pire

entry45 galeri5
    20.
  1. fransızca da en kötü anlamına gelen sözcük.
    1 ...
  2. 19.
  3. evvel zaman içinde develer tellak iken berberlik yapmış olan canlı türü.
    1 ...
  4. 18.
  5. uzunca bir sure evinizi kullanmadiysaniz, 3 ay kadar, eve dondugunuzde acik unuttugunuz pencereden iceri giren kedinin killari ve kakasiyla karsilasip bir anda dort bir yaninizi bu kucuk igrenc hayvanlar sararsa uykusuz bir gece sizi bekliyor demektir. ertesi gune randevu veren ilaclama sirketini beklerken ben, siz bu satirlari okuyorsunuz sevgili sozluk ahalisi.

    pireler, en asil kufurlerin muhattaplaridir.
    4 ...
  6. 17.
  7. çizgi filminde "kaaşşşıııkkkk!!" diye haykıran karakter.
    1 ...
  8. 16.
  9. uyurken insanın malum kaynak kısmında uçtuğu rivayet edilen hayvan.

    (bkz: kicinda pireler ucmak)
    0 ...
  10. 15.
  11. yiğidin kendi kanıyla besleyip büyüttüğü evcil hayvandır.
    0 ...
  12. 14.
  13. pireler kendi boyunun 150 katı yükseğe zıplayabilir.
    0 ...
  14. 13.
  15. Bilimsel olarak Ctenocephalides olarak adlandırılan pireler, Arthropoda (Eklem bacaklılar) türüne ait kanatsız, zıplayabilen ve kan emen dış parazitler olarak tanımlanabilir.

    Biyolojik olarak sınıflandırması yapıldığında,
    Tür .......Arthropoda
    Sınıf......Insecta
    Takım....Siphonaptera olarak gruplandırılabilen pirelerin dört alt ailesi vardır. Bu aileler şöyle sıralanabilir.

    Ceratophyllidae
    Leptopsyllidae
    Pulicidae
    Pygiopsyllidae

    Dünyada bu ailelere bağlı 1900'ün üstünde pire türünün olduğu bilinmektedir. Veteriner hekimlik yönünden önem taşıyan türleri Pulicidae ailesinden, kedilerde yaşayan Ctenocephalides felis ve köpeklerde yaşayan Ctenocephalides canis'tir. Ayrıca tavşanlarda yaşayan Spilopsyllus cuniculi ve rat piresi olarak Xenopsylla cheopis de karşılaşabileceğimiz türlerdendir. (insan piresi olarak bilinen Pulex irritans da bu ailedendir)

    %99.9 oranında petlerimizde görülen bu küçük, ince ve inanılmaz hızlı hayvanlar 1,5 - 8 mm büyüklüğünde kanatsız, soluk sarı, kırmızımsı kahverengi ve parlak kahverenginde olabilir.

    Vücutları yanlardan basık şekilde olan pirelerde boyun yoktur. Baş, gögüs ve karın bölgesinden oluşan gövdenin arka bölümde son karın bölmeleri değişime uğramıştır ve bu bölümde genital organ bulunur. Ağız başın ön bölümündedir ve dudak palpleri ve içinde delici organların bulduğu bir hortumdan oluşur.

    Baş bölgesinde, pirelerin birbirinden ayırımını yani tanınmasını sağlayan ve tarak olarak isimlendirilen sert dikenimsi oluşumlar vardır. Kedi ve köpeklerde yaşayan pireler taraklı pireler olmasına karşın rat pireleri ve insan pireleri taraksız pireler grubundadır.

    Göğüs bölgesi üç parçadan oluşur ve her bir parçaya bağlı olarak ayaklar yer alır. Çift olarak yerleşmiş bu ayaklardan en arkadaki diğerlerine oranla daha uzundur ve pirenin sıçramasını sağlar.

