valla eski mi yeni mi bilmem ama öyle mutlu oldum ki izlerken, sakallı sakallı tipler o kadar tatlı bi şekilde sopaladılar ki polisleri, 7 8 kişi birleşip adam dövmek nasılmış görüyorlar böyle böyle.
ayrıca sopalayanların da sakallı sakallı tipler olduğunu görünce daha bi mutlu oldum, akıllı olun oğlum sizleri havaya sokanlar, yetki verenler o sarıklı tipler. * siz bide onlara mı kafa tutuyorsunuz lan. valla hakikaten keyiflendim yaa. *
afişe olduğum videodur. o tabureyi kafasında kıracaktım atayis iblisin de, dua etsin çok ileriye gitmedim. hem polis, hem de ramazan ayında alkollü içkilerden bahsediyor.
devlet bireylerin kendı güvenliklerini saglamak ve yaşamlarını huzur, güven içerisinde devam ettirebilmesi amacıyla, bireylerin temel hakları dısında dıger bazı haklarından vazgecerek devrettiği ve bireyden daha büyük bir aygıttır. devlet tek basına bir bireyden daha üstündür. çünkü ancak bu üstünlüğü sayesinde anarşi ortamı yaratmaya çalışan bireyler üzerinde bir yaptırım uygulayarak diğer bireylerin özgürlüklerini ve yaşamlarını korur.
yukarda devletin bireyden niçin üstün olması gerektiğini anlattıktan sonra felsefeyi bir kenara bırakıyorum. modern hukuk devletlerınde kanunun uygulatıcısı kolluk kuvveti, polistir. adaletin tecelli edebilmesi için devletin güçlü olması devletin güçlü olabilmesi için temsilcisini yani kolluk kuvvetinin güçlü ve otoriter olması gerekli. kısa kesecek olursak halk polisten biraz çekinmeli ki kanunların çiğnenmesine bir caydırıcılık unsuru oluşsun. şimdi bu görüntülerde görüyorum da bu ülkede polisin imajı yerlerde. belki kendi sebep oldu buna ama bu gülüp, eğlenilecek bir durum degıl malesef. türk polis teskılatını sevmeseniz bile en azından kendı guvenlıgınız ıcın kolluk kuvvetı olarak polis teskılatının caydırıcı olmasını desteklemenız gerekir. eğer bir suclu yakını polise sen kımsın ulan, burası bızım mekanımız dıyebılıyorsa kanunun uygulatılmasındakı adımların temelı çürümüş demektir.
hülasa caydırıcılık unsurunu kaybetmiş bir kolluk teskılatı bir ülkede asayiş sorunlarının ve suc olaylarının artmasına, hatta bir anomi-kaos ortamının olusmasına sebep olabilir. o yuzden mutlu olmadan önce bir daha düşünmek gerek.
polisin tekme tokat öğrencileri dövdüğü postalla suratını dağıttığı gebe kadınları sürükleyerek tepelediği yetmedi üste bir de copladığı gazları milletin gırtlağına tıkadığı ülkede olmuş münferit olay.
o günden sonra bu memurların eline düşenlerin vay haline.
valla sen git hamile kadının karnına tekme at. yüzlerce insana karakollarda işkence et. alkollü diye vatandaşı vur öldür sonra halktan saygı bekle. olacak iş değil kanımca.
güzel ülkem türkiyedir. bu ülkede askerin de polisin de bütün gücü elinden alındı ve dışarıdaki en ucuz adam bile polise, askere kafa tutar hale geldi. öncelikle bu duruma ön ayak olanlara selam olsun.
polis dediğimiz adamlar senin komşun, benim babam, ötekinin amcası, bir diğerinin kardeşi. yani bizden birileri. temsil ettiği ise türkiye cumhuriyeti. bu adamlara halkın huzurunu ve güvenliğini sağlamak adına bazı ayrıcalıklar ve araçlar verilmiş. her kurumda olduğu gibi polis teşkilatında da çürük yumurtalar yok mu? evet var. bana da rastgeldi, size de rastlamış olabilirler ancak bu bütün kuruma çamur atmayı gerektirmez, gerektirmemeli de. başınıza bir şey geldiğinde ahmet abinizi veya fuat amcanızı değil polisi çağıyorsunuz sonuçta. her kurumun olduğu gibi polis teşkilatının da bir saygınlığı olmalı ve bunu zedeleyenler, görevini kötüye kullananlar en ağır şekilde cezalandırılmalıdır. bunu halktan birileri yapıyorsa da* ona da yaptırım uygulanmalı ki insanlar sağda solda, kahvelerde "geçen gün polis bile ..." şeklinde cümleler kurup diğerlerinin de götünü kaldırımasın.
şu videoyu izleyip içi sızlamayanlara ise söylecek hiçbir şeyim yok. allahınızdan bulun.*
tabi bunları da unutmayalım: