bugün kandil'de yapılan açıklamaya göre pkk'nın üç aşamalı planıdır. tek yanlı bir plan olmadığı, "devletle gizli anlaşma eseri" bir plan olduğu bellidir. öyle olmasaydı, pkk kendi başına çekilme kararı almazdı. demek ki, kendilerine verilen sözler vardır. bunlar, 2. ve 3.aşama olarak açıklanan aşamaların ayrıntılarında gizlidir.
ilk aşama olan türkiye'den kuzey ırak'a geri çekilmenin ardından gelen ikinci aşama "devletin yükümlülüklerini yerine getirmesidir". bu "yükümlülükler" " anayasa'da istenen değişikliklerin yapılması ve kürt varlığının tanınması" (türk varlığının anayasa'dan çıkarılması), "koruculuk, özel tim vb. alan hakimiyeti sağlayan ve terörle mücadele eden özel savaş mekanizmalarının dağıtılması" ve "demokratik sivil toplum zihniyetine uygun ortamın yaratılmasıdır(sürece karşı çıkanları terörden nemalanamakla, barışı baltalamakla, akan kanın durmasını istememekle suçlayarak halkın beyninin yıkanması-akil adamların kullanılması gibi). 3.aşama ise, "normalleşme" olarak formüle edilen ve "barışın kalıcılaştırılması"," önder apo'nun serbest bırakılması" ve "gerillanın* silahsızlandırılması"dır.
siyasal iktidarın ilk aşamadan sonra anayasa'da kendi istediği değişiklikleri pkk'nın istediği değişikliklerle birlikte gerçekleştirmesi, planı uygulamak için olağanüstü yetkilerle donatılmış başkanlık sistemine geçilmesi, başına da rte'nin geçirilmesiyle plana hız kazandırılması, terörle savaşan güvenlik birimlerinin pkk'nın hareket alanını genişletmek amacıyla lağvedilmesi, tc ibaresinin tümden kaldırılması, adında türk ve türkiye sözcükleri geçen şirketlerin dahi bu sözcükleri kullanmasının yasaklanması, ülkenin adının dahi değiştirilmesi, yerel yönetimler yasasıyla kürtlerin yaşadığı bölgelere kısmi otonomi sağlanması, en az 1000 yıllık türk varlığını silikleştirerek türk varlığının batılı egemenlerin de istediği gibi süreç içinde ortadan kaldırılması, ulus devletin ortadan kaldırılması, ardından özerkleşen bir kürt bölgesi yaratılarak, başına da serbest bırakılan apo'nun geçirilmesi, bu fiilen özerkleşmiş yapının siyasi yönden güçlendikten ve meşruiyet kazandıktan sonra silahlarını sözde bırakacakları yalanı ile pekiştirilen bir ihanet senaryosunun ve şimdilik adı konmasa da, 4.cü aşama olarak "büyük kürdistan" devletinin kurulması sağlanmak istendiği açıkça ortadadır. 4.aşama, kendi siyasi emellerine ulaşanların emperyalizme sunması şart olan bir şükran borcu olacaktır.
cumhuriyet, üniter devlet, demokrasi, ulusal varlığımız ve ulusal onurumuz, din tüccarı-kürtçü-emperyalist-siyonist ittifanın büyük tehdidi altındadır. bu ittifak, "sürece" karşı çıkma potansiyeli olan devlet kurumlarını pasifize etmek üzere asimetrik operasyonları,tam da bugün kotarılan bu plan uygulanabilsin diye yapmıştır. bu ittifakın din tüccarı ayağı, tam iktidar için terörle ittifak kurabilecek kadar bu ülkeye düşmandır. bu uğurda, kendi ordusunun komuta kademesini dağıtmış, milli savunmanın kozmik sırlarını deşifre etmiş ve devlet yapısını altüst ederek, ülkenin gücünü zayıflatmayı dahi göze almıştır. yaptıkları tahribatı, yabancı bir düşmanın bile bu kadar iyi yapamayacağı bu zihniyet, bu ülke topraklarının moğol istilasından sonra gördüğü en büyük felakettir.
bu oyun ancak türk halkının silkinip uyanması ve bu bir avuç suçluyu sırtından atmasıyla önlenebilir.
bu meyanda, "barış geliyoo" diyen sevinen tatlısu aydınlarının, "barış"ın faturasının terörün faturasından çok daha ağır olduğunu anlamaları gerekir.
devlet otoritesinin daha dogrusu turkiye cumhuriyetinin fiilen bittiginin resmi. Artik uzun vadeli planlarinizi dikkatli yapin derim. Neticede birkac yila bolunmus ic savas halinde bir anatolia birlesik devletlerinin birer vatandasi olacagiz. O da artik yasamimizi devam ettirebilirsek can guvenligimiz kalirsa.