hatta politika ile ilgili yapılmış bir sürü de komik hikayecikler ve şehir efsaneleri de mevcuttur.
misal:
Bir bürokrat yoksul bir adamı ziyarete gitmiş: bürokrat: senin oğlana bir eş bulalım, zamanı geldi artık. Adam: ben hayatımda oğlumun işine karışmadım. Bürokrat: ama bu kız Rahmi Koç'un kızı Adam: a aaa ..tamam o zaman.
Sonra bizim bürokrat Rahmi Koç'un evine gitmis: bürokrat: kiziniz için harika bir koca adayi buldum. Rahmi Koç: *ama benim kızım daha çok küçük. Bürokrat: ama bu genç adam DÜNYA BANKASI'nda başkan yardımcısı! Rahmi Koç: a aaa... tamam o zaman.
Sonunda bizim bürokrat DÜNYA BANKASI başkanını ziyarete gitmiş: bürokrat: baskanim, size harika bir başkan yardimcısı adayı buldum. Başkan: iyi ama benim zaten ihtiyacımdan fazla yardımcım var. Bürokrat: ama bu Rahmi Koç'un damadı! Başkan: a aaaa...tamam o zaman.
çocuk babasina sorar: "baba politika nedir?"
Baba söyle der:bak oglum, ben eve para getiriyorum, öyleyse ben kapitalistim. annen parayi yönetir,öyleyse o hükümettir. deden paranin doğru idare edilip edilmedigine dikkat eder, öyleyse o da sendikadir. hizmetçi kiz ise isçi sinifidir. bizlerin ise tek hedefi vardir, senin rahatligin. dolayisiyla sen de halksin. ve altinda bezi ile yatan küçük kardesin ise gelecektir. Söyle bakalim anlayabildin mi?"
çocuk düsünür ve o gece babasinin anlattiklarini düsünecegini söyler.
gece yarisi cocuk uyanir. Çünkü kücük kardesi altini pisletmistir ve aglamaktadir. Ne yapacaginı bilemeyen çocuk anne ve babasinin yatak odasina gider. Annesi yalniz ve derin bir sekilde uyumaktadir, öyle ki onu uyandiramaz. hizmetçi kizin odasina gider. bakar ki >babasi hizmetçi kizla yatmaktadir. dedesi de pencereden gizlice onlari izlemektedir. hepsi öyle mesguldürler ki çocugun orada oldugunu farketmezler bile. çocuk hiçbir sey yapamadan yatagina geri döner.
Ertesi sabah baba çocuga kendince politikanin ne oldugunu anlatmasini ister. "evet" der çocuk, "kapitalizm" isçi sinifini kötüye kullaniyor... Sendika bunu seyrediyor... bu arada hükümet uyuyor... halk ise dikkate alinmiyor... ve gelecek ..okun içinde yatiyor! iste politika budur...
Öyle pis bir şeydir ki yalan dolan, yolsuzluk, adam kayırma, fitne, fesat her şeyi yaptırır adama. Uluslararası ilişkiler bölümü okuduğum için derslerde hep bunlar bahsedilir ama süslü kelimelerle üstü kapanır. Misal yolsuzluk ve hırsızlığa liberal denir. Adam kayırma ve itibar kaybettirmenin paraya tapmanın süslü adı kapitalizm dir. Bu uzar da uzar. Velhasıl kelam iğrenç bir şey politika.
Baba söyle der: "bak oglum, ben eve para getiriyorum, öyleyse ben kapitalistim.
Annen parayi yönetir, öyleyse o hükümettir.
Deden paranin doğru idare edilip edilmedigine dikkat eder, öyleyse o
da sendikadir.
Hizmetçi kiz ise isçi sinifidir.
bizlerin ise tek hedefi vardir, senin rahatligin. Dolayisiyla sen de halksin ve altinda bezi ile yatan küçük kardesin ise gelecektir.
Söyle bakalim anlayabildin mi?"
Çocuk düsünür ve o gece babasinin anlattiklarini düsünecegini söyler.
Gece yarisi cocuk uyanir. Çünkü kücük kardesi altini pisletmistir ve aglamaktadir.
Ne yapacagini bilemeyen çocuk anne ve babasinin yatak odasina gider.
Annesi yalniz ve derin bir sekilde uyumaktadir, öyle ki onu uyandiramaz.
Hizmetçi kizin odasina gider. bakar ki babasi hizmetçi kizla yatmaktadir.
Dedesi de pencereden gizlice onlari izlemektedir.
Hepsi öyle mesguldürler ki çocugun orada oldugunu farketmezler bile.Çocuk hiçbir sey yapamadan yatagina geri döner.
Ertesi sabah baba çocuga kendince politikanin ne oldugunu anlatmasini
ister.
-"evet" der çocuk, "kapitalizm" isçi sinifini kötüye kullaniyor... sendika bunu seyrediyor... Bu arada hükümet uyuyor... Halk ise dikkate alinmiyor... ve gelecek bokun içinde yatiyor!
çoğunlukla siyaset ile karıştırılan kavramdır kendileri.
ilk önce sorulmalı, politika nedir? siyaset nedr?
bunun ayırdının varılması gerektiğine bizi defalarca hatırlatan tartışmaların önemli bir sujesi.