bir ülkenin başbakanı açlıktan ölen insanalra yardım etme maksadı ile bir ülkeye ziyarette bulununca kimi yavşak kesim tarafınca yapılan "önce kendi iç meselelerinle ilgilen" tarzı çağrılara biz psiolojide popülist yavşaklık diyoruz. demiyorsak bile ben şimdi icat ettim bu terimi.
hayır ben demiyorum ki bizim ülkenin sorunları daha az önemli. fakat böyle yavşakça cümleler kurarak bir yere varamazsınız. insanlar açlıktan ölüyor lan!
yolda yürüdüğünüzü düşünün.. o an içerisinde 2 kadının bir şekilde yere düştüğünü gördünüz.. biri anneniz biri ise komşu ayşe teyze...
birinci iş hemen oraya doğru hareket edersiniz.. ikinci hareket ise evvel annenize bir el uzatır onu ayağa kaldırır akabinde komşu ayşe teyzeye yardım edersiniz.. hatta anneniz de size eşlik eder..
burada bir yavşaklık varmıdır.. hayır..
kendi evladına öncelik tanımak yavşaklıkmıdır.. hayır..
peki hümanizm kisvesi ile , hükümete yaranmak nedir..
popülizm çıkar amaçlı çevresinde insan toplamaya çalışmaktır. yapılma alanları genelde ticari veya menfaat amaçlıdır.
bunun en basit örneği;
pkk'yı açılımlar ve toleranslar ile dev hale getirip, sonra ''hepsinin kökünü kurutacağım'' şeklinde samimiyetsiz(yalan) beyanlarda bulunmak.
pkk'yı cici göstermek için terörist ve yandaş medya'yı kullanmak.
bunlar işe yaramayınca davul ve zurna ile somaliye yardım yapmak. milletin yüreği evlat ve soydaş acısıyla yanarken, yandaşlar televizyonda somali adına göbekler atıp, halaylar çekerek para toplamak.
işte bunları yapan kişi popülisttir. arkasında destek bulmak için taklalar atmak popülistin temel görevidir.
ama kendi iç sorunun varken somali'ye gitme demek bir evladın iyi niyetidir.
sahipsiz kalmış bir evladın.
açlıktan ölmek çok kötüdür.
kurşunlardan ölmek de çok kötüdür.
işte burda sahipsiz evladın masum kıskançlığı girer devreye.
devlet babasının yalancı ve işe yaramaz olduğunu bildiği halde bizimlede ilgilensene der.
bunu sadece sahipsiz olduğu için söyler.
kendi yanında duracak, kendini koruyacak bir türk babaları olsaydı; inan bana başbakan için ''somaliye gitme'' demek yerine ''siktir git lan götveren! bir daha dönme!'' derlerdi.
