fetö ile sıkı bağlantısı olan savcı. zaten 17 aralık fetö iddianamesini noktası virgülü ile zerrab davasına koyan savcıdır. merak eden okusun * fetöcü piçin biri *
ABD’li Zekeriya Öz denilen Savcı Bharara, Fethullah Gülen’e yakınlığı ile bilinen ve örgütten yılda 2,5 dolar kazanan ABD’li senatör Charles “Chuck” E. Schumer’in 2005 ile 2009 yılları arasında danışmanlık görevini yürütmüş. Bharara 2009 yılında savcı olarak atanınca da New York Times gazetesi bu gelişmeyi “Bharara’yı bu güçlü göreve senatör Schumer önerdi” şeklinde haberleştirmiş.
Reza Sarraf hakkında tutuklama kararı çıkaran savcı Preet Bharara’nın uzun dönem baş danışmanlık hizmeti verdiği ABD’li senatör Charles “Chuck” E. Schumer’in FETÖ ile yakınlığı hukuk firması ‘Steptoe & Johnson’ üzerinden yaptıkları anlaşmadan da biliniyor. FETÖ lideri Fethullah Gülen Türkiye’ye geri iade edilmekten kurtulabilmek için Washington DC’de bulunan ve genelde hükümetlere yönelik suçlara bakan ‘Steptoe & Johnson’ hukuk bürosu ile anlaşmış, Gülen’in bu büroya da yıllık 2,5 milyon dolar ödeyeceği ortaya çıkmıştı. Himmet paralarının aktığı bu büronun avukatlarından biri de Bharara’yı savcı olarak öneren senatör Charles “Chuck” E. Schumer.
BAĞIŞ YAPILDI
Preet Bharara’nın yükselmesi için yardımcı olan senatör Charles “Chuck” E. Schumer’in FETÖ lideri Gülen ile ilişkisi, senatörlerin ve milletvekillerin yoğun olarak çalıştığı hukuk bürosu ‘Steptoe & Johnson’ altında yapılan anlaşmanın da öncesine dayanıyor. Paralel çetenin yayın organları Zaman gazetesinin eski genel yayın yönetmeni Ekrem Dumanlı ile Samanyolu TV’nin eski sahibi Hidayet Karaca için ABD Dışişleri Bakanı John Kerry’ye şikâyet mektubu yazan ve bu mektupta Türkiye’yi karalayan 74 senatörün baş imzacısı senatör Charles E. Schumer’dı. Ayrıca Fethullah Gülen’in mektup olayının çok öncesinde Schumer için ‘politik bağışlar’ yaptığı da biliniyor.
ONUR KONUĞU
Türkiye’yi ABD’ye şikâyet eden mektubun imzacıları senatörler, Preet Bharara bağlantılı baş imzacı Charles “Chuck” E. Schumer da dâhil, bu olaydan kısa bir süre sonra FETÖ’nün bir çatı organizasyonu olan Turkic American Alliance’ın ‘Turkic American Convention’ adlı bir etkinliğe katıldılar. Charles “Chuck” E. Schumer her yıl düzenlenen etkinliğe bu yıl da ‘şeref konuğu’ olarak katıldı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan hakkında ağır hakaretlerde bulunarak “Türkiye’yi kartal gibi izliyorum” ifadelerini kullandı. Reza Zarrab hakkında tutuklama kararı çıkaran savcı Preet Bharara’nın Paralel Çete’den ‘rüşvet’ alan senatörlerin başını çeken Charles “Chuck” E. Schumer ile yakınlığı işte tüm bu gerçeklerle ispatlandı ve Preet Bharara’nın ‘görevlendirilmiş’ ABD’li Zekariya Öz olduğunu kanıtladı.
Savcı Bharara Fetö’cü senatörün danışmanıydı
Fetö lideri Gülen’e avukatlık hizmeti veren ve örgütten milyon dolarlarca bağış toplamış olan Charles Schumer ile Preet Bharara 4 yıl birlikte çalıştı.
Preet Bharara’nın Charles Schumer’e danışmanlık görevi verdiği sır değil. Zaten Bharara savcılık görevine getirildikten sonra, New York Times gazetesi bu gelişmeyi “(Senatör) Schumer’in tavsiyesi ile oldu” şeklinde haberleştirmişti.
Kerry’e şikayet mektubu:
Preet Bharara’dan danışmanlık hizmeti almış olan ve Fetö lideri Gülen’den cömert bağışlar toplayan Charles Schumer, Ekrem Dumanlı ve Hidayet Karaca için ABD Dışişleri Bakanı John Kerry’e senatörlerin gönderdiği şikayet mektubunun baş imzacısıydı.
oz passenger'e katılma sebebimdir.
cia tarafından kullanılmıştır.