    Kedi pirelerinin (Ctenocephalides felis) baş bölümleri daha uzun ve dardır. Köpek piresinin (Ctenocephalides canis) ise baş kısımı daha yuvarlaktır ve yan tarakların ön dişleri ikinciden daha kısadır. Bu farklılık kedi piresi ile ayırımlarının yapılmasında kolaylık sağlar. Her iki pire türüde insanlardan ve diğer memelilerden kan emebilir. Ancak bu asıl konakçıya ulaşamadıkları ve zorunlu kaldıkları durumlarda olabilir. Aksi durumlarda konakçısını terketmeyi hiç bir zaman tercih etmezler.

    Yetişkin bir pirenin yaşam süresi beslenme, yaşam ortamı, sıcaklık ve nem gibi faktörlere bağlı olarak değişebilir. Ayrıca pirenin türüne bağlı olarakta farklılık göstermekle birlikte ortalama ömrü 1 - 2 yıldır. (Sıcaklığın düşük olması yaşam süresini uzatmaktadır)

    Pireler tam başkalaşımlı parazitlerdir. Yumurta, larva ve pupa evrelerini geçirdikten sonra erişkin hale gelirler. Erişkin pireler, kıllara ve deriye yapışmadan sürekli kan emerek yaşar. Yumurtalarını da kıllar arasına bırakırlar.

    Erişkin bir pire günde ortalama 40 adet yumurta bırakabilir. Oval beyaz renkte, 1 - 3 mm boyunda olan bu yumurtalar konakçı olan memelinin (kedi, köpek gibi) üzerinden yere düşer ve yer çatlaklarına, halı, minder ve koltuk altlarına yerleşirler. Ortamın ısısına bağlı olarak yaklaşık 2 - 12 gün içinde bu yumurtalardan larvalar çıkar. Mekanlarda bulunan pirelerin yaklaşık %57'si larva evresindedir.

    Larvalar, beyaz renkte gözsüz, bacaksız 4 - 5 mm uzunluğunda ve tırtıla benzer yapıdadır. Bu larvalar 3 evrede pupaya dönüşür. Bu evrelerin süresi çevre şartlarına bağlı olarak değişim gösterebilir. Yaklaşık 7 - 30 gün olan bu süre, şartlar uygun olmadığında aylarca sürebilir. Larvanın başkalaşımı ve üçüncü aşama sonucunda pupa şekillenir.

    Pupa, larvanın kendi etrafına bir koza örmesiyle oluşur. Üzeri toz toprak kaplıdır. Yaklaşık 2 - 3 hafta süren (şartlar uygun değilse daha uzun) bu evrenin sonunda pupa yırtılır ve erişkin pire pupadan çıkar veya pupa birkaç ay hareketsiz kalır ve doğru zamanı bulduğunda erişkin hale geçer.

    Pupa geliştikten sonra hemen kozasından çıkmaz. Bunun yerine kendisine ev sahipliği yapacak olan peti beklemeyi tercih eder. Olgun pupa, yaklaşan ev sahibinin titreşimini ve sesini algılayabilir ve doğru zamanın geldiğini hissettiğinde kozasından çıkarak evsahibine yönelir.

    Yetişkin pire kendine yer bulduktan sonra hemen kan emmeye başlar. Böylece pirede metabolik değişiklikler de başlar. Barındığı petten ayrılırsa yani beslenemezse bir kaç hafta içinde ölür. Dişi pire ilk kan emişinden sonra 24 - 48 saat içinde yumurta üretmeye başlar ve ölene kadar yumurtlamaya devam eder.

    Pireler sulu ortamlarda üreyemezler ancak üremelerine etki eden en önemli faktörlerden birisi de nemdir. Bu nedenle yağmurlu yaz aylarında ve sonbahar aylarında üremeleri daha kolaydır.

    Sıcak kanlı hayvanları tercih eden pireler yüksek atlama yetenekleriyle konakçı değiştirebilirler. Ancak maymun ve geyik gibi yuvası olmayan ve sürekli hareketli olan memelileri tercih etmezler. Çünkü yaşam siklusunun büyük bölümünü oluşturan larva ve pupa evrelerini mutlak suretle bir barınakta veya uygun bir mekanda geçirirler. Ayrıca öküz, koyun, keçi, domuz, deve, antilop ve zürafa gibi çift tırnaklılarda pirenin tercih etmediği memelilerdir.

