o kadar romantik dakikaların ardından böyle bir gaflet ortamın içine etmiş ama ayrı bir heyecan katmıştır. herkes polat' ın "ebru seni seviyorum" deyip salına salına yürümesini bekliyorken polat' ın bu gafı taşları yerinden oynatmıştır.
bu lafın üstüne polat'ın kafası merak konusudur. içerde neler yaşıyordur. yönetmen olacak ki şöyle küçükten verecek sayko bi trip. ne malzeme çıkar halbuki. desene polat elif'i hayal edip ebru'ya çok afedersin. biz de polat'ın cinsel hayatı var mı yok mu diye tartışa duralım adam fantazi üstüne fantazi.
hayaller kurardık biz yıllar önce
deriler içinde seni öylece.
(bkz: ölü sevici)
uzun bir aradan sonra tümüyle izlediğim 62. bölümde polat alemdar'ın yaptığı gaflettir. şayet ben bu senaristleri tanıyorsam ebru polattan boşanacak ya da babasıyla beraber yuırtdışına kaçacak sonra polat iskender'in kızı ile iş pişirecek.
öyle ki, söylediğinin farkına mematinin 'abi ne dedin sen az önce' diye sormasına rağmen anlamamış, memati birde izah edince 'naaptım ben' tipine bürünebilmiştir.
(bkz: naaptım ben tipi)
muhteşem olarak niteleyebileceğim gaflettir. belki ebru denilen karakter siktirip gider de diziden, aşk meşk işlerinden kurtuluruz. hele bu ebru'nun memati'ye yamanmaya çalışan kaşar arkadaşı ne kadar gereksizdir, nerden çıkmıştır ne alakadır halen anlam veremedim, lise mi lan burası?platonik takılmalar off diyorum.
--spoiler--
polat'ın gerek yoğun iş stresi gerek dünya'nın üstüne üstüne gelmesinden dolayı hatları karıştırıp boyut değiştirmesi sonucu yeni yengeye eski yengenin ismiyle seni seviyorum demesidir *.
--spoiler--
kızcağız o kadar övgünün ve yaptığı büyük jestin üzerine hakediyomoydu lan dediğim patavatsızlıktır. yazık lan kıza . tamam dizi mizi ama üzülüyo insan be.
