emniyet-fatih metro istasyonunun vergi dairesi tarafındaki çıkışta kenara oturmuş bekliyordu, sonra ben de gittim yanına oturdum.*
nasıl bi çok özlemişsem artık.
2 ağustosta muhtemelen kadıköyde(ona henüz karar vermedik) gerçekleşecek olan "nerede kalmıştık?" zirvesinin eşbaşkanıdır. askerliğimin bitişini bir de bu şekilde kutlayacakmışız, öyle diyor. bir kaç da bira falan içeriz hem fena mı olur lan.
bugün çıkmış olduğu bir kaç yudumluk geçmişe olan yolculuğunda yalnız bıraktığım yazar. ya da bana öyle geldi bilmiyorum, ama bu akşam 9 gibi aradı beni, açamadım turkcell in benim bilgilerimle başka bir hattın kullanılmasıyla ilgili saçmalıklarıyla uğraşıyordum. lakin saat itibariyle araması aklıma bir "adam akıllı içmemiz lazım" fikrimizi canlandırdı aklımda kendime gelebildiğimde.
sanıyorum yine hayatımızda son kurtarılmış bölümümüzün nereler olduğunu konuşmamız lazım, nereden devam edeceğimizi belirleyebilmek adına. yarın akşam bence uygun baya.
Adam zirve üzerine tez yazmış... Yeni nesil hacı Bektaşi veli... geliştirilebilir muhabbet düzeyi, 24 saat aktif konuşma kabiliyeti, eski nesil, yeni ortamcı... Zirvede içilen alkolü tütünü Siz düşünün Adama ''Batıyor muşsunuz doğru mu?'' diye soruyorlar, ''Evet batıyorum ama muhabbetin içine'' diyor *
Bir kahvaltı organize edecek, 2yıldır edemedi yazarı. Kış geldi çattı yine başka bahara kaldı. Kendisinden sıcak bir kahvaltı organizasyonu beklemekteyim.
Not: organizasyondan kastım zirvedir. He yazıyorum,he sizsiniz he. Yav he he.
Yazacak milyonlarca kelimem olan fakat kelimelerin yetersiz kaldığı kurt adam. Tam bir lafbaz, bana da böyle hazır cevap ve lafbaz olmayı öğretecek kısmetse.
Burası kamuya açık bir alan olduğu için söyleyeceklerimi kendisine direkt söylemeyi tercih ediyorum.
iki kadın için bilmem nerelerden holoskoyu getirmiş bir miktar parayı da komşusu niyaziden almış yazar. kadınlar kıymetini bilin bu adamın. sizi çok seviyor.
