polis devlet tabanlı değil, hükümet tabanlı bir oluşumdur. iktidara gelen hükümetler, polisi kendi çıkarlarına göre kullanmaktan çekinmediklerinden, polisi sevmemeniz sizi vatan haini yapmaz. polis bu, hükümet sağ tabanlıdır, polis solcuyu döver gün gelir hükümet sol tabanlı olur polis sağcıyı döver. parayı kim verirse, polisin sahibi odur.
biber gazını protesto edenlere biber gazını sıkıp, sonra da televizyonlarda göstermelik kibarlıklarına kanmayan zihniyettir. polis sevmemekle teröristi bağdaştırdın ya helal olsun sana yienim.
elinde bulunan yetkiyi kendi gücü sanıp halka kullanan bir grubu, iyi polisleri tenzih ederim kısmı kimse sevmez. fakat polislerin hepsi mi böyledir? değildir tabii ki her kurumda olduğu gibi polislerin içinde de iyi ve kötüler mutlaka vardır.
(bkz: halkını sevmeyen polis zihniyeti)
polislerin sevilecek yönlerini bana anlatın bende seveyim usta ?
bırakın bu marjinal ayakları, günümüz polisinin genç olanları altlarında arabası olan biraz hali vakti yerinde olan genç vatandaşları saçma sapan sebeblerle arayıp duran, kız arkadaşının ailesnin yanında aşşağılayan oda yetmezmiş gibi aracına uyuşturucu bırakıp yargılılanmasını sağlayan, caddebostan da yürüyen iki genç bayana yanaşıp bırakılım mı hanımefendiler diyen (resmi ekip otosu ile) polistir yaşlılarını hiç söylemiyorum zaten biliyorsunuz onları.
not: genelleme yapmıyorum bir kısmı böyledir, elbet mesleğini hakkıyla yapanlar vardır. helal olsundur onlarada.
polisi sevmediğini desteklemediğini söyleyip ardından bir sorunu olduğunda polisi arayan zihniyet. Tabi ki polis teşkilatının içinde mesleğini suistimal eden, kendi egoları için kullanan kişiler vardir. Bu az olan durumlar sadece polis teşkilatında değil bütün devlet teşkilatında ve sosyal hayatta zaten bulunmaktadır. Yaşanan iki üç bireysel olayı genele mal etmemek gerekir. Polisin olmaması olmasından daha fazla sorun ve kaos çıkaracaktır. bu sebeple bile desteklenmesi gerekir.
öncelikle hiç kimse hiç bir şeyi sevmek zorunda değildir. ülkemizde de polisi sevmeyen hatta nefret eden insanlar mevcuttur. asıl bu zihniyete tek hücreli deyip işin işinden sıyrılmak tek hücreli olmaktır. bir şehirde bir futbol musabakasi öncesinde 10 000 kişi polise saldirabiliyorsa orada polisinde hatası vardır. durduk yere 10 000 kişi polise saldirmaz ama sizin için en kolayı "polis haklidir bunlar serseri, faydasız adamlar" tarzı dusuncelernizle 10 000 kişiyi tek hücreli yapabilirsiniz. bu gün futbol musabakalarinda olayları alttan alması gereken taraftar değil ekmek parasını o üniforma sayesinde kazanandır. hayatında hiç deplasmana gittin mi? gittiysen yolda polisin elinde çiçeklerle seni beklemediğini bilirsin yok eğer gitmediysen burada uzun uzun anlatamam ama sana şunu rahatlıkla soyleyebilirim ki pkklı olsan polis sana daha bir insancil yaklaşır. 2500 kişiyi tek kapıdan beşer kişilik gruplar halinde stada alındığını bizzat yaşadım. bu şartlar altında bir insanın sinirlenmemesini bekleyemezsin. bu sadece bir örnek bunun gibi binlercesini o tek hücreli sandığın insanlardan dinleyebilirsin.
hadi tamam biz tribuncuyuz tü kakayiz ama polisi sevmeyen bizden başka bir çok insanda var. silahsız bir gencin silahlı bir polis tarafından vuruldugu bir ülkede yaşıyoruz. astım hastası bir çocuğun biber gazi yüzünden olmesini de yaşadık, bir kadının karakolda ki artık adı polis merkezi oldu sanırım yetkili polisler tarafından saatlerce dovulmesinide unutmamak gerek. yine örnekler çoğaltılabilir.
bir polis karşısında ki insana orantisiz güç kullanamaz ama bizim insanımızın maşallahı var polis vatandaşa 3-4 kat güç uyguluyor. görevini layıkıyla yapan bir polisi kimse sevmez ki sevmek zorunda da değildir.
edit: bu Entry üstteki entrye cevap olarak değil o zihniyete cevap olarak girilmistir.
(bkz: acab)
Bu konu da deniz gezmiş in son derece açıklayıcı bir sözünü de aktarmak istedim.
Kayseri Emniyet Amiriyim. Seni teslim alıyorum, diyor bir ses.
Tepkim büyük oluyor, önceden hiç tasarlamadığım bir tepki bu, hiç düşünmediğim bir şey. Beklenmedik, olağanüstü bir tepki oluyor bende:
Siktir be. Sen kimsin ulan beni teslim alacak! diyorum.
not: eksileyen arkadaş, noldu zoruna mı gitti ölmüş adamın lafı ? merak etme öldüler artık bir tehlike arzetmiyorlar sizin için.
Ben toplu taşımaya eşşek gibi para öderken polisin "Ödemiyorum amk yasa bana bu hakkı veriyo zaten!" demesi olabilir mesela nedeni. Ya da on bir polisin elleri kelepçeli iki kardeşi komalık edene kadar "sırayla" dövmesi de olabilir. Ya da niyeyse tanıdığım %50 kadar bir kısmının açık açık rüşvet istemesi olabilir. Ya da ne bileyim 1 Mayıs'ta o kadar olaya karışmayıp kafede oturup yemeğini yerken tokat yiyen vatandaşımız yüzündendir sevmememin nedeni.
Yetmedi mi?
Benim zihnimde iyi anılar canlanmıyor polisi görünce. Sapla samanı elbette karıştırmıyorum, bu ve benzeri eylemler polisin küçük bir azınlıkta olan kısmının yaptığı eylemler zira. Ancak içişleri bakanlığı ısrarla bu olayların soruşturulmasına izin vermezse(yıllardır hiçbir iktidarı ayırmadan söylüyorum bunu), polisler kendi çürük elmalarını meslekten atmak için gerekli yaptırımları uygulamazsa, halkın gözündeki polis algısı değişmeyecektir, en azından benim gözümdeki algı değişmez kusura bakmayın efendim.
Edit: ilk entry uçabilir bu tip başlıklarda, önlem olarak yazıyorum, başlığı açan bardabasch isimli yazardır efendim.
