Türkçe konusunda yetersiz olmasına rağmen, suçu sürekli Türkçe ye atan ve çözümü yabancı dile sarılmakta bulan ne oldum sevdalısı kişilerin sıkça kullandığı ifade tarzıdır. "Yapıyor olacağım", "aksiyon alalım", "delete etmek"," set etmek" gibi aptalca ifadelerin üreticileri de bunlardır.
bizim "meil" diye adlandırdığımız elektronik posta şeysine "mayıl" derler bunlar ağızlarını yaya yaya. hayatları mayıl olmuştur. ha bir de "ceza" yerine "penaltı" derler bu amına çaktıklarım. onu da bizim futbol ağzıyla söylemez, "pinaltiy" diye telaffuz ederler. "muhasebe" yerine "finansman", "müdür" yerine "ceo" derler.
cümle içinde kullanmak gerekirse;
--spoiler--
efendim mahmut bey şirketimizin siyosu.
--spoiler--
böyle bir nesil var işte. bunlar istanbul'da yetişiyor, anadolu'nun dört bir yanına dağılıyorlar sonraları. biz de taşak geçiyoruz kendileriyle.
bunların içinde hiç mangal yapmamış, mangal eti yememiş olanlar da vardır ki onlar sanırım başka bir başlığın konusu.
içine türlü dillerden kelimelerin türkçe okunuşları doldurulsun ona üzülmüyorum da hayvan gibi yazılan o mailin altına küfür eder gibi "tşk" yazıyolar ya işte orda bitiyorum. sana da tşk canım sana da.
Türkçe cahili olmak böyle birşey herhalde oysa ki dilimizde bu terimleri karşılayan birsürü kelime mevcuttur ancak özenti olmayıversin insan.bu şekilde saçma sapan diyaloglara gireceğine tamamen ingilizce konuş daha iyi güzel kardeşim.
ulan bunca yıldır plazada çalışıyorum böyle bir dil görmedim. hala varoş dili hala avam dili bizdeki. artık sizin dil nasıldır allah bilir dedirten dil ve debiyattır.
Teşekkür yerine meeeeeeersi.
Canım yerine cınım.
Böyle var ya kal oldum yaani.
Şu camları biraz kapatalım mı my head şişti yani offf ne noise.
Görevlendirilmez assign edilir.
Cıktı yoktur hard copy vardır.
Yapabilme ihtimali yoktur yapabilite vardır.
Gönderme yapmazsınız refere edersiniz.
Davet etmezsiniz invitation atarsınız.
Üçüncü çeyrek derseniz hırbo musunuz derler "third quarter"dır o.
Önermek gibi sıradan bir kelime yerine "propose" diyerek herkesin gönlünü çalarsınız.
Paylaşmak yoktur daha zor hali "share etmek" vardır.
toplantının küçük bir kısmı Türkçe geçti ve genelde arkadaşlar kelimesi kullanıldı, o da friends ya da dudes demekten utandılkları için herhalde, beğenmedim özetle.
Mesai saati boyunca vatanım sensin/içerde izleyen insanlar revize ediyor, mailleşiyor, call back diyor. ters bir bok olunca onun için aksiyon alıp, aldığı aksiyonu ajandasına yazıyor. Bu samimiyetsizlikten bir gün kurtulmak ümidiyle sözlük.
lys resultlarını check ettikten sonra birçok öğrencinin preference kağıtlarına bu departmanı put edeceğine inanıyorum. hem, eminim starbucks'tan çıkmayan netbook'lu göbekli dayılar da beni confirme edeceklerdir. üniversiteye enroll olurken gerekli materialları yanınıza almayı unutmayın.