piyonla evlenen vezir

    1.
  1. at gibi hatun varken büyük cehalet sergilemiş yazardır.
    71 ...
  2. 224.
  3. 8. nesil silik yazar.

    bu sözlükte yaklaşık 1 yıldır yazmaktayım. ve bu süre zarfında ilk defa nick altıma kendimle ilgili bir entry giriyorum.
    kısa tutacağım. konuya gelelim;

    bu süre zarfında sözlüğe belki bir şeyler katabildim, belki de sözlük bana bir şeyler kattı. ama ne katarsa katsın benim için sanal bi' platform olmaktan öteye geçmedi sözlük. 1 sene boyunca yaptıklarımdan bahsetmeyeceğim zaten bilen biliyor.

    her ne kadar sözlükte eğlenceli vakit geçirsem de, kimi zaman naçizane tarzımla minimal mesajlar vermeye çalışsam da, kimi zaman ufak tartışmalar da geçirmedim değil. kimi zaman yapıcı eleştirilerle karşılaştım, kimi zaman ağır uyarılar aldım. her ne kadar bunların sayısı çok az olsa da. -ki nick altı tartışmalardan çok eleştiri ya da övgü kapsamlı olmasına dikkat eden yazarlardan biriydim.

    dediğim gibi ufak çapta da olsa tartışmalar yaşanıyordu. fakat bu tartışmalar sanal bi' platformdan çıkıp şahsımıza, şerefimize uzanacak kadar seviyesizleşmedi.

    aralarında bir zamanlar çok yakın olduğum, sohbetini sevdiğim yazarlar da dahil son günlerde ağır tartışmalar yaşadık.
    fakat bunu yaparken bile hakaret etmemeye çalışarak yaptık. neticesinde burası sanal bi' dünya, internetin fişini çektiğimiz andan itibaren hiçbir şeyiz. işte kavgalarımız da bunun bilincinde ilerledi. tartışmayı biz değil, nicklerimiz yaptı. olması gereken de zaten buydu.

    bakın arkadaşlar, bugüne kadarki entry'lerinde çok nadiren argo kullanan, türkçeyi doğru kullanmaya çalışan bir yazar olarak şunu söylemek istiyorum;

    son 2 gündür 'orospu çocuğuyca' yazılmış entry'lerle karşılaştım. buranın sanal bi' platform olduğunu, aslında bir hiç olduğunu geçtim...
    yazarlığımı, şahsımı bile geçtim... fakat bu aşağılık zihniyet en sonunda zihinsel engelli kardeşime kadar sıçradı.

    "otistik kardeşini millete meze ediyor, oy topluyor."

    bu denli insanlıktan nasibini almayan insanların arasında bırakın yazmayı, aynı çatı altında bulunmam mümkün görünmüyor.
    cümle bile kurmayı beceremeyen, yazabildikleri için insanların yazar yapıldığı bu platformun bir gün düzeleceği umuduyla, o güne kadar yazmama kararı almıştım. fakat,
    zihinsel engelli kardeşimi kullanarak oy topladığımı düşünen bu zihniyet en sonunda da bunları kusmuştu;

    "ölen arkadaşını kullanıp acıtasyon yapmış, karma yapmış. aha bakın linki de şu."

    bu aşağılık zihniyete yorum getirebilmem için önce aldığım eğitimi bi' kenara bırakmam gerek. yine de yapmayacağım.
    aileme kadar özel mesaj yoluyla edilen küfürlere, tehditlere de cevap vermeyeceğim.
    tek söylemek istediğim; umarım allah kimseyi böyle bir acıyla ıslah edip üstünden acıtasyon yapılabilmesinin mümkün olup olmadığını göstermez.

    kısacası;
    ardımda bırakmak istediğim tek şey 'kalite'dir. görüyorum ki benim bu sözlüğe katabileceğim hiçbir şey yokmuş aslında.

