charondan Juha-Pekka Leppaluoto vokal yaptığı, sentencedtan ville laihiala ise gitara geçerek kurduğu yan grup olarak oluşmuşlardır. ancak sentencedın dağılması üzerine ville laihiala, Juha-Pekka Leppaluoto'nın kıçına tekmeyi basmış ve vokale kendisi geçmiştir.
juha pekka leppaluoto* nun vokalleri ville laihiala* ya birakmasinin ardindan popularite olarak yukselmis fakat kalite olarak sanki biraz geriye gitmis bir grup olarak goze carpiyor poisonblack. lay your heart to rest ve love infernal ın ardindan bir nail dinlenirse aradaki fark daha iyi anlasilacaktir.
Vokalde Ville Laihiala'nın olduğunu duyunca aha işte sentenced dağıldı ama poisonblack dinleyip avunabiliriz diye düşündüğüm ama öyle olmadığını gösteren grup ama Love infernal şarkıları pek bi sevilesidir.
vokal değişiminden sonra grubun tarzında da belli bir değişme olmuştur. grubun müziği ville'nin sesine uygun olarak daha bir sertleşmiş, keskinleşmiştir. fakat şahsi kanaatime göre grubun ilk albümü* en iyi albümüdür.
Sentenced bir efsaneydi, evet. ama efsane dediğimiz şeyi kendisi yapan geçmişte olmasıdır. Poisonblack ise Ville'in önderlik ettiği ikinci efsane olma yolunda ilerleyecektir, şüphem yok. Tamam, kabul edilmeli ki Sentenced ile Poisonblack arasında yeterince benzer nokta yok ve bu Sentenced hayranlarını hayal kırıklığına uğratıyor. Poisonblack'in gürültücü müziği dikkatimden kaçmadı değil. Herşey bir kenara, tartışmasız en iyi şarkıları '' Poisonblack - X '' tir. Dinlemeyen kaybeder.
her albümünde farklı telden çalan gruptur. ilk iki albümü iyidir hoştur güzeldir, üçüncü albümünde de güzel mi güzel parçalar vardır, 4. albümleri iyice farklı bir tarza bürünmüştür ki bu yüzden birçok eski sentencedci yeni poisonblackçı adam gibi dinlememiştir bile. En azından ben dinlemedim.
üç-beş ay takip etmeyi bırakınca o arada yeni albüm çıkartan grup. arkadaş bu ne üretim hırsıdır, sevgisidir. gün geçtikçe de gitara davula basa abanıyorlar biz yumuşadıkça, kafamız kaldırmıyor lan artık dedikçe onlar daha da sertleşiyor, gürültülü hale geliyor. bilgisayar başında oturup dinlenecek şarkılar da değiller ki slowları haricinde, arabada dinlesen de ölürsün gaza gelip...