1998 bildirisi de dikkate alındığında hasan mezarcı'nın mesih olmasıyla özdeşleştirilebilecek iddia.
1980'lerde kitleleri sosyalizmden arındırmak amacındaki ABD'nin Türkiye üzerindeki işini görecek durum.
(bkz: ayinesi istir kisinin lafa bakılmaz)
pkk marksist leninist bir örgüt olarak kurulmuştur. bunun sebebi de sovyet rusya'nın desteğini sağlayabilme amacıdır. fakat örgüt üst yönetiminin yahudi-amerikan yakınlaşmaları sonucunda marxist-leninist likten vazgeçip amerikancı bir çizgi benimsemişlerdir. tersi bir durum düşünülümez zaten..
ayrıca her önüne gelen örgüt kendine siyasi bir ideoloji belirler. örgütün siyasi ideolojisinin genelde açık seçik bir anlamı yoktur. bunu yapmalarının sebebi siyasi ideolojilerinin olması değil, o ideolojiden destek görme istekleridir. mesela filistin kurtuluş örgütü de aşırı solcu bir örgüttür ama çıkar çatışmaları haricinde kimse onlara terör örgütü diyemez. fettul islam denen örgütün islamla alakası yoktur, lübnan'da amerika tarafından yapay olarak ortaya çıkarılmış, "ortalık karıştırıcı(mixer)" bir örgüttür..
ayrıca şunu da belirtmek gerek karl marx denen adam ekonomisttir, emeğin değer teorisi üzerine ilginç yaklaşımları vardır. lenin ise politikacıdır, bugunku anlamda komunizmin temellerini o belirlemiştir.
04.06.1998 tarihinde asagidaki bildiriye sol görüşlü örgütlerle birlikte imza atan pkk nın sol görüşlü olmadığını savunan kişi söylemidir. aslında pkk ülkücü dünya görüşüne sahiptir. *
DEVRiMCi BiRLEŞiK GÜÇLERiN KURULUŞ BiLDiRGESi! Biz PKK, TKP(ML), MLKP, TKP/ML, TDP, DHP, DEVRiMCi SOL, TKP (Kıvılcım) devrim mücadelesini ilerletmek için, eylem birliğini gerçekleştirmenin heyecanı ve coşkusuyla, halklarımızı selamlıyoruz.
Eylem birliğimizi ifade eden Devrimci Birleşik Güçler;
1- Birbirlerinin bağımsız, ideolojik, siyasi, örgütsel varlığına ve faaliyetlerine saygılıdırlar. Farklılıklarımızın bilincindeyiz. Ancak bu, düşmana karşı somut hedefler temelinde birleşilen noktalarda birlikte yürümenin engeli olamaz.
2- Devrimci Birleşik Güçlerin eylem birliği, mücadelenin ihtiyaçları temelinde her alan ve kesimin somut koşullarına göre biçimlenir. Mücadelenin değişik sahalarının özgüllüklerine göre şekillenir.
3- Devrimci Birleşik Güçler birbirlerine her türlü dayatmayı reddeder. Anlaşma noktalarında beraber yürümeyi, farklılıklarda eylem birliği güçlerinin özgür iradesine saygıyı esas alır.
4- Eylem Birliğimiz, devrimci mücadelenin pratik ihtiyaçlarının hizmetindedir. Birlik olsun diye birlik anlayışını reddeder. Eylem birliği kendi başına amaç değil, devrim mücadelesine katkıda bulunmanın araçlarından biridir. Ne, niçin, nasıl? sorularının dışında bir birlik sadece gösteridir. Eylem birliğimiz somuttur.
Türkiye Cumhuriyeti devleti, halklarımıza karşı topyekün bir savaş sürdürmektedir. Buna karşı çıkmadan demokrat dahi olunamaz. Ezilen Kürt ulusu ve azınlıkların inkarı, emekçilerin azgınca sömürülmesi üzerinde yükselen T.C. rejiminin, Milli Güvenlik Kurulu kumandalı sürdürdüğü Özel Harp gerçeğini her kesim yaşıyor. Bu vahşet üzerinde uzun uzun durmaya gerek yok. Vahşeti onaylamak, sessiz kalmak suçtur.
Varlığı reddedilen, imhaya maruz bırakılan Kürt ulusunun kendi kaderini özgürce tayin etmesi hakkıdır. Bu hakkı gaspeden T.C nin kendisine dayattığı boyunduruğa baş kaldırması meşrudur. Topyekün haksız savaşa karşı Kürt ulusu ve azınlıkların, Proletarya ve Emekçilerin Ulusal ve Sosyal Kurtuluş Savaşı, haklı bir savaştır. Ulusal, sınıfsal, inanç, cins baskısı T.C. sisteminin gerçekleridir. Haklı savaş dayatılan bu eşitsizlikleri altetmeyi hedefler. Topyekün haksız savaşa boyun eğmek bir insanlık suçudur. Buna karşı kurtuluş için zafere kilitlenmiş bir ruhla, topyekün direniş perspektifiyle yüklenmek acil bir görevdir. Sistemin halklarımıza kesilen krizinin faturasını kabul edemeyiz.