    Tüm yaşamını bulunduğu konakçıdan kan emerek sürdüren pirelerin neden olduğu en önemli hastalıklardan biri pire allerjisidir. FAD (Flea Allergic Diseases) olarak bilinen bu hastalığın şekillenmesinde pire yoğunluğu önem taşımakla birlikte allerjinin oluşumunda en önemli faktör pirenin kan emme işlemi sırasında akıttığı salyadır. Bu salyanın yaptığı allerjik reaksiyonun derecesi tüm hayvanlarda aynı değildir. Yani konakçının hassasiyetine bağlı olarak değişik oranlarda allerjik reaksiyona neden olurlar.

    Pet sahipleri genellikle pireleri kanıksamıştır ve bu küçük parazitin neden olabileceği hastalıkların petlere verebileceği zararları tahmin edemeyebilir. Oysa petlerin sağlığı yanında insan sağlığını da tehtid eden bir çok zoonoz hastalığın (Lyme gibi) oluşması ve taşınması pireler aracılığıyla olmaktadır. Köpeklerde yaygın olarak görülen Dipylidium caninum parazitinin ara konakçısı pirelerdir ve yayılmasında etkin bir rol oynarlar. Bu parazitin yumurtaları, pire larvaları tarafından alındıktan sonra pirenin pupa ve erişkin halinde gelişir. Enfekte pirenin köpekler tarafından oral yolla alınması ile parazit köpeğe taşınmış olur ve köpeklerin ince bağırsağında aktifleşir. Bu bir siklus olarak devam eder. Pireler ile gerekli mücadele yapılmadığı taktirde bu parazit artan bir hızda yayılmaya devam eder.

    Yoğun pire invazyonlarının olduğu durumlarda yaşanabilen bir diğer önemli sorunda anemidir. Pire anemisi olarak tanımlanan hastalığın birincil nedeni yoğun pire saldırısıdır. Tüm yaşamlarını kan emerek geçiren pirelerin fazla sayıda olması özellikle yetersiz beslenen, başka bir hastalığa bağlı olarak güçsüz kalan veya nekahat dönemindeki petlerde ve yaşlı kedi ve köpeklerde ciddi boyutlarda sorunlara hatta anemiye bağlı ölümlere bile neden olabilir.

    Pireler tarafından taşınan ve ciddi problemlere neden olan kan parazitleri yine petlerin yaşamını tehtid eden önemli bir sorundur. Pirelerin kan emme sırasındaki salgılarıyla kolaylıkla taşınabilen bu parazitler enfeksiyöz aneminin oluşmasında birincil derecede etkendir. Paraziter nedenlere bağlı olarak şekillenen enfeksiyöz anemi özellikle kedilerde (Feline Enfeksiyöz Anemisi) ciddi sonuçlara neden olmaktadır.

    Zoonoz bir hastalık olan Cat Stratch Fever (kedi tırmığı) yine pireler aracılığı ile taşınan bir hastalıktır. Bu hastalığın oluşumunda kediler taşıyıcı rol oynar. Ancak kediler arasında hastalık etkenlerinin taşınmasına ve yayılmasına pireler aracılık eder. Kedilerde sorun yaratmamasına karşın insanlarda enfeksiyonun şekillenmesine neden olan bu hastalıktan korunabilmek ancak pire mücadelesi ile gerçekleşebilir.

    Pireler ile mücadelede pek çok değişik yöntem kullanılmaktadır. Bunlar içinde en yaygın olarak kullanılanları pire tasmalarıdır. Ancak sadece erişkin pirelere etki eden bu yöntem yerini, pirelerin yumurta, larva veya pupa evrelerinde de etkin olan preparatlara bırakmaktadır. Bu ilaçlar özellikle pirelerin üreme yeteneklerini yok eden bir etkiye sahip olduklarından daha iyi sonuçlar alınabilmektedir. Bir pirenin yaşam siklusunun çoğunun yumurta, larva ve pupa evrelerinden oluştuğu düşünüldüğünde bu konu daha da önem kazanmaktadır.

