geçmiş zaman evveL * geçirdiğim bir kaLp sıkışması esnasında, yani öLüme bir adım yakLaşmışken, yani o hep seninLe bağdaştırdığım "sonsuzLuğa" yakınLaşmışken, yaradan'a yakarışLarımı sunarken, koLuma serum bağLanırken, içimde oLuşan huzurun nedeni.. öLüm yanı başımdayken akLıma sen geLince daha bir tırsmam/korkmam/endişeLenmem gerekirken içimde oLuşan bu garip huzur neyin nesiydi dedim kendime.. hani öLüyorsun, hani uçup gidiyorsun bu anasını sktiğimin dünyasından, hani sevdikLerine dokunamıyorsun/öpemiyorsun/kokLayamıyorsun, hani işte öLüyorsun, izahı yok.. sonra anLadımki öLüö; sonsuz bir hayat ve orada zaman kavramı yok..
sindire sindire duyguLarımızı gerçekLeştireceğimiz bir ömür var.. yetmeyecek ya biLiyorum.. bitmeyecek o üç harf'e sığan şey.. sonsuzLuğa aktarıLacağız beraber, beLki orada doyum noktasına -kesin bir doyum oLur demiyorum- uLaşacağız.. ama sindire sindire oLacak.. öyLe çıLgın öyLe sakin..
"Biri gelir sorarsa
Beni sana sorarsa
Gitti der misin?
Gittigimi söyler misin?
Gidiyorum ben sana
Benimle gider misin?" *
zirvelerde kurulan okey masalarının vazgeçilmez ismi...
ispiyonlamak gibi olmasın ama birileri* oyun boyunca elinize baktı hanımefendi. bizzat şahit oldum...*
edit: ayrıca elimize geçen bir son dakika haberine göre kendisi bir uludağ üniversitesi iibf öğrencisiymiş. o değil de; o sınıfı önce biz görmüştük...*
--spoiler--
sessizce bir şeyler fısıldadığında,
ah ne denli pembe görüyorum hayatı..
aşk sözcükleri söylüyor bana,
her zamankinden,
ve bir şeyler oluyor sonra bana..
giriverdi işte kalbime,
mutluluğumun ortağı,
sebebini bildiğim..
benimsin sen dedi..
bense onun,
yaşam boyu,
söyledi bunu bana, hatta yeminler etti hayatı üstüne..
ve onu gördüğüm ilk andan bu yana
hissediyorum
deli gibi çarpan bu yüreği,
hiç bitmeyen aşk gecelerini,
yerini bulan yüce bir mutluluk
sorunlar, yaslar, evreler..
mutlu yine de, ölümüne mutlu..
kollarına aldığında beni,
sessizce bir şeyler fısıldadığında,
ah ne denli pembe görüyorum hayatı..
--spoiler--