askerlikten kaçarken kulağımızın dibinden keleşin kalleş mermileri uçuşmadı bizim hemşerim. askerliğin arı kovanına koşa koşa giderken nasıl güle oynaya ve kararlı gittiysek, öyle görevimizi yaptık ve yine görevini yapmanın dayanılmaz hafifliğinin yakasına yapışan artda bırakılan vatan evlatlarının, kankardeşlerinin, mücadele yoldaşlarının hüznü ve gururu ile döndük ana yuvamıza.
şimdi gururla hatırladığımız gerçekleri haykırıyoruz.
kulağına sevgili busesi dışında ses çalınmayan dallamaların duymadığı sesleri duydu bu kulaklar. ihaneti gördü. hainliğin karanlığını izledi gece gündüz.
çayır çimen, dağ tepe, köy şehir, çiçek bahçesinde, baba evi çayırında koşturur gibi fink atamadık, hayatımızın baharında mayın tarlalarında, kendi canımız için değil, önümüzde ve ardımızdaki vatan evlatlarının canı için gözümüzü kırpmadan, bir gözü yerde, bir gözü dimdik ilerde pusudan pusuya gezdik biz.
askerliğimiz bitti şehadete ulaşmış silah arkadaşlarımıza özenerek ve kendi gelmeyen şehadetimize hafif üzülerek döndük biz. geceleri sırtımızdan yediğimiz kurşunların acısı ile, yanıbaşımızdaki kardeşimize sıkılan kurşunun sesi ile uyandık. korkularımıza, gurur giydirip, titreyen günaydınlar attık sevdiklerimize. biz sizin anlık hüzünlerinize gark olmuyoruz şehit haberleri alınca. biz her şehit haberinde beynine, yüreğine, etine ve kemiğine kalleş kurşunun sızısını garkedenlerdeniz. buğulu gözlerle, kan beynine hücum etmiş, çaresiz dertlere kapılıp, savrulmuş bir yanımız delifişek gibi tekrar gitmek isterde asker ocağına, bizim gibi gururla sırasını bekleyen mert vatan evlatlarını düşünüp, bir umut göreve çağrılacağımız günleri bekleriz.
bu vatana değil bir canımız, tüm varlığımız feda olsun dedik, diyoruz, diyeceğiz.
edit: entry im her eleştri yapanın, illada askerden kaçmış ve iş yapanlara çamur atan, bol keseden sallayan adam olmadığını anlatmak içindir.
bu ülkede görevini yaparak, görevini eksik yapanlar ve ülkeye bela olanları eleştirenler de var.
tabii ki eleştiriye insan kendisinden başlamalı. görevini ve sorumluluklarını yerine getirmeden, mangalda kül bırakmayan, korkak korkusuzlara hepimiz yazıklar olsun diyoruz ve diyeceğiz.
korkaktırlar.
lafla peynir gemisi yürümeyeceğini bilmez icraatten yoksun atıp tutan tiplerdir.milliyetçilikten atatürkçülükten bahsedip vatan kurtaran pkk aleyhine binlerce küfür savuran ama iş başa düştüğünde hep bir bahanesi olan insanlardır.bu vatanda yaşayan ama buraya ait olmayanlardır.
samimiyetsizliktir.vatanı uğruna canını vermeye gönüllü bir çok insanın yanında utanç tablosudurlar.
aynı zamanda, filistin'e giden yardım gemisine yapılan saldırı sonrası, israil'e küfredip 'savaşa gidelim' diyip, 'hadi git lan' dendiğinde ortalıktan kaybolacak insan güruhudur.
bu mantığa göre doğuda( hemde bi çok yerinde) askerlik yapmış olmam bana bir çok hak mı tanıyor ? ne çocukca bi yaklaşım diyorum.yazık.. boş insan, boş başlık denklemi. ( zoruna gitti değil mi sahibi olduğunuzu sandığınız dağlarda sizin gibileri avlamamız)
doğuda askerlikten kaçmak ne demek la ? neresi çıkarsa çıksın, paşa paşa yapıyor işte herkes askerliğini. sırf doğu çıktı diye, askerlikten kaçan bir adam görmedim ben daha. sanki insanların nerde askerlik yapacakları konusunda seçme hakları var. bu ne saçma bir başlıktır.
sağda solda it gibi ürüyüp, lafta ağır icraatte hafif kişilerin davranışıdır.
olayı gözünde o kadar büyütür ki içindeki nefreti faşistlik yoluyla, sanki sokaktaki adam üzerine atlaycakmış bir hali vardır. tabi bu psikoloji altında uzun süre yaşayamaz. ya askerliğe gitmez, gitse de zindana gitmiş gibi bir hali oluyor.
hangi araştırma sonucunda, hangi gözlemler sonucunda yazıldığını merak ettiğim başlık. tipik "2 kişi gördüm 2 si böyleydi" muhabbetinden yola çıkılmış düz mantık olayı. onca laf saymak için kelime oyunlarıyla böyle yollara başvurulması basitliktir.
insanlar kendi hayallerinde yaşattıkları karakterleri, ülke gerçekleri adına tespit yapar oldu. bu bilim ve kültürden uzak olan yöntemdir. tekrardan diyorum, istatistik muhabbeti yapıyorsanız kültür birikiminiz ve belgeleriniz olması gerek. aksi halde ucuz siyasetin kuklaları olmaktan öteye gidemezsiniz, çoğunuz da öylesiniz.
ek olarak; ben bu tür insanlarla karşılaşmadım. insanlar doğuya giderken kafaları bazen değişik duygular etkisinde olabiliyor, bu çok doğaldır. insanlar ihtimalleri düşünür. fakat hiçbirinin siyasi düşüncesi böyle basit bir kafa karışıklığı yüzünden değişmez. en azından karakterli insanlarda olmaz, basit insanlar herkesi kendisi gibi sanmamalı.