öyle süper insan falan değildir.
yalnız reza kurtulacak diye sevinenleri gördüm ve ülkeden ümidimi kestim.
reza lan bu !
hayırsever desen; değil, milletvekili desen ; değil, vatansever desen ; o da değil.
Reza,kp'ye yardım yapan bir iş adamıdır.
(Bunu da çakalca yapıyor.)
ha bir de chpkk, kemalist-apoist diyenler var.
lütfen aşağıya buyrun.
şu başlık altındaki yorumları okuduktan sonra artık vatandaşlarım için üzülmeyi bıraktım.
demek ki gerçekten de s*kilmekten zevk alıyorsunuz siz.
reza zarrab çıkacak diye seviniyor, bharara'ya gülüyorsunuz ya cidden enteresan.
sizi kazığa yağsız oturtmak lazım yanına koyduğumun hainleri sizi.
Bir dönem cia tarafından kullanılmış istedikleri olmayınca ve devir değişince kullanılan her mendil peçete gibi buruşturulup atılmış kişi. Bizim bazı andavallar da bunu o zamandan beri övüp duruyor.
Neymiş abd yargı üstünmüş adam çok iyimiş hayrat yaptırmış vs. cia nın içinde ki bir bölüm bizim uzunun üstünü çizince zamanında uzunun ve kendilerinin kullandığı reza'yı aldılar. bilmem kaç yıl ile yargıladılar ama bakın ceza vermediler beklettiler. 15 Temmuz da "bizim çocuklar" başarılı olsaydı reza her şeyi anlatacaktı şunu şunu yaptık diye uzun ve şurekası uluslararası cezalara da çarptılırılacaktı. Ama iş olmadı cia kuklası fetö ve adamları başaramadı rüzgar terse döndü cia nın istemediği adam trump başkan oldu ve cia nın o kanadı güç kaybetti. Türkiye deki fetöcüler deşifre edilerek kan kaybetmeye başladı doğal olarak bu bharara ya da gerek kalmadı.
Şimdi yeni pazarlıklar yapılıyor büyük ihtimal iran türkiye abd rusya oturup yeni planlar anlaşmalar yapacak. Reza yattığı süre dikkate alınıp kefalet ile bırakılacaktır. Bharara hizmetlerine karşılık mükafatını bir şekilde alacaktır. bir orta yol bulmuşlardır.
Şimdi ilk günden beri sanki abd de bağımsız yargı varmış bağımsız savcılar varmış gibi methiyeler düzen andavallara ne demeli. Abd gibi her şeyin şirket tarafından organize edildiği yerde neyin bağımsızlığı lan. Abd menfaati varsa bağımsızlık yoktur. Bu adam da kendisine verilen emri yerine getirmeye çalıştı aynı bizdeki bazı hukukçular gibi. Tencere dibin kara senin ki benden kara.
bi aralar reza'ya sarınca ulusalcıların kendisini pek bi sevdiği, cemaatle ilgili kuruluşlarla içli dışlı olduğu tescillenince yav he he bu da fetocu he mi denilen amerikan savcısı.
olaya realist yaklaşmak gerekirse cemaat sandığımızdan çok daha büyük. türkiye'deki adalet, emniyet ve ordu üçgeni belki sadece tek bir parmağı. dünya genelinde çok korkunç bir finansal yapılanma ağı var.
özellikle yurtdışında asya, afrika ve avrupa'da halen faal olan pek çok okulu, fabrikası, bürokratik ilişkileri var.
preet bharara'nın görevden alınması demek cemaat'in bir parmağının daha budanması demek.
çünkü reza dosyası aslında fetoya vurulan ilk darbeye karşı bir misillemeydi.
belki yavaş yavaş olacak ama bu pislik her gün biraz daha budana budana temizlenecek.
(d. 13 Ekim 1968, Firozpur, Hindistan), ABD'nin New York Güney Bölge başsavcısı.
220'den fazla avukatın bulunduğu bir hukuk bürosunu yöneten Preet Bharara, yerel ve uluslararası terörizm, uyuşturucu ve silah trafiği, yolsuzluk, çete faaliyetleri, organize suç ve sivil haklara yönelik şiddetin de dâhil olduğu geniş hacimli davaları idare etmektedir. 15 Mayıs 2009 tarihinde ABD Başkanı Barack Obama'nın aday olarak gösterdiği New York Güney Bölge Başsavcılığı'na 7 Ağustos 2009'da ABD Senatosu'nun oybirliği ile kabul edildi.
