi. haddini yine bilemeyip türkünün ırzına geçmeye özellikle çabaladı sanki kaan. başardı da tebrik ediyorum.
ayrıca ışıkçılar tam bir felaketti. festival alanı da bol bol sevişen çiftlerle ve buz gibi havada hiç üşümeyen(!) hatunlarla doluydu * sonuç olarak güzel festivaldi daha iyilerini bekliyoruz artık.
Ses sistemi, basın kartları vb. konularda her ne kadar sıkıntı yaşanmış olsa da, gerçek anlamda para ve emek harcanmış olduğu belli bir festivaldi... sahne alma saatlerindeki zamanlama mükemmele yakındı, bir gecikme söz konusu değildi. Oraya vardığımızda istanbul'dan insistence sahnedeydi. Gerek tanıdığımız oldukları için gerekse sahne performanslarından dolayı basçılarının göz kırpmaları, vokalin öpücük atmaları şahaneydi. Hem sevindik hem eğlendik ki alana ilerlerken evet bu ses Çato'nun sesi diyorduk. Bu adamların gerçekten kendilerine has bir nitelikleri var.
Kısa bir ara sonrasında Deathstars sahnedeydi. Arkadaşların * özel istekleriyle deklanşörü seriye bağlayıp alabildiğimiz kadar kare almaya baktık. Deathstars şu anlamda rahatlıkla söyleyebilirim ki hem performans adamları - vay canına - hem de endüstriyel insanlar. Kulislerinde de sahnede oldukları gibi mükemmel eğleniyorlardı.
Sepultura ise Derrick'le bence bir şahaneydi. Belki de hayatımın karelerini vermişlerdir onları kendime saklayacağım * Kapanışı Roots ile yaptılar. Organizasyon çalışanlarının Territory ve Roots'ta nasıl sahne önüne uçar gibi koştuklarını çok net hatırlıyorum. Prag'da verecekleri konser dolayısıyla erken sahne alıp hemen istanbul'a dönen grup son derece sıcakkanlı ve müthiş eğlencelilerdi. Benim için zira günün anlam ve önemi Sepultura'ydı.
Hemen ardından Katatonia sahne aldı.. Fotoğraf çekim sürem dolduğunda Bluejean dergisi yazarlarından Fulin'in yanına gittiğimde alanın ne durumda olduğunu görmediğimi fark ettim. Herkes barikatlara ya da birbirinin omzuna dayanmış "az sonra ağlayacağız be adam" diyerek parçalara eşlik ediyorlardı. Katatonia'yı özlemiş Ankara.
Ve sonunda Kreator çıktı sahneye... Sonunda Ankara'nın heavy ve thrash kitlesinin yüzüne keyifle kocaman bir gülümseme yerleşti.. başlarda çıkan ses gibi teknik aksaklıklara rağmen her şey mükemmeldi. Bir ara Destruction'da sahneye atlarken gördüğümüz bir arkadaşımız Kreator sahnedeyken barikat ve güvenlikleri aşıp yine sahnede boy gösterdi. Güvenlik çocuğu tek bacağı ve koltuk altından tutup kucaklayıp barikat dışına bırakırken günün en çok alkış alanlarından oldu arkadaşımız. *
Kreator alanda savaş sonrası izler bırakırken biz de ilk gün için eve giden son otobüsü kaçırdığımız gerçeğiyle yüzleştik.
bileti en ucuz yola getirmek istediğimiz festivaldir. zira cardfinans kartlarına biletlerin %50 indirimli olması ancak konser gününde standlardan yapılan satışlarla mümkün olduğu söyleniyor ancak umarım göte gelmeyiz diye sabırla bekliyoruz...