sessiz sessiz ağlayacak gibi otururken kitaplıkta gözüme çarpınca çoğu insan gibi hatalarımı düşünüp aha işte tam ruh halimlik diyerek okumaya başladım. sonra cidden hayal ettiğim ülkelere filan gidiyordum. baya baya şansımın en azından bu kitapta yaver gittiğini düşünürken, daha maceramın başında psikopatın biri tarafından magandaca öldürüldüm. son derece sinir bozucu gereksiz bir kitaptır. töbe ya.
Fikir başta çok etkileyici geldi.
aman allahım dedim işe bu kitap çok başka.
düşünsene elinde birden fazla fırsat var ve sen ilk defa hayattaki diğer seçeneğin sana neler sunabileceğini öğrenebilirsin.
Yaşayabilirsin.
Bu umutla, beklentiyle, beğeniyle başladım
sonra bir fark ettim ki kitap bana hayatı hiçlestiriyor.
Hayatta diğer seçenekler var tamam ama hayat bu kadar basit mi?
Olamaz.
en azından bence.
bu kitabı sevmeme neden olan fikir yine kitaptan uzaklaşmama neden olan fikirdir.
ama her hayatın sonunda öldük bak bu iyiydi.
yine de tatmin edici bir kitap değil.
Kütüphaneden çıkarıp okuduğum için masraf yapmadığıma şükrettiğim bir kitap serisidir. Biraz eğlenmek isteyen için güzel bir kitaptır ama masraf etmeye değmez. Hayatınıza bir anlam katmaz. O nedenle okumak isterseniz kütüphaneden falan edinin.
tek kelimeyle vakit kaybı. okumayın efendim. şahane bir ''hata'' olmuş bu kitap; ötesi değil. kitabın okunuş şekli orjinal ama olaylar, fikirler vasat.
bana büyük bir hayal kırıklığı yaşatan kitap.
dikkat ileriki bölümler spoiler içerebilir!
neyse efendim, ben bu kitabı arkadaşımda gördüm, arkasını okudum. çok hoşuma gitti. dedim aa bak ne güzel sen seçiyorsun sonunu falan diye. şahane bir şey. hayal ediyorum böyle, kitap aslında küçücük seçimlerin hayatı nasıl etkilediğini, hiç beklemediğin anda neler olabileceğini, kararlarının hayatını ne yönde ve nasıl etkilediğini gösterecek, sana kendi kişiliğin ve kaderin hakkında ipuçları verecek, hayatı, ölümü, kararları kısaca hayatı sorgulatacak bir kitap. ben öyle hayal ediyorum yani.
sonra açtım kitabı, daha 10 dakika falan geçmeden ölüverdim. olayın şokunu atlatamadım, bir bölüm daha okuyayım dedim, bir 10 dakika sonra gene öldüm. neyse bir kaç kararımı değiştirip bir kaç farklı kader kombinasyonu okudum. ve az önce bahsettiğim beklentilerden zerresi karşılanmadı. bir kere, bu hanım kızımız benden bağımsız karar veriyor. ben mi dedim sana metamfetamin iç diye, veya eddieyle birlikte git diye, ya da o temizlikçiye ver dedim diye? bu kitapta tercih hakkımız gerçekten olsaydı bu gibi asıl önemli şeyleri seçebilirdik. ama seçemedik. edebi bir dili asla yok, kitaptki kimsenin duyguları yok, herşey çok hızlı ve özet halinde, olaylar çok çocukça, cinsellik ve insan ilişkileri çok garip, cinsellik çok ön planda, kitabın yazarının kader algısını düşündüğüm zaman çok bencilce, yani bencilce kararlar verdiğimiz zaman daha mutlu oluyoruz falan.
zerre zeka içermeyen bir kitap. seçim yapma olayı bana çok zekice gelmişti başta ama sonradan öğrendim ki kitabın yazarının fikri değilmiş bu, daha önce de çok yapılan birşeymiş, o benim cahilliğimmiş. neysem.
böyle seçimlerin yapılabildiği bir kitap, çok daha zekice, felsefi ve edebi yazılabilirdi, olaylar daha gerçekçi ve zekice kurgulanabilirdi . o zaman da, hayatımızı kökten etkileyecek, kararlarımızı sorgulamamıza neden olacak, bizi sarsacak muhteşem bir kitap çıkardı ortaya.
eğer böyle bir kitap varsa haberim ola.
kısaca, okumayın arkadaşım, zaman haybu+hayal kırıklığı. yazarın 8. sınıf öğrencisi olduğunu düşünüyorum. anca o olur. o bile olamaz lan. bu ne oğlum ya. böyle kitap mı olur.
Askerdeyken kitap okumak için çok fırsatım olmuştu. Bulunduğum ilçede kitap satın alacağım pek fazla alternatif olmadığı için babamdan kargo ile kitap göndermesini istedim. babam nereden bulduysa Şahane Hatalar kitabının ismini hatırlamadığım bir serisini de göndermişti. Sadece kitabın renginin yeşil olduğunu hatırlıyorum...
Neyse kitabı elime aldım, sayfalarını karıştırdım ve en arka sayfasında yazan yazıya şöyle bir göz gezdirdim... okuduğum yazıda kitabın beni maceradan maceraya sürükleyeceği, soluksuz okuyacağım, elimden düşürmeyeceğim tadında bilgiler paylaşılmıştı. hatta hikayemi kendim oluşturacaktım.. velhasılıkelam başladım okumaya, 1. , 2. , 3., ....12. , sayfa derken ilk bölümün sonuna geldim. Kitapta bahsedilen karakterin bir kıza ait olduğunu anlamıştım ancak belli bir sayfa okuduğum için en azından ilk bölümü bitirmek istedim.... bitirmez olaydım... bölüm sonunda lise mezuniyet balosunda bekaretimi kaybetmiştim... kitabın akıbeti ve hikayenin devamı hakkında bilgi sahibi değilim... tabi bu olayı kimseye anlatamadım... kitabı askeri kütüphaneye bıraktığımı hatırlıyorum... kim bilir kaç asker daha lise balosunda bekaretini kaybetmiştir...
Kıssadan hisse; kitabı yazanın da, basanın da, çevirenin de Allah belasını versin...
uyarı: acımadan eleştireceğim.
çeşitli seçimler yaparak ilerlediğiniz, ölmemeye çalıştığınız, pornografik mario iğrençliğinde olan kitap.
hayatımda okuduğum, daha doğrusu okumaya çalıştığım en saçma, gereksiz kitap. kitabı alan arkadaşımdan alıp
sadece göz gezdirdim. ve bu kitap türkiyede en çok satanlar arasında. en fazla göze sokulacak raflarda. en büyük
kitapçılarda, en ön saflarda. ve nedense en çok okuyanlar kadınlar. acaba neden?
nedeni çok ayrıntılı anlatmak istemiyorum ama şu bir gerçek, kitapta eğer karakter erkek olsaydı gene okumazdım.
özellikle cinsellik üzerinden kadınlar hedef kitle seçilmiş.
sözlükten on yazar seçip bu kitaptan daha güzel bir kitap yazacağımıza kalıbımı basarım. on kişi bir karakter hakkında
liseden sonra yapabileceği şeyler hakkında ihtimaller yazsa. sonra bunları derleyip toplasak, yıkarız ortalığı.