bırak devlettekinin sallamamasını, eğer estetik olmak için değil de gerçekten deride bir rahatsızlık sonucu gidersen özelde bile bakmıyorlar. bakmıyorlar derken ya bakarken surat yapıyorlar ya da estetik hastalarının arkasına sıraya koyuyorlar.
Öyle garip bir sektör ki devlet, üniversite hastanesinde adını biraz duyuran kendi kliniğini açıyor. Artık çok büyük bir sektör ve deli paralar dönüyor. Devlet hastanelerinde de seni sallamayan doktorlar kalıyor. Yani sistem öyle bir hal almış ki devletteki sallamıyor, özeldeki de bana mecbur diyor zaten uçuk fiyatlar çıkarıyorlar. Diş sektörü de aynı şekilde. Sinirlendim...
Önceki Hayatınızı değiştirmese şeklinize düzenlik getirmeye çalışan insanların yaptığı meslektir. Özellikle bayanların görünümlerini değiştirmek için milyarlar harcadığı operasyonlardır . bununla birlikte bayanların Bayan plastik cerrah bulmaları bazı estetik operasyonlarında onları daha çok rahatlatır. kadın plastik cerrahlar da var bunun için nadirde olsa kendi burun estetiğimi yaptırdığım . Dr.Belma Şahin Bunlardan birisi ve bence işini en titiz yapan cerrahlardan birtanesidir. tecrübe ile tavsiye edilir. http://www.belmasahin.com/
Burun estetiği en gelişmiş alanıdır. Şüphesiz ki, burun yüzün çok önemi bir parçasıdır. Yüzün geri kalanı ile uyumlu olan bir burun bütünlük oluşturur ve dikkat çekmez. Uyumlu olmayan bir burun ise dikkat çeker. Çünkü burun odak noktadır, herhangi küçük bir bozukluk büyür ve öz-imajı değiştirebilir, bu sebeple pek çok kişi burun estetiğini tercih etmektedir.
Kozmetik burun ameliyatına rinoplasti adı verilir. Bu terim Yunanca rhino (anlamı burun) ve plasty (anlamı şekil vermek ya da yeniden şekillendirmek) kelimelerinden gelmektedir. Rinoplasti burnu pek çok şekilde değiştirebilir. Küçük bir burnu büyütebilmek, büyük bir burnu küçültebilmek, çıkıntılı bir burnu pürüzsüzleştirmek, sarkık bir burnu kaldırmak, kemerli bir burnu düzleştirmek, geniş bir burnu daraltmak, kısa bir burnu uzatmak vb. Yine de bazı sınırlar bulunmaktadır. Tayfun Türkaslan Türkiyede ki en iyi doktorlardandır.
travestilerin parayı buldukları zaman kes ulan kes biraz da alttan kes
diyerek başvurdukları cerrah, plastik cerrahi uygulayarak travestileri
transeksüellere dönüştürür.
Belli yaşta şanzıman dağıldıktan sonra toparla Allah toparla, şanzımanı gençken bozuk olanlarda; boşuna parayı har vurup harman savurmayın ,sevmiyoruz sizi Ferrari görünümlü Şahin olunca.
kimi zaman başarısızlıkla sonuçlanan cerrahi girişimdir. o değilde o sondan ikinci resim nedir yaa. gül gül öldüm. before/after adam kafasına göre iki farklı resim koymuş oraya.
ilk kez hindistan'da ortaya cikmis cerrahtir kendileri. 2000 yil once, burnu bir sekilde kopan, dusen hastalarin alinlarindaki deriyi alip estetik burun yapmistir. gunumuzdeki hekimler halen " nasil becerdi bu yau? " diye hayretler icindeler.
bir nevi canlı sanattır. varolan bir cismi yüzeysel değişiklerle onu baştan yaratmaktır.bir nevi tanrıya yardım etmiş olursunuz ne bileyim yükünü felan hafifletmek gibi.
plastik latince şekil verme anlamına gelir. plastik cerrahi ise cerrahi yöntemlerle vücuda şekil verme olarak açıklanabilir. rekonstrüksiyon cerrahisi kelimesi de kullanılır.
sanıldığı gibi güzelleştirme operasyonları ile çokça uğraşmaz, % 1 lik bir kısmı bu konuyla ilgilidir. asıl görevi doğuştan veya sonradan meydana gelen şekil bozukluklarını form(şekil) vererek ve fonksiyon bozukluklarını fonksiyon(görev) yapar hale getirmektir. örneğin üzerinden traktör geçmiş bir yüz yok olduğunda yerine mümkün olan yeni bir yüz ve bu yüzde fonksiyon görebilen burun, ağız, dudak, göz gibi oluşumların şeklini düzeltir.
bir yanlış bilgi daha vardır. tv'lerde gördüğünüz gibi tamamen farklı yüzler oluşturulamaz. ezel dizisindeki gibi farklı bir yüz oluşturulamaz. yani kamyon üzerine jaguar kaportası yerleştirilemez. yapılacak değişiklikler çok sınırlıdır. bu yanlış bilgi yüzünden yanıklarla, türlü kazalarla yüzünde deformite oluşanların boş bir umutla eskisinden daha iyi olacağını sandıklarını görüyoruz.
bu arada türkiye'deki en iyi plastik cerrahi uzmanları konya selçuk üniversitesinde görev yapmaktadır. son yıllarda aldıkları ödül ve yayınları ile tüm dünyanın dikkatini çekmişlerdir. yabancı üniversitelerden asistanlar başvurup bu bölümde eğitim almak için çabalamaları ve aldıkları ödüller bunun en iyi göstergeleridir. yalnızca 3 uzman ve 10 asistana sahip bir bölümün alanında adını duyurması üniversitenin değil o 13 kişinin başarısıdır. bu konuda akla üniversiteyi üniversite yapan hocalar mı, hocaları hoca yapan üniversitenin adı mı önemli sorusunu getiriyor. yani hoca üniversiteye mi katkıda bulunuyor, üniversite hocaya mı katkıda bulunuyor. mesela oxford'da çalışmak bir hocaya prestij mi kazandırır, çok iyi bir uzmanın oxford'da görev yapması mı oxford'a prestij getirir meselesi. neyse bu konunun yeri burası değil.