pkk ya teror orgutu diyemem

    1.
  1. DTP başkanı Ahmet Türk, "Şu anda PKK terör örgütüdür demek sizin için çok mu zor" sorusuna "Elbette ki zor. Benim insanlarım diyecek ki devlet hangi adımı attı da bunu söylüyorsunuz? devlet operasyonlara devam ediyor... Barışçıl demokratik bir sürecin başlaması konusunda talepler oluyor, biz silahları bırakmaya hazırız.(!) * fakat , devletten bir çıt çıkmıyor.! Ortada devletin halkı kucaklayacak bir politikası yok. gerçi önemli olan benim insanlarımın duygusu." Dedi.

    duygu?
    insanlarının duygusu derken hangi duygu bu böyle de 20 yaşındaki canları gözünüzü kırpmadan öldürebilmek bu duygunun eseri! Hangi hisler bu toprakların bir kısmının size ait olduğu hayalini kurdurtan? Hangi dil bu bizim topraklarımızda bize yabancı gelen? Demokratiklik oyununda dünyanın bundan çıkarı ne? Maalesef sizin için iyi niyet dökülmüyor kalbimizden.sahi siz hiç anladınız mı evlatlarına doyamayan anaların halinden?
    27 ...
  2. 2.
  3. zeytinyağlı yiyemem aman,
    basma da fistan giyemem aman,
    senin gibi cahile,
    ben vekilim diyemem aman.
    15 ...
  4. 3.
  5. +ben pkkya terör örgütü diyemem.
    -ne diyosunuz efendim. siz türkiye cumhuriyeti millet vekilisiniz yakışmıyor.
    +baba derim ben ona, çünkü benim anneme çok dayanak* sağlamışlardı.
    10 ...
  6. 5.
  7. "soyadının türk olması ne garip bir ironi oluşturuyor" dedirten (m)illetvekilinin mecliste neyi temsil edeceğini gösteren açıklaması...
    8 ...
  8. 19.
  9. ahmet türk pkkya terör örgütü diyemeyeceğini açıklarken şu cümleyi sarfetmiştir;

    "Barışçıl demokratik bir sürecin başlaması konusunda talepler oluyor, biz silahları bırakmaya hazırız"

    burada biz derken kendisinin pkk terör örgütüne mensup olduğundan bahsediyor. alenen bunu diyebilen bir milletvekili. silahları bırakmaya hazır olduklarından bahsediyor. pkkya yardım ettiğini, onlarla bir olduğunu kabul ediyor ama kendisine bir şey yapılamıyor. sebebi ise her dönem kaldırılacağından bahsedilen ama bir türlü kaldırılmayan milletvekili dokunulmazlığı. umarım bu dokunulmazlık başımıza daha fazla bela açmaz...
    4 ...
  10. 32.
  11. Yazılmış bi senaryonun ilk tiradından bir replik.
    3 ...
  12. 23.
  13. 4 gün önce Zinnar Fidan'ın Kürt sitelerinden "Rızgari"de bir açık mektubu yayınlandı. Zinnar Fidan, infaz emri imralı'dan verilen ve iki yıl önce, 6 Temmuz 2005 tarihinde Diyarbakır'da güpegündüz PKK'nın tetikçileri tarafından öldürülen Kürt siyasetçi Hikmet Fidan'ın oğlu.
    Hatırladınız mı? O günlerde Baydemir'e sorulmuştu:
    Cinayete niye tepki göstermediniz?
    Cevap: Strasbourg'taydım. Fırsat bulamadım.
    Peki Kürt aydınların cinayeti kınayan bildirisine niye imza koymadınız? Cevap: Hiç haberim olmadı.
    Fidan'ın cenazesini kaldırmak için niye ambulans vermediniz?
    Cevap: Aracın benzin deposu delikti.
    Fidan'ın ailesine niye başsağlığı dilemediniz, niye taziye ziyareti yapmadınız?
    Cevap: Vaktim olmadı.
    Papağanlaştıran zemin
    Savunma avukatları PKK tehdidiyle birer birer çekildiği için sürüp giden mahkemede babasının katilleriyle tek başına mücadele eden Zinnar Fidan açık mektubunda Kürtler'e şöyle sesleniyor:
    "Düşünebilseydik eğer, şiddet sarmalının zihnimizi esir eden, bizi papağanlaştıran zemininden, ya hep ya hiç açmazından, başkalarının üzerinde gördüğümüzde nefretimizi tahrik eden sev ya terk et' dışlayıcılığından uzak olurduk. Hikmet Fidan cinayeti bu zihin sapıklığının ve paranoyanın eseridir. Bu bizim ölümüzdür, ölümümüzdür. Kanı bedenimizdedir. Kan bedenimizdendir."
    Hikmet Fidan'ın oğlu Kürt aydınları ve siyasetçileri için çarpıcı tespitlerde de bulunuyor:
    "Gerek geniş halk kesimleri, gerekse Kürt örgütsel yapılanmaları ve Kürt aydın çevreleri olarak kendi(mize dönük) kaba fanatizmi aşamıyoruz. Düşmanı ve ötekiyi, her zaman ve daima kendi dışımızda aramak, bu hamasi üslupta ısrar etmek, Kürtler olarak bizi körleştiriyor, irrasyonel kılıyor ve bu irrasyonalitenin de sonuçları çok ağır ve trajik olabiliyor. Hikmet Fidan cinayeti bize bizden çıkarılmış bir faturadır örneğin. Kürtler'i bir köy ahalisi, kendisini de köyün ağası zannedenlerin çıkardığı bir fatura.

    Ona kızmayın, acıyın
    Hikmet Fidan'ın kader birliği yaptığı arkadaşları, onun haince infazı karşısında sustular. Korkudan olduğu belirgin çaresizce bir sessizliğe sığındılar. Bu durumda sormak gerekiyor: Emirkomuta zinciri ile yürüyen bir siyaset biçiminin hemen bitişiğindeki ölümler ve ölüm tehditleri ile nereye gidilebilir? "
    Bu cümleler her şeyi anlatmıyor mu? Güneydoğu halkı da, onların temsilcileri de bir cinayet şebekesinin tutsağı durumundalar.
    O nedenle Baydemir'in çıkışlarına öfkelenmeyin, tam tersine ona acıyın.
    Tabii ki "Devlete de, PKK'ya da eşit mesafedeyiz" diyecek, "Türk Ordusu ile PKk'nın eş zamanlı olarak silah bırakmasını" önerecek, Öcalan'ın yaşgününü kutlayacak, belediyenin araçlarında PKK malzemeleri taşınmasına en azından göz yumacak, PKK'lıların cenazelerine ambulans tahsis edip ailelerini ziyaret edecek.
    Çünkü onun iradesi ipotek altında. Çünkü o imralı'daki köy ağasının zavallı bir marabası...

    (bkz: http://arsiv.sabah.com.tr/2007/07/10/safak.html)

    Olaya bu perspektifte batığımızda. insanın önce g.tünün yemesi gerek ahmet beycik...
    sende varmı okadar yöt...
    2 ...
  14. 18.
  15. -ama hepimiz ipneyiz aslında diyebilirim.
    2 ...
  16. 25.
  17. orospu orospudur. kim çıkarıyor hayat kadınıdir diye.

    edit: * *
    5 ...
  18. 10.
  19. o zaman allah belanı versin denilesi insanlar. şahsım adına onlara pkk demeyi bırak çok da güzel ve manidar söverim.
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük