mümtazer türköne yi gördükten sonra sonuna kadar katıldığım önerme. yahu bu adamlar profesörlük payesini toprak mahsulleri ofisi mi veriyor. yine de bazı kimselerin "kolaysa öl de görek lan" demelerinden korkuyorum. ne de olsa kedi uzanamadığı ciğere murdar dermiş
türkiyede mi avrupa ya da amerikada mı sorunsalını akla getirir.
zira basitlikten kasıt süre ise , türkiye de daha zordur, çünkü belli bir süre prosedürünü beklemek zorundasınızdır, ancak bu süreyi beklemeye razı iseniz, çalıntı makaleler, araklama tezlerle, gayet rahat içi boş ama title'ı prof. olan bir şahıs olabilirsiniz.
ancak dışarıda durum öyle değil, yani, prof olmak için 20 yıl beklemek zorunda değilsinizdir, orada herşey katkı esasına dayanır, yani bilime ve insanlığa öyle bir katkınız olur ki, 30'lu yaşlarınızda bile prof. olabilirsiniz.
yukarıda anlatılmak isteneni yurt dışında ki mühendislik ve türkiyede ki mühendisliğin farklarını inceleyerek daha da pekiştirmek mümükündür.