    Günümüzde pire ile mücadelede oldukça yaygın olarak kullanılan spot-on damlalar böyle bir etkiye sahip olduklarından tercih edilmektedir. Ayrıca petlere direk olarak uygulanabilen ve mekan için kullanılan spreyler, pire tozları, şampuanlar da pireler ile mücadelede hala kullanılan etkin yöntemlerdir.

    Sonuç olarak; Pirelerle yapılacak düzenli ve sürekli bir mücadele petinizin ve hatta sizin daha rahat ve güvenli yaşamanızı sağlayacaktır.

    Juen Pet Bilgi Portalı

    http://www.juen.com.tr/ic...tay.aspx?YTP=9&icr=55
    0 ...
  16. 12.
  17. Geriye doğru uzayan dikenlerle kaplı, yanlardan iyice basıklaşmış vücutlarıyla dikkat çeken pireler yaklaşık birkaç milimetre uzunluktadır. Vücut yapıları konaklarının tüy ve kılları arasında dolaşmaya son derece uygundur. Sıcakkanlı hayvanların kanını emerek beslenir, konakları arasında yer değiştirirken son derece tehlikeli hastalıkları da bulaştırabilirler.
    insan piresi özellikle derinin en ince olduğu ve yoğun kılcal damar ağı içeren bölgelerine yerleşir. Ağız parçalarının sivri uzantısı deriyi delerek konağının dokusuna iyice yapışır. Şişene kadar kanla beslenen pire daha sonra konağın giysileri arasına ya da yaşadığı çevredeki uygun yerlere gizlenir.

    Pire bazen son derece tehlikeli olabilir.Konaklarına Hymenolepis diminuta türü tenyaları (şerit) taşıyabilir. Özellikle keme yada fare piresi denen tür son derece tehlikelidir. Bu pire ve yakın akrabaları ortaçağda Avrupa nüfusunun yaklaşık dörtte birinin ölümüne yol açan veba salgınlarının ortaya çıkmasından sorumludur. Pirelerin kan emerken bulaştırdıkları hastalıklar arasında vebayla birlikte tifüs ve siper humması sayılabilir. Evcil hayvanlar üstünde bulunan pire türleri yeğledikleri hayvanlara göre adlandırılır.Ama insanlarla iç içe yaşayan kedi ve köpeklerde bulunan asalaklar, aşırı ürediklerinde ya da doğal konaklarını bulamadıklarında insanlara da üşüşebilir

    Pire ısırıkları kabarcıklı ve kaşıntılı, döküntü biçiminde kızarıklıklara yol açar. Salgınlar genellikle yaz aylarında ve çocuklar arasında görülür. Pire üşüşen kişilerin hemen yıkanıp giysilerini uygun biçimde temizlemesi gerekir. Kaşıntı giderici ilaçlar deri örselenmesini önleyebilir. Genel temizlik kurallarına uyulmalı, evde beslenen hayvanlar ile bulunulan ortam derhal pireden arındırılmalıdır.

    Pirelerin farklı şekillerde kedi ve köpeklerin sağlıklarını etkilemesi söz konusudur.
    * Kaşıntıya neden olur. Bu son derece rahatsızlık verici bir durumdur.
    * Pire alerjisi (FAD) dediğimiz deri hastalığına sebep olur.
    * Kansızlığa neden olabilir, bu durum çok miktarda pire olduğunda söz konusudur.
    * Köpeklerde yaygın olarak görülen bir parazitin ara konakçısıdırlar. Böylece petler arasında parazitlerin ve bu parazitlerin neden olduğu çeşitli hastalıkların petler arasında taşınmasına neden olurlar.
    Pirenin 12 ay boyunca yaşam döngüsü devam eder. Bir pire topluluğunda birkaç safha vardır. Ergin pireler topluluğun yüzde %5’ini oluşturur. Gerisi ise yumurtadır. Erginler yumurtladıkça o yumurtalar hayvanın vücudunda, yerde halının üzerinde, toprakta olgunlaşıyor. Daha sonra larvalar ortaya çıkıyor. Bu larvalar da gözle göremediğimiz deri döküntüsü, protein döküntüleri ile beslenip ergin pireler oluyorlar. Bu larvaların yaşama süresi, yani yumurtadan ergin pire olma süreleri ortamın nemlilik oranı, gıda anlamının uygunluğuna bağlı olarak 2 hafta ile birkaç ay arasıdır.

