müzik dünyasınız şüphesiz ki efsanelerinden. time ile comfortably numb ile, wall ile, money ile, shine ile, moon ile, wish ile, ve daha nicesiyle gönüllerde taht kurmuştur. öyle bi' tahttır ki hala dinlemeyenin çok şey kaçırdığından emin olunulan bir gruptur. gerçekten dinlenmelidir. özellikle ' şeey sen korn'un vi dont niid no edikeyşın şarkısı var onu biliyo musaaan ' diyenler, kesinlikle dinlememelidir.
1985 te Roger Waters ın gruptan ayrılmasının ardından 90lı yıllarda grup üyelerini tekrar bir araya toplayarak dünya turnesi düzenlemeye çalışan organizatörlere kendisine teklif edilen 100 milyon dolar için I dont need that (ihtiyacım yok) yanıtını veren, yüce insan Roger Watersı 20 yıl bünyesinde barındırmış grup.
her şarkısında insanın farklı modlara girdiği ve çok fazla dinlenilmesi halinde adamı ciddi ciddi ''numb'' yapan gruptur. (bkz: comfortably numb) (bkz: floydian)
çok araştırmama karşın dr timothy leary' nin pink floyd hakkında bir quote' una
rastlayamadım . oysa şöyle demişti üstad the beatles için : i declare that the
beatles are mutants, prototypes of evolutionary agents sent by god, endowed w / a mysterious power to create new human species, a young race of laughing freemen
pink floyd daha azını mı haketmekte ? sanmam.
herkesin mutlaka dinlemesi gereken efsane grup. the wall dışında şarkıları olduğu da unutulmamalıdır ki genelde insanlar unutur bunu. eğer hala dinlenmediyse * başlangıç için:
yok yok böyle bir grup dünya üzerine bir daha gelmez. bu kadar mükemmel şarkılar yapıp insanı komplekse sokabilen bir başka grup olamaz. kısa ve öz olarak aşmış insanlar topluluğu.
vasat bir ingiliz müzik grubu.neden bu kadar sevilmiş anlamak mümkün değil.yavaş iç bayan bir müzik,dokunsan ağlıycak bir vokal...
olmamış diyor sıradakini çağırıyoruz.
gereksiz bir fanatizm doruklarinda yasayan yazar. Objektifligi kaybetmis olması üzücü bir durum olsa da futbol dısındaki entryleri okumaya deger yazar.
4x4..
istanbula geldiklerini 2 gün sonra duyduğum ve gidemediğim için kendime kızdığım grup.
there is nothing u can say to make me change my mind..goodbye..
pink floyd seven biriyimdir öncelikle, en çok da "another brick in the wall" canlı performansından ileri gelir.* aynı zamanda bir sözlük yazarıdır kendileri, izmir'in dağlarında çiçekler açar zirvesinin ağır abilerinden bir diğeriydi. zat-ı muhterem ile nargile içtiğimiz masada sohbet etme imkanına eriştik, biraz sessiz biri olduğunu gözlemledim. tabi bunun az ama öz konuşmasından kaynakladığını düşünüyorum, başarılar dilerim. **
kanımca syd barrett ayrıldıktan 1-2 albüm sonra müzik yapmayı bırakmış grup. yaptıkları şey müziği aşmış bir kavramdır. adı da kendi gibi pink floyd dur. bu yüzden pink floyd tektir. kimse pink floyd olamaz.
efsanevi tanrılar, insan olmaları güç yaratıcılar, müzikte efect olayının öncüleri olan doğa üstü kişiler...(syd barrett, roger waters, david gilmour, alan parsons, nick mason)
Benim zaman dilimimden sonra bile halen sevilmesi....budur!hele de anlatabileceklerimi yaşayan,yaşayarak öğrenen muhteşem insanlar topluluğu.
bütün şarkılarının içinde toplandığı bir kitapları var.aynı şarkının ingilizcesi ve türkçe karşılığının yazıldığı.bende wall albümünün filmi de var.çok arayıp çok zor bulduğum bir divx.
erenlere selam olsun.
efendim bu mükemmel grubu yıllardır dinlerim, ve elbette albümlerin kralı kralların albümü dark side of the moon da ayrı bir yere sahiptir içimde. grubun takipçileri bilirler time şarkısının başında yaklaşık kırk saniyelik bir zil olayı vardır. e biz de aypodlan dinliyoruz haliyle kulağımın sikilmesini önlemek ve çevredeki insanların "lavuğa bak lan zil gibi ötüyo keh keh" demesinin önüne geçmek için başındaki bu zilli kısmı ileri sarıyordum. bu durum o kadar olağanlaşmıştı ki on the run bitmeden elimi hazır ediyordum. neyse, bugün kafam biraz dalgın alık alık sağa sola bakarak evime dönüyorum. sen martin edilen, zili sarmayı unut. o zil de bilmemkaç şiddetine kulağmı siksin mi?
anında irkildim ve kendime geldim. roger abim meğerse onu irkilellim diye koymuş. irkilelim ve hayatın aktığını anlayalım diye.
the wall filmiyle roger waters kendi hayatını anlatmıştır. özellikle (bkz: pinky) nin tv başında elinde sigarayla oturduğu ve boş boş baktığı sahne boşluğu tam anlamıyla ifade eder. (bkz: bob gedolf)
