- tavsiyelere çok fazla kulak asma, yaşayıp öğren çünkü herşey geride kalır ama başarı öyle değil.
- yarın yaparım diye ertelediğin şeyleri bugün yap.
- kimseyi kırmamaya özen göster, yalnız kalma.
- işini sevmiyorsan istifa et, sevdiğin işe yönel vaktini harcama.
Önemli olanın başkalarının kararları değilde kendi karalarının olduğunu bilmen gerekir. Çünkü çoğu insan kendi karaları doğrultusu yerine başkalarının karaları ve düşünceleri dahilinde hareket ediyor ve iş işten geçtiğinde pişman oluyor, bundan kaynaklı şikayetler çoğalıyor. Kendi kararları doğrultusunda mantıklı seçimler yapan insanlar asla pişman olmazlar. Aldığı kararlar doğrultusunda başarısız olsa bile tecrübe sahibi olur ve bu bir sonraki kararın uygulanmasında ona yol gösterir. Bunu söylerken demek istediğim sadece sizin düşünceniz önemlidir demek değildir. Aslında demek istediğim karar almadan önce bilen birilerine danışın ama sadece bilen insanlara sonra kendi kararınızı kendiniz verin. Deneyen insanlar emin olun pişman olmayacaklar.
“Ah keşke” dememesi için karşındaki insana verdiğin bir çeşit fikirlerdir. Bence gereksizdir. insanoğlu hep kendi bildiğini okur. Verilen tavsiyeler şunlardır;
Yapma, etme o kötü biri.
Gitme, orası kötü bir yer.
Sevme, o sana zarar veriyor.
Alma, çok pahalı. Vb.
Bana göre ise; Yaptıklarımdan pişman değilim. Aklım hala yapmadıklarımda. *
haklı olduğunuzu bildiğiniz halde sırf karşı tarafın gönlü olsun, efendilik bende kalsın diye özür dilemeyin. bunu yapmayın. özellikle kadınlar bu jestinizi - ya da mahcubiyetinizi diyelim- kendine koz edinip ilişkinin ilk gününden itibaren yaşanmış tüm kötü olaylara katkı(!) yaparak kafanıza kakacak, iç huzurunuzun amına koyacak, kendisi evliya olacak ve siz de orospu çocuğu olarak damgalanacaksınız.
Bu hayat yolculuğunda; gün içinde birlikte olduğun, gülüp eğlendiğin arkadaşların varken, gece yine kendinle baş başa kalırsın. Bu yüzden kendinle ilişkin daima iyi olsun ki, fırtınalar yıldırmasın seni iki darbede. Güvenme kimseye çok da. Arkadaş bu, bakarsın bugün var yarın yok.