işlerini yapıyor olmaları. ve işlerine gelmeyenlerin bundan zarar görmesi. sis yemesi, tazyikli su ile yıkanması... bahaneler çoğaltılabilir.
edüt büdüt: nefret eden bazı insanlar neden genelleme yaparlar anlayamıyorum doğrusu. şimdi bir kaç polis gerçekten insanın nefretini kazanmış ise tüm polisler de mi nefretlik olmalı? sonuçta onlar da insan. yaptıkları iş dolayısıyla vicdani sorumluluk taşımakla beraber, üstlerinin verdiği emirlere de uymak zorundalar. bu tür şeyler gözardı edilmemeli. o insanlar huzur ve güven içinde yaşamamızı sağlıyorlar. en azından bu es geçilmemeli.
Not: polis değilim. herhangi bir yakınım da değil. tanıdığım hiç polis yok. sadece tarafsız bir vatandaş gözüyle bakmaya çalıştım.
kendisi bağırırken sorun olmayıp, karşı taraf bağırınca ''sen türk devletinin polisine bağıramazsın'' diyen bir zihniyet nasıl sevilebilir ki? hayır kendini ne sanıyorsun? benim ödediğim vergilerle paran ödeniyor amk.
içlerinde çok iyileri de vardır, yani kısaca her meslekte şerefsiz vardır ama polislerde biraz daha fazla.
gece sokakta gaspa uğradığınızda size ilk olarak 'o saatte dışarıda ne işin vardı' diye sormaları.
hayır, hani bunu güzel bir dille sorarsın o ayrı da. sanki canımız sıkılıyor da kasten gaspa uğramak için sokağa çıkıyoruz.
onu da geçtim, istiklal'de gün boyu boş gezen mini'lerin varlığı da bir diğer sebep.
bir arkadaş 00.30 sularında galatasaray lisesi'nin yan sokağında bıçaklanmış, olaydan hemen sonra şans eseri bir polise denk gelmişti.
sağ olsun polis de, eli yüzü kanlı arkadaşı koca istiklal'i yürütmüştü.
gecenin bir yarısı arabadan çıkarıp birilerini uyarmak yerine megafonla bağırıp çağırmaları, insanı dinlemek yerine sürekli seslerini yükseltmeleri... ne ben ne de çevremde hiç kimse yok sizi seven. ama buna biz üzülüyoruz. siz üzülüyor musunuz bilmem.
hamile olduğunu bildiği halde gencecik kızın karnını tekmelemesi ve bebeğin ölümüne sebep olması. aslında türk polisini anlatan çok küçük bir örnektir ama bu bile nefret uyandırır.
kişisel sebeplerimden bir tanesi; akademiden yeni mezun olmuş bir polis kardeşimiz ilk görevine başladığında (tam olarak rakam bilmiyorum fakat 1650-1800 gibi bir rakam olduğunu biliyorum) aldığı maaşın, 25 yıllık emekliliği çoktan geçmiş öğretmenin aldığı maaştan fazla olması yeterli.
trafik kazası geçirmiş zar zor yürüyen kız kendine vurup kaçan adamı şikayet etmek için karakola gittiğinde kızı ciddiye almayıp zerre kadar ilgilenmemeleri sevilmeme nedenlerinden sadece bi tanesi olabilir.
yüzde 95ine yakını boş boş akşama kadar ya merkezde oturur yada devriye adı altında altlarına bir araba çekip mağsum insanlara takılır zaman zaman dalga geçer gezer tozarlar.
bir keresinde arkadaş grubumuzla yağmurda sırılsıklam olduğumuz sırada doblo marka bir polis aracı yanımıza yanaşıp aramızda en taş olan kız arkadaşımıza sen arabaya geçebilirsin istersen deip bizede sizde dağılın şimdi anarşismisiniz dolanıyonuz sohahta diyerek büyük terbiyesizlik yapmışlardır.
bir keresindede erkek arkadaşımı sen nie ters ters bakıon devletin memuruna diyerek arabadan indirip gbt sine dahi bakıp 1 saat oyalamış ve de erkek arkadaşımın beni ağaç etmesine sebep olmuş sevmediğim tayyip yandaşı fetullah çocuğu insan-i yaratıklardır.
he bide parklarda oturan çiftleri evlerine dağıtıp ahlak bekçiliği yaparlar.*
birgün yolda tek başıma yürüyor bankaya para çekmeye gidiyorum. Kalçamda bir acı hissedip yanımdan hızla geçen birini görünce mıncıklandığımı anladım. Çantamı tuttuğum gibi kafasına geçirdim ama nafile kaçtı gitti. Neye uğradığımı şaşırmış, kendimi ilk gördüğüm apartmanın bahçesinden içeri atmış, ağlamaya başlamıştım. Derken beyaz takım elbiseli bir adam yanıma gelerek ' korkma ben polisim, o çocuğu yakaladık hadi karakola gidelim' dedi. Polis olduğuna inandıktan sonra gittim. Çocuğuda getirmişlerdi ama görmedim. Sadece acı çığlıklarını duymuştum. * neyse detaylara gerek yok çocuk sapık çıktı. Üzerinden
birsürü çıplak kadın fotoğrafları falan. Şikayetçi olmadım olmamında bir anlamı yoktu zaten. Akşam oldu yurda telefon geldi gittim baktım arayan bugün bana yardım eden polisti. Önce bir anlam veremedim tabi. Ben anlamayınca da adam daha açık anlatmaya başladı çay falan içelim biryerlerde vs... Üstelik evli olduğunu da söyledi...
Sanırım bu nefret etmek için yeterli bir neden. Fakat kendini bilen bir insan bir elin beş parmağının da bir olmadığını bilir. (bkz: bu da böyle bir anımdı)
hiç birşey olamadım bari polis olayım mantığının neticesidir. bazıları mesleğini sevmeden yapmaktadır. özellikle çevik kuvvet polisleri hem artist, hem de yıpranmış kişiler olduğu için sinirini vatandaştan çıkarmaktadır.
