tırt ya da balon olmayan rock grubu. içinde bulunduğumuz yıllarda aktif olan grupların en iyilerindendir hala dağılmamış olan bir kaç güzel gruptan bir tanesidir. grup sizi bir my sweet prince ile vurur ardından bir de without you i'm nothing gelirse hüznün dibine vurursunuz.
bir de plasebo etkisi vardır ki tıp da sık kullanılan tedavi şeklidir. hasta ilaç kullandığını sanır oysa ki ilaç verilmez hasta psikolojisi buna inanır ve hasta iyileşim sürecine girer. bir çok iyi neticesi vardır. halk arasında bu ilaçlara şeker hapı denir.
müthiş ingiliz müzik grubu.
gay olmalarına rağmen sanatlarını iyi icra etmektedirler.
i know..my sweet prince..meds.. dinlenilesi şarkıları arasındadır.
Where is my mind'la ver iz may maynd dedirtirken,
protect me from i want'la psikotik bi havaya sokan,
every you and every me ile kendine bağlayan,
song to say goodbye, my sweet prince ve burger queen ile depresyona sokan
Special K ve bitter end ile ah ulan dedirten, çoğu şarkısı birbirine benziyor gibi gelse de birbirinden farklı harika şarkılar yapan alternatifçi guruptur efendim. Bi kere başlandı mı gerisi gelirdir. Bi de this picture var, bi de tabi johnny and marry var ki onu dinleyince eminim benim conum/merim nerde diyeceksiniz. şiddetle tavsiye edilir.
Eklemeden de edemicem brian molko'nun gey olup olmaması kimseyi bağlamaz abi, yaptığı müzikteki sanata bakın ki tatlı bi gey adam.
Hatta bazen göz kaleminin kızlara yakışmadığı kadar onun o derin mavi gözlerine yakıştığını düşünüyorum. Şimdi siktirin gidin antigeyciler!
bazı bazı bu grubun parçaları içinde kayboluyorum.. böyle bi tansiyonum düşüyor. gözüm kararıyor.
bazı bazı da "we're born to lose" "you're one of god's mistakes" gibi sözler duyunca kendimi alayına isyan lan diye bağıran genç irisi bir arabesk şarkıcıyı dinlermiş gibi hissediyorum.
bazen anlaşılmaz kelimeleri bir arada kullanmak için çok kasıyolar gibi geliyor.. sagopa ya benzetiyorum.
bazen yok abi adamlar aşmış, söylenecek söz yok diyorum. sıradanlığa düşüyorum. elimden başka bir şey gelmiyor.
ama sana söyliim: ben bile hissediyorsam, bir arızaları vardır abi. kesin vardır. hayra alamet değil.
2009 yılı istanbul konserinde en çok eşlik edilen parçalarından birisi "song to say goodbye" olan enfes grup. ama o brian'a söyleyin saçını inek yalamış gibi yapmasın bi'daha.
bu grubun şarkılarını dinlemeden geçen bir günüm daha olmadığını yeni fark ettim bugün. en sevdiğin grupların bile sevmediğin, listende denk gelince bir sonrakine geçtiğin şarkıları vardır. ama bunların yok işte. hepsi ayrı ayrı güzel. molko'nun sesine de hayranım. çok derinden, hisli. seni triplere sokabilecek şekilde. istediğini veriyor, sen ağlarken o da seninle acı çekiyor. şarkıları, yaptıkları müzik içerde bir yerlere dokunuyor. tam kararında her şey. ne bileyim seviyorum bu adamları da yaptıkları müziği de.
Aşırı yakışıklı biseksüel bir soliste sahip grup. Protege moi şarkısının klibi izlenmeye değer. ŞArkı sözleri ve müziğiyle bu kadar uyumlu klip çekmek cesaret ister. http://video.google.com/v...docid=9051889439031709741
Bütün müzik zevklerinin ortasında birleşen alternatif ingiliz rock grubu.
''Buna vermeyecek kız yoktur'' dediğimiz bir solist'e sahiptir grup, gerçekten'de çok yakışıklı, çok yetenekli bir kişidir kendisi! Kimden bahsediyorum tabii ki (bkz: Brian Molko).
Bu arada 9 Aralık 2000'de Hilton Convention & Exhibition Center'da belkide müzik yaşantılarındaki en muhteşem konseri istanbul'da yapmışlardır.
alternatif rock yapan Londra çıkışlı grup. britanya müziğinin önde gelen isimlerindendirler. kariyerlerinin başlarında hard parçalar ağırlıklıdır sonrasında yavaşça alternatife dönüş görülür. Brian molko'nun farklı bir ses tınısı ve söyleyişi vardır bu yüzdendir ki hayranları kadar Brian'ın yorumunu beğenmeyen de pek çok insan vardır. song to say goodbye, pierrot the clown, special needs, twenty years, meds, infra red, ashtray heart, english summer rain, slave to the wage ve daha nicesi dinlenilesi placebo şarkılarındandır.