    Diyelim ki, evinizde köpeğiniz var ve piresi yok. Kasım ayında bir pire geldi. O pire sürekli yumurtlayacak. Binlerce yumurta yere düşecek. Bu birkaç ay sürecek ki yaşam döngüsü tamamlansın. Pireler için kış veya yaz fark etmiyor ama şu var, biz pireyi ya başka hayvanlardan ya pire topluluğundan alıyoruz. Kış aylarında dışarıdan bu pire topluluğundan alma ihtimalimiz daha azdır.
    http://www.tarkoilaclama.com.tr/asalaklar.htm
    0 ...
  18. 11.
  19. öldürülmesi zor minik dev. aynen bit gibi iki tırnak arasında çıtlatarak öldürülebilir. *tabi iki tırnak arasına zaptedecek babayiğit bulmak zor, o ayrı mevzu.
    1 ...
  20. 10.
  21. Ortalama bir pire, kendi büyüklüğünün 150 katı yüksekliğe zıplayabiliyor. Bu oranı tutturmak için bir insanin yaklaşık 30 metre zıplaması gerekli.
    3 ...
  22. 9.
  23. 8.
  24. 7.
  25. karada yaşayan kuş dahil tüm canlılara musallat olabilecek bir asalaktır. ne kadar küçükse o kadar hızlı sıçrar ve ısırdığı yeri o kadar büyük kabartır(yavru kuşun ağzı büyük olurmuş) kaşıntıya ve tahrişe meydan olur. farelerin ve yarasaların taşıdığı pireler veba gibi hastalıklara sebebiyet verebilir. doğada her yerde bulunabileceği gibi, tozlu ve kuytu ortamlarda sıkça bulunur. çabuk üreyip, çabuk gelişirler. ısırdığı yere hemen maydanoz sürülürse(kocakarı reçetesi) kaşıntıyı alacaktır, antihistamin de kullanılabilir(tıbbi tedavi). evinizde kedi gibi istediği zaman dışarı çıkan bir hayvan varsa özellikle dikkat edilmelidir, parazite karşı alınan hiç bir önlem, hayvanın üzerinde kısa süreli de olsa pire taşımasına engel olmaz.

    pire hayvanlar için bir gereklilik sayılabilir, kaşınmayla beraber kan dolaşımını kuvvetlendirir. bu nedenle, kısırlaştırılmış ve hareketsiz hayvan, dışarıya çıkıp bir şekilde pirelenmezse bir süre sonra çok çeşitli hastalıklarla karşılaşacaktır.
    2 ...
  26. 6.
  27. koca yorganın yakılmasına sebep olan ufacık,parazit hayvan.
    (bkz: pire için yorgan yakmak)
    1 ...
  28. 5.
  29. 4.
  30. kendi boyutunun en az 100 katı zıplayabilme özelliğine sahip böcek türü.
    4 ...
  31. 3.
  32. hiperaktif, yerinde duramayan, tez canlı kişilere verilen isim.
    2 ...
  33. 2.
  34. Pireler takımında, insanın ve bazı hayvanların kanını emerek yaşayan, iyi sıçradığı için kolay yakalanamayan, küçük, asalak böcek. *
    2 ...
  35. 1.
  36. uzmanlık alanı sıçramak olan, insanın ve bazı hayvanların kanını emerek yaşayan parazit böcekimsi.
    3 ...
© 2025 uludağ sözlük