bunlar, "bir varmış bir yokmuş" masalıdır. bu laflar ile insanların kulağı aracılığı ile beyinlerini doldurabilirsiniz. fakat, gözlerini de kör edemezsiniz ya, "artık bu kadar da değil" diye isyan ettiren görüş.
ya, bu toplum tepkisini nasıl gösterecek? her boka "yersiz", her boka "antidemokratik", her boka abuk sabuk cevaplar. tepkiyi değerlendirmek yok, dikkate almak yok, adam gibi yanıt vermek bile yok.
bakanı çıkıp işçi 18 saat çalışsın diyor, sendikalar susuyor, başbakanı yeterince alkışlanmadı diye fırça atıyor, salonu terkeden bir allahın kulu yok.
sesini çıkaranın üstüne de sür polisi!
nasıl demokrasi lan bu! "ben hizmetkarım" diyen adam bağıra çağıra üstümüzden geçiyor, buna da demokrasi deniyor. faşizmi demokrasi diye yutturuyorlar cahil vatandaşa, skeyim demokrasinizi!
evvelki gün benzer bir olayda polisler üç, dört kez savcıyı arayarak nasıl davranmaları gerektiği konusunda bilgisine başvurmuşlar. öğrenciler hala direnmekte devam edince savcı 24 saatlik gözaltı süresinden sonra ifade için savcılığa getirilmelerini buyurmuş. öğrencilerin suçları, pasif direniş göstermek; kimlik göstermemek, polis aracına binmemek için direnmek, bindikten sonra inmemek için direnmek türünden sivil itaatsizliğin muhtelif biçimleri. savcının her seferinde üstüne basa basa tekrar tekrar söylediği şey orantısız güç kullanmamaları olmuş. sonuçta öğrenciler ifadeleri alındıktan sonra salıverilmiş.
şimdi bu olay için; toplumumuzda sayıları çokça olan koyunlar; öğrencilerin direnç göstererek polisleri kışkırttığını savunurken az sayıdaki anarşistler helal olsun çekeceklerdir.
peki bunun ortası yok mu? yani polis istediğini istediği şekilde yapmalı mı? ya da vatandaşın devletin kolluk gücüne karşı kendini savunmasının sınırları ne?
diğer taraftan elbette bir yürütme yönettiği kurumlarını haklı olduğunu savunacak savunmalı da. lakin sırf muhalif oldular, haklarını dile getirmek istediler diye orantısız güç kullanan kolluk güçlerini savunurken dikkat etmeli.
netice itibarı ile böylesi yürütme beyanatları, vatandaşlık bilincinden yoksun, vatandaş haklarından bihaber insanların çoğunlukta olduğu ülkelerde olur. öyle ülkelere ise literatürde ananas cumhuriyeti bile demiyorlar artık.
ama işin içinde akparti olması münasebetiyle alerjik bünyelerde advers etki yaratan beyanattır. tamam arkadaşım akpartiyi sevmiyorsun. nefret ediyorsun hatta. ama ezberlenmiş cümlelerle konuşma. aptal görünüyorsun. "polis orantısız güç kullandı" şartlı refleksine başvurmadan önce refleksiv değil entellektüel davran. çalıştır saksıyı ve bana de ki "bu eylem şu şu şu gerekçelerle haklıydı. (hak konusunda lafım yok. fikrini beyan etmek başlı başına haktır) yasal açıdan da şu kanunun şu maddelerine binaen hakları vardı. polis de şu şu şu yönlerden haksız davrandı.
ama yok. tam tersini biz yapıyoruz. diyoruz ki "tamam bu sefer mantıklarını kullanmalarına vesile olur. beyinlerini çalıştırırlar ve haksız olduklarını görürler." ama nerdeee? eksi oyu basıp geçiyorlar. sonra da nick altı başlığına girip "yobaz, cahil, iktidar yalakası bilmemne"... kişi kendinden bilir işi. herkesi kendi gibi sanır.
1. öğrenci olduğu iddia edilen kişiler arasında öğrenci olmadığı ispatlanmış kişilerin yer alıyor olması, yapılanın bir öğrenci eylemi olmadığını bariz bir şekilde ortaya koyar.
2. demokratik hak olarak gösterilmeye çalışılan şey, ne demokratik bir yaklaşımdır ne de bir haktır. öğrenci dediğin beynini çalıştırır. ezberle yola çıkmaz. en güçlü silahı beyni ve ağzı, en güçlü cephanesi ise düşünceleri ve cümleleridir. silaha taşa sopaya ya da yumurtaya sarılan insancıklar maalesef ezikliklerini peşinen karşısındaki insanlara açık etmiştir.
3. gösteri düzenlenecekse, bu önceden "toplantı ve gösteri kanununun" belirlediği çerçeveler dahilinde gerekli mercilere bildirilir. bildirilmemişse bu korsan bir gösteridir. polis gerekli tedbirleri almak ve gösteriyi dağıtmakla görevlidir. kimse görevini yaptığı için suçlanamaz.
4. milliyet adlı gazete denilen paçavranın koca yazı içinde geçen bir cümleyi cımbızlayıp başlık yapmış olmasına alışkınız da, güzide(!) yazarcıklarımızın bu başlık üzerinden yola çıkarak zeka seviyeleri dahilinde çok komik - iğrenç pergeli arasında her seviyede espricikler üretmesine karşın, bazılarının ise bu milliyetin başlığını ciddiye almış olması bana üzüntü vermiştir.