    5 dakika önce sözlükteki ilişkimi kesip beni silik yapması için zall'a ricada bulundum. tahmini 1-2 gün içinde de silecektir.

    yazarlığım boyunca emeği geçen, nazımı çeken, sohbetimi paylaştığım herkes hakkını helal etsin.
    umarım bu pislik yuvasında gururunuzu incitecek şeyler yaşamazsınız siz de.

    son olarak da moderasyondan bi' ricada bulunuyorum,
    kimseyi direkt hedef göstermediğimden entry'i silmezseniz sevinirim.
    42 ...
  4. 213.
  5. körebe oyununda kızların memelerini mıncıkladığım, saçlarını çekip çekip kaçtığım yıllardı.
    henüz çok küçüktüm...

    mahallemizdeki erkekler kendi aralarında maç yaparken, silahçılık falan oynarken ben sürekli kızlarla idim. ya valeybol oynar, ya birbirimizin ellerine şaplatır, ya ip atlar, ya da kaydırak oynardık. dertsiz ve tasasız günlerdi.
    henüz çok mutluydum...

    zira bu mutluluğumun en büyük sebeplerinden biride hoşlandığım kızın sürekli bizimle oyun oynamasıydı. adı pervin idi.

    ah pervin
    ah pervinim...
    1 can daha kazansın diye yakar topunu usulca eline verdiğim.
    istop da sürekli adını zikrettiğim.
    gördüğüm halde görmemezlikten gelip sobelemediğim
    benim mavi kurdelalı küçük kelebeğim.
    pervin
    pervinim...

    pervini bana bağlayan en büyük etkenlerden biriside dobra oluşu idi. düşündüğünü hiç çekinmeden söyler, yalanı asla sevmezdi. bir gün beraber merdivenlere oturmuş dondurma yalarken, ömür boyu beynimden çıkmayacak olan o cümleyi kurdu;

    - ben sezgin'i çok seviyom sidikli.

    ( sidikli benim lakabımdı ) ama konu lakabım değil sezgin piçiydi. nasıl olur da benim kelebeğimin kalbini çalabilirdi. bu nasıl bir cümleydi. sanki jerry tom'a teslim olmuş, safinaz kabasakal'la kaçmış gibiydi. olamazdı. olmamalıydı. elimde dondurma, dilim bi karış açık öyle kala kalmıştım. bu dalgınlığı, bu hüznü şloopss sesi bozdu.

    - dondurmanı düşürdün sidikli
    + sıçtırtma dondurmanı pervin. o çocuk sana göre değil
    - öyle deme. o yakışıklı bi çocuk . hem çok zeki biri.
    + neresi zeki be. salağın teki o.
    - salak değil bikerem, hem santranç bile oynamasını biliyo naberr.

    bu laf, beni birden düşüncelere sevk ettirdi. demek sezgin ibnesini satranç bildiği için sevmişti. diğer çocuklardan ayıran özelliği buydu. ben sezgini yenersem belki de pervin bana aşık olacaktı. artık o küçük kalbi benim için çarpacaktı. bi şekil de sezgini yenmem ve pervininde buna şahit olması gerekiyordu.

    ama nasıl?

    o zamanlar aklım piçlikten başka bi şeye çalışmadığından hemen deli bedri'ye haber verdim. deli bedri mahallemizin en psikopat çocuğuydu. çöp konteynırını didikleyen kedilere usulca yaklaşır, kuyruğundan tutar ve çevirip çevirip havalara fırlatırdı. oyun oynayan çocukların misketlerini avuçlayıp kapış yapar, maçın en zevkli yerinde oyuna dalar, topu alıp her kesi peşinden koştururdu. onlara çalım atar, kaptırdığı zaman ' at ulan topu ' deyip tekrar geri alırdı. her kes ondan korkardı. çünkü o çok iri ve kuvetli biriydi. bu bedri'yi 5 ateri jetonuyla kandırıp sezgin piçiyle konuşmasını/ tehdit etmesini sağladım. plan şuydu. - sezgin satranç takımını alıp pervinlerin bahçeye gelecek ve çaktırmadan bana yenilecekti. 'vay be kukla çok zekiymiş' falan diyecek, pervinin karşında beni övüp övüp duracaktı.
    henüz çok çakaldım...

    hülasa pervinle merdivenlere oturmuş, o piti piti yapıp ellerimizi şaplatırken sezgin birden bize doğru yaklaşmıştı. elinde satranç tahtası, kafasında bandaj vardı. ( anlaşılan salak bedri işi baya bi abartmıştı ) pervin acınası bi ses tonuyla '' noldu kafana vezir '' dedi.

    sezgin= yok bişey piyon. önemli değil düştüm.
    kukla= ne veziri ? ne piyonu be.
    pervin= vezir sezginin lakabıdır. o da bana piyon der.
    kukla= niyekine.
    sezgin= boş ver sebebini kukla. istersen gel seninle oynayalım. bilir misin satranç?
    kukla= eh işte.
    pervin= asla veziri yenemezsin kukla. o 1 numaradır.
    kukla= e peki görcez bakalım.

    ilk hamlemi yaptığımda hemen vezi.. şey yani sezginin sıfatına baktım. sezgin hafifçe kafasını çevirip göz kırptı. evet bu bi sinyaldi. yenilecekti. tanrım, bi oyun bu kadar mı zevkli olabilirdi? yalandan yere düşünüyomuş gibi yapıp parmağımı emiyor, elimi çeneme koyup zeki biri olduğumun resmini çiziyordum. hem de pervinin tam kalbine. göz bebeğinden taa içine...

    pervin bile şaşırmış 15 dakka da sezginin aklını almıştım. şah ve mat. yenilmişti sezgin. utanmasam ' siktir git ibne öğrende gel ' diyecektim. ama demedim, diyemezdim. pıtırcığımın o salak bakışını az daha seyretmeli kendimle gurur duymalıydım. pervin kendine gelerek, sezgine döndü ve;

    pervin= nası yani ya? nası?
    sezgin= demek ki kukla benden daha zekiymiş piyon.
    pervin= lütfen vezir, al satrançını git bahçemizden.
    sezgin= neden kovuyosun ki.
    pervin= bu kukla daha ip atlamayı bile bilmiyo ama sen ona yenildin.
    sezgin= olabilir.
    pervin= olamaz. defol git burdan. defollll.

    çok kızmıştı pervin. lütfen sen git deyip kovdum sezgini. artık pervinle baş başaydık. bu olay karşısında çok hislenmiş olmalı ki dayanamayıp ağlamaya başladı. hemen baş parmağımla göz yaşını silip, kafasını göğsüme bastırdım. saçlarını parmaklarıma doluyor, o görmeden pis pis sırıtıyodum.
    henüz çok fırsatçıydım...

    az biraz sonra iki elimle yanaklarından tutup, gözlerinin içine bakarak;

    - yeteneklerimi hafife alıyorsun pervin dedim.

    işte bu cümleyi söylediğim güne hep lanet okudum ve halen de okumaktayım, çünkü babamın mesleğinden dolayı o mahalleden taşınmış ve pervinden ayrılmak zorunda kalmıştık. sezgin de bunu fırsat bilip her şeyi pervine anlatmış. kukla böyleyken böyle yaptırdı demiş. artık onların yüzüne asla bakamam. zaten şimdi onlar da çok mesut. pervin sezginle evlenmiş. yani piyonla vezir evlenmiş. piyonla evlenen vezir peh!

    şimdi kıskandın mı diye soranlar olacaktır. kıskanmadım. asla da kıskanmam. niye kıskanayımki hem. tanrım kimi kandırıyorum ki!

    evleri var kale gibi.
    çocukları var fil gibi
    pervin olmuş at gibi
    nasıl kıskanmayım lan zibidi.