Krize müdahelenin adıdır Devrim. Devrimin ilerletilmesi için ciddi fırsatların olduğu bir coğrafyadayız. Bu fırsatlar bilinçli müdahale olmadan kendi başına devrime götürmez. Fırsatlar gibi ciddi tehlikelerle de yüzyüzeyiz.
Ve yine bunlar bilinçli müdahale dışında göğüslenemez. Bir ABD eyaleti konumundaki T.C., emperyalizm, siyonizm, Kemalizm birlikteliği ile, sadece Türkiye ve Kürdistan halkları için değil, bölge halkları açısından da ciddi bir tehdittir. Emperyalizmin ve özelde ABD emperyalizminin bir karakolu olarak konumlanmış T.C. nin Güney Kürdistan a yönelik operasyonları bu gerçeğin dışında kavranamaz.
Devrimci Birleşik Güçler bu durumun bilincinde olarak, T.C ne karşı mücadeleyi, emperyalizme karşı mücadeleden soyut ele alamazlar. Anti-emperyalist, anti-faşist, anti-şovenist ilkeler eylem birliğimizin harcıdır.Bu perspektifle, her alandaki devrimci muhalefet dinamiklerinin mücadelelerini merkezileştirme, birleşik devrimci eylemini koordine etme ihtiyacına, eylem birliğimiz verilmiş anlamlı bir cevaptır. Askeri bastırma harekatlarıyla sonuç alamayan ve alamayacak olan T.C. rejmi, UNITA örnekli sözde sol işbirlikçi alternatifler yaratma projeleriyle, devrimci savaşı dejenere etme, saptırmaya çalışmaktadır.
Eylem briliğimiz MGK yedekli ve emperyalist Yeni Dünya Düzeni sözde solculuğunu reddeder. Demokrasi devrimsiz olmaz.
Gerçek demokrasi mücadelesi eylem birliğimizin temel konularından biridir.
Kontrgerilla, mafya, çete T.C. devletine münferit bir sızma değil, devletin karakteristik özelliğidir. Ve sürdürülen topyekün haksız imha savaşının sonuçlarıdır. Haksız savaş tüm egemen sınıf kliklerinin şimdiki durumda üzerinde anlaştıkları konseptir. Nitekim gündeme gelen her bir hükümet, MGK nin emireri olarak, savaş postallarını giymiştir. Parlamentosu, medyası ve tüm kuruluşlarıyla topyekün haksız savaşın hizmetine göre konumlanma, T.C. devletininin aşikar olan somut bir olgusudur. Sözde hükümet, parlamento, anayasa göstermeliktir. Gerçek anayasaları, Milli Güvenlik Siyaset Belgesidir. icra Kurulları Genel Kurmaya bağlı kriz masalarıdır. Kanun koyucu ve uygulayıcı Milli Güvenlik Kuruludur. Tüm egemen sınıf klikleri, devletin kaptanı, ordunun belirlediği çerçevede hizaya getirilmişlerdir. Aralarında çıkar çatışmaları mevcuttur. Ancak, resmi Kemalist ideoloji ve bunun üzerinde yükselen devletin temellerinde mutabık kalma kaydıyla! Bu noktada en ufak zorlama, Ordunun balans ayarlarıyla makul sınırlara çekilmektedir. 28 Şubat sürecinin anlattığı da buydu. Rant dalaşı, 28 Şubatla Kemalist yeniden restorasyonu vesilesi haline getirildi. Bunu Ordunun ilericilik bayrağını kaldırması olarak alkışlayanlar MGK kumandasına girmişlerdir. Dayatılan Laik - anti Laik saflaşması ciddi yanılsamalara yol açmaktadır. Eylem Birliğimiz, halklarımızın safları ve alternatifinin devrim ve sosyalizm olduğunu bir kez daha ilan eder. Bu mücadelede daha ileri biçimleri hedefler.
Tüm uluslar için tam hak eşitliğinin, halkların kardeşliğinin, proletarya ve ezilenlerin birliğinin, bağımsızlık-demokrasi ve sosyalizm yoludur devrim. Eylem Birliğimiz bu kavganın hizmetindedir.
türkiye'de solcu gecinen büyük cogunlugun kürtcülügü desteklemesinden yola cikmis bir önermedir. isin altinda yatan boyut tamamen farklidir. cünkü pkk'nin solla, solculukla uzaktan yakindan alaksi olmadigi gibi, aksine fasizmin allahini yapan bir örgüttür.
yaptıklarına bakıldıkdan sonra çokta iplenmeyecek meseledir.
-babanne
+ne var lan deyyuz
-duydun mu pkk solcuymuş
+sağıda aynı bok soluda aynı bok boşver...
solcu olup sosyal politikalar güttüğü için binlerce davarı dağlarda gütmektedir ya da almanyada sözde şehitleri için mevlüt okuttuğu zaman sağcı denilebilir. ama insan denilemeyeceği açıktır.
bölücüdür* diye cevaplandırılabilir soru tümcesidir. bu tarz kuruluşların en başının niyeti aslında rant elde etmek olup, diğer gerzekler de onun güdülemesine göre hareket eder. insanoğlu tapınacağı bir şei yaratılışının başından beri aramıştır. kimi bir pop star bulur, kimi terörist başı...