en az aşkın yaptırdıkları kadar akıldan mantıktan uzak işler bütünüdür. kötü tarafı aşkta neden yaptın bu saçmalığı diye soruldugunda elle tutulur gözle görülür bir cevap verebilirsiniz ama platonik aşkta durumu açıklayabilecek hiçbir bahaneniz yoktur.
bilinçli değildir. yaşadığı tek taraflı aşkla tenis topu misali oradan oraya savrulur garibim. ağlamaklı bakışlarının yanında rakısına meze olan duygusal şarkılarıyla yaşar. hayat onun için tekbir kişiden ibarettir. korkusu reddedilmek değil, kaybetmek olmuştur. bu durumdan kurtulmanın yolarını da aramaz garibim. "ah bir bilse" diye iç çeker durur... ve bunlar bana olmaz.
diğer kişilerle göz göze gelmek sıkıntı değilken onunla göz göze gelmemek itinayla kaçındığın bir durumdur. Zira denk gelse bile 1 sn gözünü sabit tutamazsın.Sanki 2-3 sn baksan bir şey olacakmış gibi kendince triplere girersin. Yanlış olan ondan uzaklaşmak, diyalogtan kaçınmak, zihninde onu bastırmaya uğraşmaktır çünkü bastırınca patlar. Sevgili Tan Taşçı'nın da dediği gibi gecemde gündüzümde sen modu. Ne ara sende bu kadar büyüdü onu da anlayamazsn. Ama uygun zihin koşulları mevcut olunca diyalog kurmak sana onun ulaşılmaz olmadığını kavratır.Normalleşir.
hayal kurmak, aşık olunanın sevgilisi olduğunda "niye ben değil de ooooo ühüğühühüğhühühğühühğ" diye zırlamak ve her şeyin farkında olduğu halde ufacık tefecik şeylerden umutlanmaktır.
türk sanat müziği ya da arebesk şarkılar dinleyip kafayı çekmek.
mal mal dolanmak, kafada sürekli tek bir şeye odaklanmış olmak.
çok duygusallaşmak ve ota boka üzülmek,
şiir yazmak, romantik şeyler okumak.
geceleri hayal kurmak, bi türlü uyuyamamak
iştahın kesilmesi
gibi etkileri olan hareketlerdir.
mal mal onu izlemek, her haraketine bir anlam yüklemek, içten içe konuşmak istemek ama konuşamamak, kısa diyaloglarda mallaşmak örneğin:
+Naber emre *?
- *iyiiiiii ıhhggg şeyyy sen nasılsın ?