    ***

    ah ulan pervin. yaktın yıktın beni.
    bu senin şerefine zilli,
    yine de mutlu ol emi.

    yazan;

    salak aşkın, siydikli.
    28 ...
  6. 3.
  7. beyaz piyonsa 7 sırasındadır (adını bulamadım,kolon,sıra,7 numaradakı haneler)
    siyah piyonsa 2 sırasındadır.

    o piyon yakında vezir olacaktır. işini bilen vezirdir.

    sonra alır kollarına vezir olmuş piyonu,dalar uzaklarah7 hanesine, der ki:
    gözlerimin önünde vezir oldun,vakit bana nur topu gibi bir piyon bahşetme vakti.
    şah da hazır rok atmışken,yatağı boş,haydi gidelim.
    10 ...
  8. 16.
  9. çocuklarının adının '' pizir '' konulacağı evliliktir.
    9 ...
  10. 18.
  11. bir bakıma imkansızı seçmiş vezirdir. sen istediğin yere gidebiliyorken, geri bile dönemeyen piyonla ne kadar yürüyebilir ki? ama sanırım aşıktır ve bu yüzden önünde saygıyla eğilinecek vezirdir. ayrıca oyun sonunda tüm taşların aynı kutuya konulacağını bilen, sınıfsal farklılıkları gözetmeyen vezirdir. bu arada bir şeyi atlamışım, hiç belli olmaz bakarsın o basit görülen piyon bir anda vezirin de yardımıyla vezirliğe terfi edebilir. * *
    10 ...
  12. 183.
  13. her nesil bir trense bizim orta halli giden trenimizin lokomatif bölümünde çalışan en azimli kömürcüdür piyonla evlenen vezir, o olmasa tökezlerdik çünkü nesildaşlarımdan bazıları kömür yerine taş atıyor, kazanı dolduruyorlar, pev gibiler de kazanın tamamen taşla dolup tıkanmasına engel oluyor.

    haa ben mi, ben genelde kazana pek bir şey atamıyor, nadir olarak kömür atıyor olsam da daha çok kömür atanlara helal olsun diyerek gidişata katkıda bulunuyorum.
    13 ...
  14. 99.
  15. bu piyonla evlenen vezir:
    https://galeri.uludagsozluk.com/r/154739/+

    bu da düğün törenlerine gelen diğer taşlar:
    https://galeri.uludagsozluk.com/r/154740/+

    edit: p.e.v. arkadaşım benim fotoğrafı daha da belirgin hale getirmiş. buyurun:
    https://galeri.uludagsozluk.com/r/159729/+
    8 ...
  16. 144.
  17. 177.
  18. daha önceden nick altına gelip wonderkid bakınızını yapıştırdığım yazar. ( malın iyisinden anlarım ) hülasa kaliteli bir yazar tek bir cümleyle kendini belli eder zate..

    işte bu yazar da etti belli kalitesini cümlelerle kurduğu yazılarda.

    süper gerçekten. tebrik dilmeyi fazlasıyla hakkediyor. okurken yarılıyorum ona. şöyle bi yazı yazmış; (bkz: çok yakışıklı bir erkeğin çirkin arkadaşı olmak) diye. iş yerinde okudum bunu. ağzımdaki çayı püskürttüm amk. tam o ara sekreter kız girdi. yok lan bişi yapmadım ona. biliyo sözlükte yazar olduğumu. evrağı masaya atıp kaçıyo benden. uzun zamandan beri kızın götünü göremedim amk. çok ciddiyim geri geri çıkıyo hep. bi ara yakaladım bunu, bak dedim ümmühan cidden ben o bildiğin adam de.. '' sus be pislik herif, uzak dur benden ' dedi, dinlemedi beni. ama konumuz o zilli değil tabi. konumuz bu adam.

    değer verin lan böyle adamlara, tebrik edin ki teşvik olsun. küstürmeyin bu sözlükten. onlar yazsın biz de gülelim hep. çay bile içemeyelim amk.

    yeri gelmişken bi de o yazıya eksi oylama yapmışlar. güya beğenmemişler yazıyı. pehh!!!
    kıskançlık budur işte, çekememezlik hep. yazık valla, ne kadar çok acınası insan var burda.

    neyse, kaleminden ziyade ruhunun tükenmemesi dileğiyle. tebrikler sana ve senin gibilere.

    not; veziri sikeyim piyona bişi olmasın. *
    9 ...
© 2025 uludağ sözlük