siyaseti bilen yorumlayan ama sözlükteki seviye sorununa parelellik gösteren politik yaşamın sularına girmek istemeyen yazardır. anlayışla karşılanması gerekir. zira güzel ülkemde politika adeta karşıdakini yok sayma ve aşağılama üzerine kurulmuştur. güzide basınımız kanalıyla demeçler verilir. danışıklı döğüşler sahnelenir. böyle bir ortamda insanlardan taraf olmalarını beklemek saflık olur.
edebiyat bilgisi kuvvetlidir mesela ya da çok iyi bir tiyatro ve sinema eleştirmeni de olabilir.. hatta yazdığı bir oyunda her şeye odun diyenlerin götüne odun da sokabilir.. hayat işte anlamayana da bir şey diyemez..
aktif politik tavır, kişinin görüşlerine uygun bir partinin, grubun saflarında, ideallerini gerçekleştirmek uğruna mücadele etmesidir. bu bağlam naiftir, temizdir, çıkarsızdır. kendini bir üst potada eritmek.
siyaset kavramı, çok kullanılmaktan mı nedir lekelidir. bireyci kokular üretir gibidir. ne kadar gizlense de kariyere göz kırpma sezilebilir. sanki siyasete atılan kişinin hedefi vekil olmak, hükmetmenin parçası olmaktır. aslında öyledir ve olmalıdır da, ama kişi salt bunu istediği için değil, kurduğu idealin gerçekleşmesi için bizatihi olması gerekir. zira yürütülen mücadelede partinin iktidarı hedeflenir, bu hedef bağlamında o kişinin milletvekilliği dahil bütün kademeler potansiyel ihtimaldir.
politika spontan hadisedir. yürürken, konuşurken, eylerken mütemadi politik arenadadır insan. tesettürlü bayan görürsnüz, hoşlanırsınız veya nedir bu ya, dersiniz. o anda politik tavır içindesinizdir belki de farkındasız. zam olur kızar, köpürürsünüz, veya ekonomiyle ilgili iseniz, kim bilir zorunluluğunu dile getirirsiniz ve yine politikanın ta göbeğindesinizdir belki de farkındasız veya bilinçle.
politika bilimdir. özel ilgi gösterilmelidir. ama politika hayatın kendisidir aynı zamanda.