Bharara: Türk hükümeti Zarrab davasına müdahale etmek istiyor
--spoiler--
ABD'de tutuklu yargılanan Reza Zarrab'ın avukatlarının "dava delillerini Türkiye Adalet Bakanlığı da incelesin" isteğine Savcı Preet Bharara'dan yanıt geldi.
Bharara, dün mahkemeye verdiği dilekçede, Türk hükümetini “Zarrab davasına müdahale etmeye çalışmakla” suçladı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden’la görüşmesinde Zarrab konusunu açmasına ilişkin medyaya yaptığı açıklamalara ve Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın Washington’da ABD Adalet Bakanı ile görüşmesinde konuyu gündeme getirdiğinini söylemesine atıf yapan Bharara, dilekçesinde delillerin Türk makamlarıyla paylaşılması isteğine karşı çıktı.
Delliler arasında 17 Aralık 2013’te Zarrab’ın da adının geçtiği polis fezlekesinin de yer aldığını hatırlatan Savcı Bharara, fezlekenin açık kaynaklarda yer aldığını, Türkiye Adalet Bakanlığı’nın isterse bu fezlekeyi açık kaynaklardan edinip inceleyebileceğini ifade etti.
Mahkeme, delillerin Türk makamlarıyla paylaşılmasına izin vermedi. Hakim Richard Berman, Zarrab’ın avukatları ve Savcı Bharara’nın karşılıklı dilekçeleri sonrasında verdiği kararda, “delillerin ülke dışına çıkarılmasına gerek olmadığını” ifade etti.
--spoiler--
Başsavcı Bharara ABD’de bir Türk’ü daha soruşturuyor! Suçlama çok ağır
--spoiler--
'Reza Zarrab' soruşturmasıyla Türkiye'nin yakından tanıdığı ABD'li Başsavcı Preet Bharara, bir Türk ile bir Suriyelinin uluslararası uyuşturucu ve silah kaçaklığı nedeniyle yargılanacağı davanın da savcılığını üstlendi.
New York Güney Bölge Savcılığı tarafından yapılan açıklamada, uluslararası uyuşturucu ile silah kaçakçılığı suçlamalarıyla hakim karşısına çıkacak isimler 49 yaşındaki Mehmet Gezer ve Suriye vatandaşı Sabar Karimch.
14 Nisan’da Karadağ’da yakalanan Gezer ve Karimch, ABD’ye iade edildi.
Reuters ve AP haber ajanslarının savcılık açıklamasından aktardığına göre; Gezer ve Karimch’in Eylül 2015 ile Mart 2016 arasında gizli görevdeki ABD muhbirleriyle yaptıkları görüşmelerin kayıtları bulunuyor.
Bu görüşmelerde, ikili, kendilerini Meksikalı uyuşturucu satıcıları olarak tanıtan muhbirlere büyük miktarlarda makineli tüfek, el bombası ve diğer bazı ağır silahları satmayı öneriyor.
CEZASI 10 YILDAN BAŞLAYIP MÜEBBETE KADAR ÇIKIYOR
Söz konusu kayıtlara ve savcılığın iddialarına göre; Gezer ve Karimch, bu silahların Meksika’dan ABD’ye dağıtılmak üzere gönderilen kokain sevkıyatını korumak amacıyla kullanılacağının bilincinde olarak bu satış işlemini yapmaya çalışıyor.
Ayrıca, Gezer’in uyuşturucu kaçakçısı gibi davranan iki muhbire kara para aklamalarına yardımcı olacağı inancıyla nominal değerinin çok altında bir bedel karşılığında yüklü miktarda ABD doları satmayı da önerdiği belirtiliyor.
Şüpheliler, komplo kurmak ve ABD’ye kokain sokmaya teşebbüs etmek suçlamalarıyla hâkim karşısına çıkarılacak. Bu suçların cezası 10 yıldan başlıyor ve ömür boyu hapse kadar çıkabiliyor.
Soruşturmayı yürüten New York Güney Bölge Başsavcısı Preet Bharara, iki şüphelinin de Orta Doğulu olmasının uyuşturucu ticaretinin küresel yapısını ve etkisini ortaya koyduğunu söyledi.
Bharara, “Şüphelilerin, ABD’ye gönderilen kokain sevkıyatının korunmasına yardımcı olmak için makineli tüfek ve roketatar gibi ordular tarafından kullanılan silahları satmayı kabul ettikleri öne sürülüyor” dedi.
--spoiler--