Michael Spierig yönetmeni olduğu parodoks üzerine çekilmiş filmdir. Prestige den bu yana izlediğim en zihin yoran finalinde sağlam küfür ettiren yapım olmuştur. sinema veya yalnız başınıza izleyiniz efendim.
Spierig kardeşlerin yönetmenliğini yaptığı, paradoksu doruklarında yaşatıp insanı dumura uğratan ve adamı sövmeye yönelten bir film.
Zamanda yolculuk yapan bir ajanın hikayesini konu alıyor. Senaristin bu filmi yazarken neyin kafasını yaşadığını şu an ciddi ciddi düşünmekteyim. Hangi boş anın ürünüdür arkadaş veya sen ne yaşadın da bu filmi yazacak kadar boyut değişirdin. Tebrik etsem mi sövsem mi bilemedim şimdi.
bilim kurgu seviyorsanız ağzınızın suları akarak izleyeceğiniz muazzam bir film. örgüsü, oyuncuları ve dekorları sizi filmin içine hapseder. onlar zamanda zıpladıkça da sizin içiniz dışınıza çıkar. zamanda durmadan bir o yana bir bu yana hoplayıp zıplayan john bir de durmadan şapkasından tavşan çıkarmasın mı!? sonunda sormadan edemezsiniz, hakikaten ilk tavşanı kim koydu!?
şiddetle izlenmesi gereken filmlerdendir. izleyiniz, izlettiriniz..
all you zombies adlı kısa hikayenin beyaz perdeye biraz değiştirilerek sahnelenmiş halidir. bu hikayeyi bilmiyorsanız filmi gönül rahatlığıyla izleyip keyif alabilirsiniz eğer the prestige'ı beğendiyseniz ve üstüne üstlük paradokslara bayılıyorsanız bu filmi hayli hayli seversiniz fakat benim gibi hikayeyi biliyorsanız filmin sonunu bildiğiniz için pek keyifli olmuyor, ama yinede hikaye üzerindeki oynamaları beğendim helalinden 8 puanı hak ediyor.
--spoiler--
Kim olmuş olabileceğin için asla geç değildir.
--spoiler--
--spoiler--
- Bana olanlardan dolayı ne kadar üzgün olduklarını söyleyen insanlardan bıktım. Artık duymak istemiyorum.
+ Ne istiyorsun o halde?
insan ne ister?
+ Aşk.
Aşkı siktir et. Bir amaç.
+ Amaç mı? Amacın yok mu?
Üzerinde çalışıyorum.
+ Aşk neden amaç olamasın?
Hippi saçmalığı bu.
+ Nefret etmek aşktan daha kolay değil mi?
Evet.
--spoiler--
izlemesi zevkli olsada bu tarz filmlerin bi ayagı hep havada kalıyor.yukarıda linki verilen 3 dakikalık videoyu izleyin severseniz o videonun 1saat 37 dakikalık daha güzel çekimli iyi oyunculuklu film versiyonunnuda izleyebilirsiniz...
all you zombies isimli kısa öyküden uyarlanmış film. aslında özeti, film içerisinde de geçen meşhur bir bilmecede gizli "tavuk mu yumurtadan çıkar, yoksa yumurta mı tavuktan?"
yorumun bundan sonraki kısmı ağır spoiler içerir.
--spoiler--
öncelikle, filmi izlemeden önce bahsettiğim öyküyü okumadığıma sevindim. çünkü o zaman hiç bir eğlencesi kalmayacaktı. hikaye büyük ölçüde aynı. filmin sonunda fazla bir soru işareti de kalmıyor kimin ne olduğuyla ilgili. bu açıdan açık bir film diyebiliriz her ne kadar oldukça sıradışı bir hikayesi olsa da.
filmi izledikten sonra en çok kafama takılan şey şu oldu, filmde gördüğümüz kadarıyla ajanımız bütün kararlarında aslında kaderin etkisi altında ki filmin ismi de o anlama geliyor zaten. yani yapması gereken neyse, onu seçiyor. paralel bir evren yaratmak gibi bir durum yok yani. pek çok farklı şeyi seçip farklı şeyler yapma durumu yok. örneğin serseri yazarımız, o bara geliyor. barmen onu aşağıya çağırdığında gitmemeyi seçmiyor. ya da zamanda yolculuk yapıp da kızın yanına gittiğinde söylemesi gereken şeyleri harfi harfine söylüyor. asla değişen bir şey yok.
e iyi, tamam da o zaman bu şirket ne iş yapıyor lan? geçmişi değiştirdikleri falan da yok. hiç bir şeyi değiştirdikleri yok. anca aynı zaman aralığında aynı kişinin farklı zamanlardaki versiyonuyla fink atıp duruyorlar. (evet biraz tuhaf bir cümle oldu ama bu benim suçum değil)
gerçi filmin bir kısmında Mr. Robertson, sürekli yeni bir şeyler öğrenmekten, hep bir adım daha ileri gitmekten bahsediyor. buradan çıkarmamız gereken, geçmişin yavaş yavaş değişmesi midir? yoksa filmin başka bir repliğinde geçtiği gibi, aslında her şey kaderde olduğu şekilde, sonsuz bir sirkülasyonda devam mı etmektedir? öte yandan, bahsettiğimiz aktörler (jane'in farklı halleri), her biri aynı kaderi yaşayan birbirinden farklı sonsuz sayıda kişi midir?
--spoiler--
güzel bir kafa açıcı, ya da kafa yapıcı bir filmdir. izleyin, tartışın.