eksik olmasından ziyade resmen en azından ben dünya üzerinde olduğum sürece hep var olsun ulan. kendisine karşı kaç kere söyledim bilmiyorum, belkide hiç söylememişimdir ama ara sıra düşünürüm bu adamın özellikle sigaraya olan düşkünlüğünü. olası bir rahatsızlık vs durumunda tepkim ne olur bilmem ama çıkıp karşısına dikkat etsene kendine aq derim kesin diye düşünürüm. sonrasında devam eden düşünce silsilesinde ulan bari sen rahat bırak anasını sattımın sigarasını içsin kafasına göre diye de öz eleştiri yaparım. bu sebepledir ki az önce dediğim gibi, bu düşüncemi muhtemelen hiçbir zaman kendisine söylemedim. lakin sigara bahane elbette.
en basitinden sözlük ahalisini bile şahit tutmuş yazardır kendisi, hayatımın her döneminde ki ekseriyetle zor vakitlerde dibimizde bitiverdiğimizi birbirimizin. hoş, son 25 yıldır öyle kakara kikiri bir zaman dilimimiz olmadı. çok daha fenasından da saklasın yaratan, lakin eğlendiğimiz vakitler dahi hep kısa süreli oldu. ulan şöyle gülelim eğlenelim dediğimiz zaman çıktık ekşifeste gittik reklam etmek gibi olmasın, hayko gelecek dağıtırız kafayı az biraz dahi olsa dedik onda bile kurtalan ekspressle işbirliği yapıp sıçtılar ağzımıza. sonra soluğu kadıköyde aldık karnımızı biraz doyurup eve adımlardık planımızca ki gecenin ikisinde o sesine yandığımın türkücüsünün orada olma ihtimalini de düşünmemiştik elbet. sonraları ve öncesinde bir çok defa sabahlamamız oldu tabi ama o spontanenin ve o son iki yudumun tadı başka kaldı belli ki uzun uzadıya anlatıyorum.
yok olum öyle duygusal bi entry felan olsun diye çabalamıyorum da, dedim ya her önemli anın içindesin, ben napayım aq? normalde hep tersi olur, girer her doğum günümde bana doğum günü çocuğu olmanın dayanılmaz hafifliğini yaşatacak kıymette entry yazarsın. bu sefer farklı olsun dedim. bugün doğum günüm, ama iyi ki varsın ulan. 09.12.2013'ten şu güne, bır değil belkide 4-5 yaşa denk gelecek bir sene geçirdim ve buna en yakın şahit sensin. her şey bir yana, bu sene içinde maddisini siktir ediyorum, verdiğin manevi destek için bile girilirdi bu nickaltı. iyi ki varsın ulan.
şundan 10 gün sonra askere teslim olacam ve resmen bunun için dua ediyorum. bir çırpıda geçsin acemi birliği de usta birliğinde çarşı izninde yine karşılıklı küfredelim şu hayatın iliklerine kadar babilde yahut tuncay abinin yeni mekanda diye.
daha çok yazasım var da, bakalım gün daha yeni başladı sayılır. haydi şimdilik eyvallah.
Aynı anadan doğmasak bile yanında öz abiniz gibi hissetmenizi sağlayan.
Derdinizi dinleyen...
Sigarasini agzinin bir kosesine koyup, dumanını usulca cektikten sonra "hayatta bir de şöyle bir şey var ki..." deyip cümlesini bitirdiginde "ulan adam harbi doğru söylüyor, bu adami dinlemeliyim ben" dedirten cinsten.
Isminin önüne sıfatları kolay kolay seçipte koyamiyorum ben arkadaş. "adam" sanırım bu iş için biçilmiş bir kaftan olacaktır.
Hayatımın sikko bir zirvesinde icine girip, kısa bir sürede arkadasligimizi, dostlugumuzu, kardesligimizi kısacası her seyimizi paylastigimiz iki insan olarak çıkmak beni gerçekten mutlu ediyor. Hatırlıyor musun lan? Bana "bu daha başlangıç olm" dediğinde ilk basta inanmamistim ama şimdi gerçekten bu daha başlangıçmis amina koyim.. *
Ben kim miyim?
Mecidiyeköy metrobüs merdivenlerinin karşısında ki kafedee üstümüz de 5 kuruş para cikismayip mekana borc taktigimiz,
Adalara gidip bir güzel gülüp eglendigimiz,
Kadıköy'de ki vazgeçilmez mekanimiz olan babil kafede gec saatlere kadar bira içip muhabbet edip dertlerimizi paylastigimiz,
"olm bursa da zirve var gidek mi lan? Deyip "hadi gidelim abi" cevabini sahsimdan aldiktan sonra atlayip bursa ya zirvelere gittigimiz,
Evine saat gece 4 de "abi sana geliyorum moralim cok bozuk" deyip "atla gel tabi lan hadi bekliyorum" cevabini verdiğin,
Odasinda ki xbox la kendisine fifa da defalarca koyup aglayip * ama pes'de elime veren,
Gece gec saatlere kadar ahmet Kaya dinleyip litrelerce bira tükettiğin,
Hasta olduğumu ve hastanede olduğumu duyar duymaz yeri göğü yıkıp bana ulasmaya çalıştığın adamım ben abi.
benim anlamadığım sana ne arkadaşım dönmem der, canı sıkılmıştır dönmüştür. sana ne? sana mı soracaktı gelirken geri dönebilir miyim diye? tey allam ya sözlük değil manyak yuvası!
kolay kolay sinirlenmeyen bir yazar dosttur. eğer sinirlenmişse bir sebebi vardır diyor, samimiyeti ve iyi niyetinden şüphe duymuyorum. ayrıca '' oh be, iyi oynayıp kazandık '' diyorum. *