bunların siz binadan çıkarken binaya doğru yaklaşanı vardır. kapıyı tutarsınız kaplumbağa gibi 10 dakikada gelir içeri girer bırakın teşekkürü suratınıza bile bakmaz. hal böyle olunca " ulan niye tutuyosun ki kapıyı bırak gelsin beklesin kapıda " dersiniz. veya " bırak taşısın poşetleri işi ne " dersiniz.
peki neden taşıdı o poşetleri?
daha önemli hissetmek için belli ki, çünkü bir teşekkür duymayınca önemsiz hissetti kendini. yaptığını gereksiz buldu.
çünkü o, teşekkür duyarak, bir insanın kendine bir konuda öuhtaç olmasını ve o kişiye yardım ederek kendini önemli hissetmeyi istedi.
peki önemli hissetmesi için neden teşekküre ihtiyaç duydu?
zaten taşımış olmak yeterince önemli hissettirmez mi?
demek ki, yanında sevgilisi ile geçerken, o teyzeyi görmeyecektir dahi.
belki de teyze bunları hissetti...
yapılan bir davranış sonucu karşımızdaki kişinin teşekkür etmesi egomuzu elbette okşamaktadır. fakat şöyle de bir gerçek var ki; o davranışı zaten teşekkür edilsin amacıyla yapıyorsan pek de bir anlamı yoktur.karşıdaki kişinin teşekkür etmemesiyl durumlar eşitlenmiş, ödeşmiş olursunuz bu durumda.*
teşekkür etmeyi, özür dilemeyi bilmeyen, kimi zaman özür dilemeyi acizlik olarak gören bir toplumda normaldir. he ben taşımam teşekkür de istemem o ayrı ama bir insan sana vaktinden ayırıp o poşetleri taşımana yardımcı olduysa, ağzından çıkacak iki kelime sana yük olmamalı teyze.
